Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Bir Sürdürülebilir Yaşam Felsefesi: Gönüllü Sadelik
    Yazılar

    Bir Sürdürülebilir Yaşam Felsefesi: Gönüllü Sadelik

    Esra Akarsu25 Aralık 20235 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    Günümüz toplumlarında insanın eşya ile olan ilişkisi oldukça karmaşıktır. Eşyaya yüklenen muhtelif anlamlar, onu gerçekte olduğundan farklı bir konuma taşır. İnsanın anlam arayışı, karşılığını bu bağlamda katı olanda bulurken zihin, onları tüketerek kısa süreli mutluluklar peşinde koşmaya devam eder. Tüketim toplumunun ekosistemini oluşturan maddi kültür, tüm unsurlarıyla bireyi elde tutmaya hizmet ederken ona bitmeyen bir yolculukta eşlik etme taahhüdünde bulunur.

    Bourdieu’nün deyimiyle insanlar, sahiplikleri kendilerine mâl ederek toplumsal kimliklerini farklılıkta tanımlar.[1] Onun sosyolojisinde yer alan “lüks beğeni” kavramı tarafında değilseniz, istekle ihtiyaç arasında kalmıyorsanız ve/veya seçme ikilemi yaşamıyorsanız gönüllü sadelik size uygun bir yaşam felsefesi olabilir.

    “Zorunluluk beğenisi” seçim üzerinde bir zaruriyet içerdiğinden olduğu biçimiyle bir sadelik getirmektedir. Ancak doğaya, insana ve topluma iyi gelecek olan, tüm kesimlerin bilinçli ve sorumlu bir tüketme davranışını benimsemesidir. Büyümenin sınırları olduğu gibi kaynakların da bir limiti vardır. Bu nedenle, bir eşyanın farklı renklerine sahip olmakla veya çeşitli modellerini satın almakla farklı ve yeni bir kişi olunmadığı gerçeğini hatırlamak ve kavramak önemlidir.

    İhtiyaçtan fazlasını tükettiğimiz noktasında bilinçaltında yatan kazanma, yoksunluk ve ait olma dürtüleri ile hareket ettiğimiz ve bu davranışı %80 oranında duygusal biçimde gerçekleştirdiğimiz biliniyor. Gösteriş, bireyselleşerek farklı olma, hızın peşinden gitme ve statü elde etme gibi gerekçeler de tüketim kültürüne yönelmenin motivasyonları arasında yer alıyor.[2]

    Ancak mevcut hâliyle tüketim çılgınlığını devam ettirmenin hem gezegene hem de insanlığa fayda getirmeyeceği büyük bir gerçek. Gönüllü sadeliğin yalnızca ihtiyaç duyulan kadarını tüketmek anlamına geldiğini anımsayarak kapitalizmin tuzaklarına düşmemek için çaba sarf etmek gerekiyor.

    Sustainable Brands Türkiye, Brands for Good ve Ipsos işbirliği ile yürütülen “Sorumlu Tüketim Davranışları: Sosyokültürel Trend Araştırması 2023” sonuçlarına göre tüketiciler, daha sürdürülebilir bir yaşam için neler yapması gerektiğini bilmiyor. 1356 kişi üzerinde uygulanan anket verilerine göre bu oran %65 ile hiç de azımsanmayacak bir yüzdeye sahip. %54’lük bir kesim ise sürdürülebilir bir yaşam sürme konusunda güçlü bir niyete sahip olduklarını söylüyor.

    Ayrıca her iki kişiden biri, sürdürülebilirlik sözcüğünün ne anlama geldiği konusunda bilgi sahibi olmadığını belirtiyor. Her 10 katılımcıdan 9’u ise giderek zorlaşan ekonomik koşullar nedeniyle sürdürülebilir bir yaşam sürme ihtimâlinin güçlüğünden bahsediyor.[3]

    Bu araştırma sonuçları göz önünde bulundurulduğunda toplum nezdinde bir kavram çerçevesinin oluşturulması, yaygınlaştırılması ve sürdürülebilirlik iletişiminin gerekliliği ortaya çıkıyor. Algının, tutuma; tutumda meydana gelen değişimin de davranışa yansıması için bir ikna süreci gerekiyor. Bu kabulleniş gerçekleştiğinde, iklim krizi konusunda güncel durumun önem ve aciliyetini kavramak, inkârcı olmamak ve onarım ve muhafaza yönünde eylemde bulunmak, sürece dair değerli bir umut vadedecektir.

    Umudu besleyen bir başka nokta ise yaşam biçimlerinde uygulanabilecek değişimlerdir. Gönüllü sadelik bu açıdan alternatif yaşam biçimlerinden bir tanesi olarak daha sürdürülebilir bir yaşam felsefesinin izinde insanın eşya ile münasebetini yeniden inşa etmesini öneriyor.

    Gönüllü Sadelik

    Gönüllü sadelik (voluntary simplicity), bir sosyal filozof olan Richard Gregg tarafından 1936 yılında geliştirilen bir kavram. İnsanlığa bilinçli bir seçimle aşırı tüketimi ve israfı minimuma indirerek kararında maddi bir yaşam standardını benimsemeyi salık veriyor.

