Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Türk-Amerikan İlişkileri Eskisi Gibi Olabilir Mi?
    Yazılar

    Türk-Amerikan İlişkileri Eskisi Gibi Olabilir Mi?

    Burak Bilgehan Özpek7 Nisan 20205 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    2011 yılında Arap Baharı bölgede etkisini göstermekteyken Türkiye’nin demokratikleşme gayretleri ve ekonomik performans göstergelerinin gelecek vadettiği düşünülüyordu. Türkiye, Avrupa Birliği’ne aday bir ülkeydi ve Orta Doğu’da gelişmenin bir modeli olarak görülüyordu. Sınırda Suriye İç Savaşı patlak verip Türkiye’nin iç istikrarı ile ekonomik ve siyasi gelişimini olumsuz etkileyince bu durum tamamen değişti. Türkiye son on yıl içerisinde popülist bir otoriteryen rejim haline geldi, toplum daha da kutuplaştı ve ekonomi çarpıcı şekilde yavaşladı.

    2011’de yaşanan iki gelişmenin ardından bütün iyimser beklentiler ortadan kalktı. Öncelikle, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Haziran ayındaki seçimleri ezici bir üstünlükle kazanıp siyasi alandaki askerî etkiyi başarıyla saf dışı bıraktı. Askeriyenin yokluğunda AKP muhalefet partileriyle güç paylaşımı yapmaktan kaçındı, sistemi kademeli olarak merkezileştirdi ve otoriteryen bir yönetim tesis etti. İkinci olarak, AKP 2011 yılında Baas rejimini devirme niyetiyle Suriye’deki muhalefet gruplarını desteklemeye karar verdi. Bu politika sert güç unsurlarının kullanımını ve ABD ile yakın işbirliğini gerekli kıldı. Bu karar, Türk dış politikası için sert bir u dönüşü niteliğindeydi çünkü, AKP 2002 yılında iktidara geldiğinden beri Türkiye bölgesel meselelerle başa çıkmada diplomatik platformları, ticari bağları ve yumuşak güç unsurlarını kullanmayı tercih etmişti.

    Fakat hem AKP hükümetinin otoriteryen dönüşümü hem de ABD’nin Suriye’ye müdahale etmedeki gönülsüzlüğü ikili ilişkileri gerdi. Dahası, Kürtlerle yürütülen barış süreci AKP’nin ülke içindeki siyasi hegemonyasını kaybetmesine neden oldu. Barış süreci öncelikle büyük oranda Kürtlerden müteşekkil HDP’nin (Halkların Demokratik Partisi) Türkiye’nin seküler, liberal ve solcu grupları arasında normal ve meşru bir parti olarak algılanmasını sağladı. HDP 7 Haziran 2015 seçimlerinde oyların yüzde 13’ünü alarak mecliste 80 koltuk elde etti. Bundan farklı olarak, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) barış süreci memnuniyetsizliklerinin mıknatısı haline gelerek oyların yüzde 17’sini aldı. Kürt yanlısı ve Türk milliyetçisi partilerin yükselişiyle AKP meclis çoğunluğunu kaybetti. Barış sürecini takdir ve teşvik eden, bunu Esad rejimini zayıflatmak için Suriye’deki Kürtlerin devreye sokulmasında gerekli bir adım olarak gören ABD’ydi. Kısaca ifade etmek gerekirse, AKP’nin ABD’yle ortaklığı hem ülke içinde hem Suriye’de siyasi kayıplara neden oldu; AKP meclis çoğunluğunu kaybetti ve Baas rejimini devirmeyi başaramadı.

    AKP lideri ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin popülerliğini yeniden kazanmak için o zamandan beri farklı bir strateji izliyor. Barış süreci sona erdi; PKK ve Suriye’deki uzantıları bir kez daha ulusal güvenlik tehdidi olarak sınıflandırıldı. Dahası, Erdoğan ülke içindeki hegemonyasını yeniden tesis etmek için milliyetçilik ve militarizmi benimsedi. Bu da yeni bir koalisyon kurmasına yardımcı oldu. PKK karşıtı kampanyası milliyetçileri kendisine çekerken, Putin’le yakınlaşması hem Rusya’yla daha yakın ilişkiler kurulmasını hem de Erdoğan’ın halka yaptığı konuşmalarda yeniden Amerikan karşıtı söylemlerde bulunmasını tasvip eden Rusya yanlısı çevreleri ikna etti. Son tahlilde, Erdoğan Rusya’nın desteğiyle otoriteryenliğini meşru göstermeyi ve Rusya’nın rıza göstermesi sayesinde Suriye’de Kürtlerin ikame ettiği toprakları kazanmayı başardı. Bu durum Erdoğan’ın popülerliğini pekiştirdi ve milliyetçilik ve ulusal güvenlik endişelerini devreye sokarak siyasi rakiplerini korkutmasını mümkün kıldı. Buna mukabil, NATO üyesi Türkiye, Rusya’dan S-400 füze sistemi satın aldı ve bunun bir sonucu olarak NATO ve ABD’yle ilişkileri bozuldu.

