Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Siyaset Etik Odaklı mıdır, İktidar Odaklı mıdır?
    Yazılar

    Siyaset Etik Odaklı mıdır, İktidar Odaklı mıdır?

    Muhammet Ali Yunus9 Ekim 20236 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    Başlıktaki bu soru siyasete yönelik iki farklı dünya görüşünün olduğunu göstermektedir. Siyasi kullanımda birbirinden bağımsız olarak algılanan etik ve iktidar kelimeleri, daha çok iç içe düşünülmesi gereken kavramlardır. Tam da bu nedenle bu yazıda etik ve iktidar arasındaki ilişki ağı üzerine bir çözümleme yapacağız.

    Etik

    İşe kavramları tanımlamakla başlayalım. Britannica’da ahlak felsefesi olarak da adlandırılan etik, “ahlaki açıdan iyi ve kötü, ahlaki açıdan doğru ve yanlışla ilgilenen disiplindir” şeklinde tanımlanmaktadır. Terim aynı zamanda herhangi bir ahlaki değer veya ilke sistemine veya teorisine de uygulanır. (Singer, 2020).

    Oxford sözlüğü etiği şu şekilde tanımlar: Bir kişinin davranışını veya bir faaliyetin yürütülmesini yöneten ahlaki ilkeler. Cambridge sözlüğü ise etiği, ahlaki olarak neyin doğru neyin yanlış olduğunun veya bu konudaki bir dizi inancın incelenmesi olarak tanımlar. Etik ve ahlak çoğu zaman eşanlamlı olarak kullanılmıştır. Her ne kadar dilimizde farklı olsa da her iki kelime birçok bağlamda aynı manaya gelmektedir.[1]

    İktidar

    Cambridge sözlüğünde; insanları ve olayları kontrol etme, bir kişi veya grubun bir ülkede sahip olduğu siyasi kontrol miktarı, bir şeyi yapmaya yönelik resmi veya yasal bir hak ve iktidar yeteneği olarak tanımlanır. Bir başka sözlükte ise insanları veya şeyleri kontrol etme yeteneği, bir ülke veya bölgenin siyasi kontrolü, bir kişi veya grubun yapma hakkı ve yetkisi olan bir şeyi yapma yeteneği veya fırsatı olarak tanımlanır (oxfordlearnersdictionaries.com).

    Etik Odaklı Siyaset Nedir?

    Ahlaki değerlere, ortak çıkara, çileci ideallere, ilerlemeye, birliğe dayalı siyaset, etik odaklı siyaset olarak tanımlanabilir. Bu kavramlar, mutlak mutluluğa ulaşmak için herkesin uyması gereken evrensel bir akıl veya hakikat varsayımıyla bağlantılıdır. Etik odaklı siyaset, Platon’un dünyaya tanıttığı ahlak felsefesinden günümüze kadar kullanılan bir iktidar tekniği olarak görülebilir.

    Diğer yandan, etik odaklı siyasetin insanlara uyması gereken davranış kalıpları dayatarak ve buna uymayanları dışlayarak insanların iktidar iradesini hadım etmeye hizmet ettiği de söylenebilir. Böylece, insanların uysal ve yönetilebilir olmaları beklenir. Burada şu hatırlanmalıdır ki etik veya ahlak, toplumsal yaşamı düzenlemek adına süreç içinde gelişen ortak aklın günlük eylemleri olumlu ve olumsuz olarak nitelediği bir sistem olarak görülebilir.

    Ancak burada dikkat edilmesi gereken husus, ahlaki sistemi belirleyen ve yönlendiren yapılardan birinin toplum içindeki iktidar ağı olduğudur. İktidar, bir çeşit görünmez el yoluyla inşa ettiği veya şekillendirdiği ahlaki sistemi, kendisinden bağımsızmış gibi göstermeye çalışır. 

    Çünkü siyasiler (kendi şekillendirdiği) ahlaki ve toplumsal bir zemine kendilerini oturtarak meşruiyet kazanmaya çalışmaktadır. Özellikle siyasilerin, kendilerini veya toplumu ilgilendiren bir kriz anında hemen sağduyulu davranmak, ahlaki tutum almak veya etik normlara uygun davranmak gibi anlamlar içeren kalıp cümlelere başvurduğunu görürüz. Siyasilerin kendilerine yöneltilen eleştirilerden korunmak adına ahlaki değerleri siper almaya çalıştığı söylenebilir.

    Siyasilerin kendilerine yönelik protestoları, eleştirileri veya siyasi rakiplerinin söylemlerini etkisizleştirmek için de ahlaki değerlere başvurduğunu söyleyebiliriz. Bu kullanım şu tür örnek söylemler aracılığıyla gerçekleşmektedir: ”Eleştiriler haklı da olsa üslup yanlış.’’ ‘’ Böyle bir zamanda birlik olmak gerekiyorken, aykırı seslere gerek yok.’’ ‘’Millet ne der.’’

    Burada etiğin bir araç olarak kullanıldığını da söylemek mümkündür. Ancak hatırlanması gereken şey de iktidarların ve toplum içindeki iktidar ağlarının süreç içerisinde din, kültür, eğitim gibi kurumlar aracılığıyla kendi siyasi görüşlerinin etrafında bir ahlaki söylem inşa ettikleridir. Böylece, bir statüko inşa ettiklerini ve rakiplerinin konumlarını ahlak dışı ilan ederek onları siyaseten saf dışı itmeye çalıştıkları söylenebilir.

    İktidar Odaklı Siyaset Nedir?

    Etiğin araçsallaştırılması sürecini tespit ettikten sonra aslında siyasetin temel motivasyonunun ahlak değil de iktidar olduğunu öne sürebiliriz. Fakat, siyasetin iktidar amaçlı bir uğraş olduğu fikri pek az dilendirilmiştir. Platon ve Aristo’dan itibaren Marx dahil filozoflar, siyaset felsefelerine hep etik bir içerik yerleştirmişlerdir. Oysa, Machivelli’den başlayarak siyasetin etik bir yönü olup olmadığı sorgulanmaya başlanmıştır. 

    Nietzsche ve Foucault gibi düşünürler de gerek soykütük gerek arkeolojik yöntemlerle yaptıkları çalışmalarda ahlakın nasıl güce dayalı bir inşa olduğunu ve süreç içerisinde nasıl normalleştiğini göstermeye çalışmışlardır. Özelikle Nietzsche, Ahlakın Soykütüğü kitabında ahlakın nasıl insanları yönetmek üzere şekillendiğini ortaya koymaktadır. Bu bakımdan Nietzsche, ahlakın da ideolojiler gibi insani bir üretimden başka bir şey olmadığını düşünüyordu.

    Güç istenci siyasetin temel motivasyonudur. İktidar odaklı siyasetten basitçe bu anlaşılabilir. Fakat güç istenci toplumlar tarafından sürekli horlanmıştır. Genellikle toplumlarda büyüğün sözünü kesmek bile oldukça kötü karşılanmaktadır (Sus küçüğün, söz büyüğün). Buradaki kibirli bakış açısını ve temsil ettiği anlam dünyasını siz düşünün. Nietzsche ahlaki değerleri hiçleştirip güç istencine dayalı bir toplum tasviri ortaya koymaktaydı. Ancak bu yaklaşım, kaba bir güç anlayışı olarak yanlış yorumlanmaktaydı. Nietzsche, insanın temel iç güdülerinden olan yaşam içgüdüsünün bir türevi olarak güç istencinden bahsetmekteydi. Dolayısıyla, buna üretici ve pozitif bir değer yüklemekteydi.

    Nietzsche’ye göre güç istencinin esas alındığı bir toplum, toplumun kalıplaşmış inançlarına boyun eğmeyen, kendi yaratıcılığını öne çıkaran ve farklı varoluş modelleri üretebilen üstün bireylerin yer aldığı toplumdur. Bu üstünlük, toplumsal katmanlaşmaya dayalı değil, bilakis ona karşı gelişen bir anlam dünyası ile yorumlanmalıdır. Yani burada rekabete değil, birbirini teşvike dayalı bir anlayış söz konusudur. Etik karşısına güç istencini çıkaran düşünürler, genel olarak Nietzsche’nin düşünceleri ile ortaklaşmaktadır.

    Siyasi yaşamda ise güç istencinin Nietzsche düşünceleri ile paralel yorumlanmadığı açıktır. Güç istenci, siyasi kariyerizm ile eş tutulmaktadır. “Tek derdi koltuğa oturmak” bunun bir diğer adıdır. Aslında bu tür cümleler siyasi rakiplerin önünü tıkamak adına geliştirdiği söylemlerdir ve rakiplerin ahlaki meşruiyetlerine yönelik bir saldırı olarak nitelenebilir. Bu da aslında siyasi alanın daralmasına yol açmakta ve iktidar sahiplerinin koltuklarını sürekli koruması ile sonuçlanmaktadır.

    Türkiye’de Etik ve İktidar İlişkisi

    Cumhuriyetin kuruluşundan 1980 darbesine kadar geçen süreçte etik değerler modernleşme ve Batılılaşma perspektifinde gelişmiştir. Kemalistler kamusal alanda Batılı, seküler ve modern değerleri üstün kılarken yerel ve İslami değerleri siyaseten gerici bir anlayış olarak öne çıkartmıştır. Gericilikbu bağlamda etik dışı olarak kodlanmıştır. Kemalist statüko iddia ettiği ahlaki üstünlüğüne dayanarak İslami ve yerel değerleri kamusal alan dışında tutabilmiştir.

    Fakat 1970’lerde gelişmeye başlayan Türk-İslam Sentezi yerel değerleri ön plana çıkaran bir siyasi ahlak yerleştirmeye çalışmıştır. Özellikle AKP’nin iktidara gelmesiyle beraber Türk ve İslam sentezi bağlamında milli değerleri öne çıkaran bir siyasi ahlak yerleştirilmeye çalışılmıştır. Bugün AKP‘nin etik üzerine kurguladığı söylemin başarısını son 10 yılda yerel ve milli bir söylem tutturmaya çalışan CHP üzerinden okumak mümkündür. Özellikle geçtiğimiz son seçim sürecinde CHP’nin helalleşme söylemi bunun en iyi örneğidir.

    Tabii ki etik-ahlak ilişkisini makro bağlamda görmek kadar mikro iktidar çatışmalarında da gözlemlemek mümkündür. Mayıs 2023 seçimlerinden sonra Ekrem İmamoğlu ve Kemal Kılıçdaroğlu arasında gelişen değişim tartışması, etik ve iktidar ilişkisinin mikro siyaset bağlamında bir örneğini temsil etmektedir.

    Kılıçdaroğlu, kendi iktidar alanı içindeki pozisyonunu korumak adına sürekli siyasi ahlak vurgusu yapıyor. Bir diğer yandan ise İmamoğlu nezdinde değişimi isteyen parti üyeleri siyasi kariyer peşinde olmakla eleştiriliyor. CHP içindeki bu tartışmalar etiğin nasıl araçsallaştırıldığını görmek açısından iyi bir örnek ortaya koyuyor.

    Kaynakça

    • