Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Mann Edebiyatından Süzülenler:Büyülü Dağ Romanının İki Katmanı
    Forum

    Mann Edebiyatından Süzülenler:
    Büyülü Dağ Romanının İki Katmanı

    Barış Uzun20 Haziran 20225 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    İnsan, hayatın her alanında “nesnel ölçütler” belirlemek yönünde aralıksız bir faaliyet içinde olmasına rağmen, bireylerin içsel yaşantısının bu faaliyetten esirgenmiş mahrem bir yanı vardır. Bu bağlamda, türü ve içeriği ne olursa olsun, bir metin ile okuru arasındaki ilişki de oldukça öznel bir ilişkidir. İlişkinin bu öznel doğasından güç alarak, yine oldukça öznel bir saptamayla başlamak istiyorum: Kanaatimce Thomas Mann’ın edebiyatının karakteristiğini oluşturan asli unsur, onun kurgusal olmayan felsefi anlatı formunu, üstelik oldukça sıradan konular etrafında bile örebilerek kurgusal-edebi anlatı formuna dönüştürebilmek yönündeki sıra dışı becerisidir. Dolayısıyla konu -ya da tema- değişmesine rağmen, Mann’ın anlatılarının derinlemesine dikey bir boyuta sahip olduğu, insan bilgisinin farklı alanlarından yoğun bir malzeme içerdiği ve bu yüzden de farklı okumalar yapmaya elverişli katmanlardan oluştuğu söylenebilir.

    Mann’ın Büyülü Dağ (Der Zauberberg) adlı romanıyla yaşadığım bireysel tecrübeden süzerek vardığım sonuç, eserde müstakil olarak ele alınmaya müsait iki farklı -ama birbiriyle ilişkili- katmanın bulunduğu yönünde. Bu iki katmanı öz bir şekilde ifade etmek istiyorum.

    Psikolojik Katman

    Roman, kendisine dair ilk tasvirin “sıradan bir genç” ifadeleriyle yapıldığı Hans Castrop karakterinin anlatılmaya değer bulunan öyküsünü hiçbir ayrıntıyı atlamadan okura sunma taahhüdü ile başlıyor. Okur roman boyunca, çevreye, insanların fiziksel, sıhhi ve ahlâki durumlarına ve birbirleriyle ilişkilerine yönelik uzun ve detaylı tasvirlerle yorulabilecek olmasına rağmen alttan alta takip edilen esas izleğin kahramanımızın bireysel dönüşümü olduğuna yönelik güçlü bir sezgi de geliştiriyor. Bu sezgiyi belirginleştiren unsurlardan biri, kahramanın etrafındaki sahnede yer tutan karakterlerin uzun bir zaman süreci içine yerleştirilmelerine rağmen ilk belirdikleri zamanki gibi kalmalarıdır.

    Büyülü Dağ’ın anlatısında zaman neredeyse yalnız Hans Castrop için akmakta ve etkilerini onun üzerinden göstermektedir. Uluslararası Berghoff sanatoryumunda tüberküloz tedavisi gören kuzenini ziyarete giden genç gemi mühendisi Castrop, beklenmedik bir şekilde kendisinin de aynı hastalıktan muzdarip olduğunu öğrenmesiyle kısa ve orta vadeli gelecek planlarını rafa kaldırmak zorunda kalmış, yaşayış tarzına yabancı olan ve bütünüyle kendine özgü bir habitusun parçası haline gelmiştir. Castrop bu uyum sürecini görece çabuk atlatacak ve zaman içinde yaşadığı tecrübeler onda köklü bir bireysel dönüşüme yol açacaktır.

    Romanın başlarında tasvir edilen karakter, mesleğinin doğasındaki dakikliği içselleştirmiş, işine ve aile düzenine bağlılık içinde, yakın bir zamanda prestijli bir şirkette işe başlayacağı için heyecanlı biridir. Karakterin başlarda öne çıkan bir özelliği de entelektüel ilgilerinin oldukça sınırlı oluşudur. Mann bize halis bir orta sınıf “mühendis kafası” sunmaktadır: Bu genç gemi mühendisinin zihni her şeyden önce kariyeriyle ilgili formel ıvır zıvırlarla doludur; öyle ki, uzun süren bir yolculuğa çıkmasına rağmen yanına yalnızca “Büyük Buharlı Gemiler” adlı bir cep kitabı almıştır. Ancak anlatı ilerledikçe yazarın takip ettiğini söylediğimiz esas izlekte karakterin dönüşümü de izlenir hale gelmektedir: Castrop sanatoryumda geçirdiği süre boyunca, hastalık, ölüm, zaman ve aşk gibi evrensel konularda derin içgörüler geliştirmeye, içine dahil olduğu habitus ve coğrafyanın güçlü etkileriyle yavaş yavaş başka biri olmaya başlayacak ve bu süreç boyunca okur, sıradan bir orta sınıf tipinin, bir “mühendis kafası”nın, -tabir caizse- bir filozofa dönüşmesine tanıklık edecektir. Castrop’un geçirdiği bu dönüşüm, duyarlılığı yüksek bir okurun özdeşleşmekte güçlük çekmeyeceği ve bu açıdan romanın belki de en evrensel yönüne karşılık geliyor.