    Türkiye ve Rusya arasındaki bu muvafakat Şubat 2020’de dağılmaya başladı. Rusya, Rus ve Suriye ordularının cihatçı grupları hedef alabilmesi için Türkiye’nin İdlib’teki askerlerini çekmesini talep etti. Türk askerlerinin İdlib’de konuşlandırılması, Türkiye ve Rusya’nın Türkiye’nin cihatçı militanları kontrol etme sözü karşılığında Eylül 2018’de imzaladıkları bir sözleşmeye dayanıyordu. Fakat bu sözleşmenin bozulmasıyla birlikte Rusya destekli Suriye birlikleri İdlib’i geri almak için bir saldırı düzenledi. Bu durum yeni bir mülteci krizini tetiklemenin yanı sıra hem Türkiye’nin Suriye’deki askerî varlığı hem de Erdoğan’ın ülke içindeki itibarı için tehdit oluşturdu.

    Bazı akademisyenler ve köşe yazarları Rusya ve Türkiye arasındaki çatışmayı Türk-Amerikan ilişkilerini düzeltmek için bir fırsat olarak görüyor. Bu isimlere göre, Türkiye Suriye’deki Amerikan misyonuna daha fazla destek vererek Rusların buradaki etkisini sınırlandırabilir. Dahası, Rusya’yla bir çatışmanın Türk bürokrasisi, medyası ve akademisindeki Rus yanlısı çevreleri saf dışı bırakmak için bir fırsat olabileceğini öne sürüyorlar. Bu sayede dümene Amerika yanlısı isimler geçebilir ve Türkiye’nin ekseni bir kez daha Avrasya’dan Atlantik’e kayabilir.

    Hem Rus yanlılarının hem Amerikan yanlılarının birleştikleri nokta, Türkiye’nin Suriye’deki askerî varlığına ve AKP’nin otoriteryen yönetimine itiraz etmemeleri. Rus yanlıları milliyetçi hisleri nedeniyle Türkiye’nin Kürtlerle mücadelesini desteklerken Amerikan yanlıları İslamcı güdüleri nedeniyle Türkiye’nin Esad rejimiyle mücadelesini teşvik ediyor. Her iki taraf da Türkiye’nin dış ilişkilerinin değer ve normlardan arınmış olması; dış politika yöneliminin ise jeopolitik gerçeklikler, askerî ittifaklar ve stratejik hesaplarca belirlenmesi gerektiğini ifade ediyor. Bu nedenle, Türkiye’nin Suriye’deki askerî varlığı ve ülke içinde kısıtlamalar olmadan bu türden bir askerî müdahilliği rahatlıkla başlatabilecek güçlü bir lideri Türk-Rus veya Türk-Amerikan ilişkilerinin devamlılığı için gerekli görüyorlar.

    Bu iki rakip cenah arasındaki benzerlikler, dokuz yıllık Suriye İç Savaşı’nın ardından kutuplaşmış toplumu ve zayıf ekonomisiyle Türkiye’nin neden popülist bir otoriteryen rejime dönüştüğünü açıklıyor. Dış politikanın askerileştirilmesi, dış ilişkilerdeki norm ve değerleri önemsizleştirdi ve AKP hükûmetinin stratejik hesaplarla Batı devletleriyle yakın ilişkiler kurmasını mümkün kıldı. Bununla birlikte, 2015 yılından sonra olduğu gibi dış politikadaki fikir ve norm eksikliği AKP’yi ülke içindeki hegemonyasını kurtarmak için pragmatik bir yaklaşımla Rusya’yla yakın ilişkiler kurmaya mecbur bıraktı. Batı başkentlerindeki karar vericiler işte bu nedenle Suriye Savaşı devam ettiği, Türk dış politikası askerileştirilmiş olmayı sürdürdüğü ve Erdoğan dış politikayı rakiplerini korkutmak için bir araç olarak suistimal ettiği sürece Türkiye’nin Batı’nın güvenlik sistemine bağlılığına güvenmemeli.

    Fotoğraf: David Everett Strickler 

    Dünya
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikSonu Belli Olan Hikayeye Akış Yazmak
    Sonraki İçerik Koronavirüs ile Yine, Yeni, Yeniden Irkçılık ve Ötekileştirme

    Diğer İçerikler

    D84 INTELLIGENCE

    The Decline of Democracy in Europe and the Rise of the Far Right

    14 Haziran 2025 Reza Talebi
    Bültenler

    ABD Gündemi: Trump’ın Ortadoğu Ziyareti, Hükümetin Ivy League Çıkmazı, Musk-Trump Ortaklığı Bozuldu, Los Angeles Protestoları

    14 Haziran 2025 Emrullah Özdemir
    Yazılar

    Devlet Nasıl Kurtulur Kaygısından Demokrasi Nasıl Kurtulur Sorusuna

    13 Haziran 2025 Armağan Öztürk

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    The Decline of Democracy in Europe and the Rise of the Far Right

    14 Haziran 2025 D84 INTELLIGENCE Reza Talebi

    ABD Gündemi: Trump’ın Ortadoğu Ziyareti, Hükümetin Ivy League Çıkmazı, Musk-Trump Ortaklığı Bozuldu, Los Angeles Protestoları

    14 Haziran 2025 Bültenler Emrullah Özdemir

    Devlet Nasıl Kurtulur Kaygısından Demokrasi Nasıl Kurtulur Sorusuna

    13 Haziran 2025 Yazılar Armağan Öztürk

    Türkiye ve Uluslararası Fon Ekosistemi

    12 Haziran 2025 Yazılar Daktilo1984

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Haziran 2025
    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}