    Tarih boyunca mülkiyet merkezli maddeci bir yaşam sürmenin ve maddi zenginlik içinde olmanın erdem olup olmadığı bireyler ve topluluklar arasında süregelen bir tartışma. Çinli filozof Lao Tzu’nun deyimiyle “yeteri kadarına sahip olduğunu bilen zengindir.” Yeterli miktara sahip olup bunun farkında olmayan kimseler ise yoksuldur.[4]

    Thoreau da benzer şekilde temel ihtiyaçlar karşılandıktan sonra ruhun bir gereksinimini karşılamak için para gerekmediğini ve insanın bırakabildiği şeylerin sayısı oranında zengin olduğunu ifade eder.[5]

    Baudrillard’ın “Tüketim Toplumu” eserinde sözünü ettiği şekilde tüketimin yeri gündelik yaşamdır. Bu minvalde, gönüllü sadelik perspektifinden bakıldığında kontrolü elde tutarak, çevrenin ihtiyaçlarını gözeterek, dengeli ve uyumlu bir yaşam felsefesi benimseyerek, insana yeten sade ve basit bir yolun da seçilebileceği ortadadır. Bireyin rıza göstererek ve seçimlerinde hür bir şekilde salt kâr merkezli olan üreticileri boykot ederek sosyal sorumlu ürün ve hizmetlere yönelmesi, tüketim toplumunun ve kapitalizmin değerlerinin reddine de işaret ediyor.

    Gönüllü sadelik, sürdürülebilir bir yaşam felsefesi olarak bir tür kanaatkârlık ve tüketici aktivizmi önermektedir. Bu felsefe; daha yeşilin, her boyutuyla daha sürdürülebilir olanın tercih edilmesini, bireyin ve toplumun değerleri ile uyumlu bir yaşam biçiminin seçilmesini ve savunulmasını gerektirir.

    Tüketim bağlamında farkındalığın yükselmesi, kapitalizmin yücelttiği benmerkezciliğe ve bireyselleşmeye karşı bir duruş anlamına da gelmektedir. Aşırı tüketimin bireye, topluma ve gezegene bir refah getirmeyeceğini öngörmek ve satın alma konusundaki tutum ve davranışları bu felsefe üzerinden bir kez daha gözden geçirmek gerekiyor.

    Sonuç

    Sonuç olarak, seçimlerimizi doğa dostu ürün ve hizmetlerden yana sorumlu bir biçimde yapmak, yeteri kadarı ile bir yaşam sürmek, gelecek nesilleri düşünerek hareket etmek, etik açıdan sorgulayıcı olmak ve eleştirel düşünmek mümkündür.

    Uzun vadede bir sadeleşme ve yeterli olana yönelme gerçekleşmediğinde, sade yaşam bir tercih olmaktan çıkarak zorunluluğa dönüşecektir.

    Küresel bir tehdit oluşturan iklim krizi ve yarattığı riskler için küresel çapta adımların atılması ihtiyacı elzemken, bu gerçekliğe ek olarak değişimin bireyden başlayarak çoğaldığını ve güçlendiğini unutmamak gerekiyor.

    Sürdürülebilir bir yaşam felsefesi olan sadeleşmeden yola çıkarak çevresel, sosyal ve kurumsal açıdan sürdürülebilirliğin adil, eşit, kesişimsel ve kapsayıcı bir değişim yaratması için eylemde bulunma sorumluluğu ayrım gözetmeksizin her insanın hayat yolculuğunda yer almalı.

    İçinde bulunduğumuz Antroposen (insanmerkezci) çağdan çıkışın yolu, şüphesiz yeni bir çağ tahayyülünün bugün, şimdi başlaması ve distopik senaryo örneklerinde olduğu şekliyle tecrübe edilmemesidir.

    Referanslar

    [1] Bourdieu, P. (2015) Ayrım-Beğeni Yargısının Toplumsal Eleştirisi, (Derya Fırat ve Günce Berkkurt, Çev.), Ankara: Heretik
    [2] Sürdürülebilirlik Sohbetleri: Sorumlu Tüketim,Oksijen Gazetesi, 23-30 Kasım 2023, s. 37
    [3] https://www.ipsos.com/tr-tr/tuketicilerin-65i-daha-surdurulebilir-bir-yasam-icin-neler-yapmasi-gerektigini-bilmiyorSon Erişim: 19.12.2023
    [4] D’Alisa, G., Demaria, F., Kallis, G. (2020) Küçülme-Yeni Bir Çağ İçin Kavram Dağarcığı, (Kolektif, Çev.), İstanbul: Metis
    [5] Alexander, S. (2020) Yeteri Kadarsa Çoktur-Thoreau’nun Alternatif İktisadı, (Işıl Şeremet, Çev.), Ankara: Heretik

    Fotoğraf: Sarah Dorweiler

    Felsefe L2 Sosyoloji
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikTeknoloji Gündemi: ChatGPT Tekel mi Oluyor, Yapay Zeka Regülasyonları
    Sonraki İçerik Üç Başlıkta 2023’te Dünya Gündeminin Öne Çıkanları

    Diğer İçerikler

    Yazılar

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Oytun Meçik
    Yazılar

    Türkiye’de Serbest Gazeteciliğin Geleceği: Zorluklar ve Çözüm Yolları

    3 Mayıs 2025 Gökhan Korkmaz
    Yazılar

    Mansur Yavaş Cumhurbaşkanı, Ekrem İmamoğlu Başbakan Formülüne Dönüş mü?

    2 Mayıs 2025 Armağan Öztürk

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    ABD Gündemi: Trump’ın İlk 100 Günü, Sol Muhalefet Meydanlarda, Kamuda Tasfiyeler, Mineral Anlaşması

    10 Mayıs 2025 Bültenler Emrullah Özdemir

    Turkey and Israel: Intense Geopolitical Rivalry from the Mediterranean to Central Asia

    8 Mayıs 2025 D84 INTELLIGENCE Reza Talebi

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Yazılar Oytun Meçik

    Dünya Gündemi: İsrail Gazze’yi Kalıcı Şekilde İşgale Hazırlanıyor

    6 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}