    Sosyo-Politik Katman

    Büyülü Dağ Avrupalı okurla 1924 yılında buluşmuştur. Mann eserin önsözünde romanın,  hiçbir şeyin artık eskisi gibi olmadığı travmatik bir eşikten -yani büyük savaştan- önceki dünyada geçtiğini vurgular. Mann’a göre öykü eskidir, zira aradaki zamansal mesafe çok olmamasına rağmen yaşananların ağırlığı bir kopuş yaratmıştır; dünya artık büyük savaştan önceki gibi değildir. Mann bize bu yitip gitmiş dünyanın yaşantılarından sahneler sunmaktadır.

    Öykünün fonunu oluşturan Berghoff sanatoryumu, yetmiş iki milletten insanın tedavi gördüğü, bulunduğu rakım itibariyle medeni dünyadan görece uzak bir yerdir. Farklı milletlerden olmakla birlikte ortak bir dertten muzdarip insanların toplandığı bu yerde, hem insanlarının bu başat durumu hem de lokasyonu itibariyle adeta kapalı bir evren oluşturmakta, bu da orada kendine özgü bir habitusun gelişmesini sağlamaktadır.

    Ancak Büyülü Dağ’ın bir anlatı olarak örülmesine imkân sunan çerçeveyi sağlayan sadece bu “ortak dert” değildir. Farklı milletlerden insanların birbiriyle bir sosyal ilişki kurmalarını sağlayan başka tür ortaklıklar da gerekmektedir. Örneğin, bu insanların ekseriyeti belirli bir ekonomik seviyenin üzerindeki kimselerdir. Nitekim, sanatoryum kamucu bir yapılanma değildir; orada kalan hastaların dışarıdaki yaşantının nimetlerinden kendi hususi lükslerine kadar faydalanmalarını sağlayacak bir şekilde düzenlenmiş, masraflı bir tedavi merkeziyle karşı karşıyayızdır. Diğer bir deyişle, Berghoff sanatoryumu kapalı bir evren olmasına rağmen aslında bütünüyle burjuvazinin dünyasında bulunmaktayız. Dolayısıyla, sanatoryum farklı milletlerden olmakla birlikte aynı sınıftan insanlarla doludur.

    Burjuvazinin söz konusu kapalı evreninde Mann dikkatimizi politik açıdan iki karakterin üzerine yoğunlaştırır. Karakterlerden biri, Ludovico Settembrini adında İtalyan bir hümanist, ulusalcı bir mason, tipik bir aydınlanma düşünürüdür. Temsil ettiği eğitim geleneği açısından bu karakter Weimar ruhunun unsurlarından biri olan Bildung idealinin de ete kemiğe bürünmüş halidir. Settembrini karakterinin karşısında ise felsefi ve politik açıdan sürekli polemik halinde olduğu Leo Naptha karakteri bulunuyor. Naptha, klasik diller eğitimi almış, Latince hocalığı yapan, gelenekselci ve tutucu bir Cizvit. Mann, biri liberal diğeri ise despotizm yanlısı bu iki karakterin tartışmalarına romanın istikametini bütünüyle değiştirecek kadar uzun pasajlar ayırmıştır.

    Gelgelelim, burada vurgulanması gereken nokta, Mann’ın kendisini taraflardan birine hapsederek bir monolog sunmak yerine diyalogun gücünü ön plana çıkarmış olduğudur. Tarafların politik görüşlerinin felsefi açıdan bütün kuvvetleri ve zayıflıkları yaptıkları bu tartışmalarla sergilenmektedir. Mann, Castrop karakteri üzerinden geri plana çekilerek eşit mesafede durmakta ve yeri geldiğinde her iki tarafın da hakkını teslim etmektedir. Bu açıdan Mann’ın büyük savaş sonrası dünyanın insanlarına dair demokratik bir hassasiyet geliştirdiği ve politik çoğulculuğu olumladığı da hissedilmektedir.

    Edebiyat Kitap Kültür Sanat
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikFaiz Kararı: Türkiye Ekonomisi İçin Her Şey Kötüye Gidiyor
    Sonraki İçerik Güvenlik Devleti ve Çatlakları | Çavuşesku’nun Termometresi #113

    Diğer İçerikler

    Yazılar

    Abdülhamid ve Sherlock Holmes

    12 Mayıs 2025 Umut Dağıstan
    Videolar

    Stefan Zweig 1. Bölüm | Korgün Koral & Burak Bilgehan Özpek| İki Savaş Bir Yazar #2

    2 Mayıs 2025 Korgün Koral ve Burak Bilgehan Özpek
    Videolar

    George Orwell | Korgün Koral & Burak Bilgehan Özpek | İki Savaş Bir Yazar #1

    1 Mayıs 2025 Burak Bilgehan Özpek ve Korgün Koral

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Yatırım mı Sömürü mü?: ABD ve Ukrayna Arasında Tartışmalı Maden Anlaşması

    14 Mayıs 2025 Yazılar Cem Özen

    Dünya Gündemi: Trump’ın Körfez Turu, ABD-Çin Ticaret Savaşlarında Geçici Ateşkes

    13 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    Abdülhamid ve Sherlock Holmes

    12 Mayıs 2025 Yazılar Umut Dağıstan

    ABD Gündemi: Trump’ın İlk 100 Günü, Sol Muhalefet Meydanlarda, Kamuda Tasfiyeler, Mineral Anlaşması

    10 Mayıs 2025 Bültenler Emrullah Özdemir

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}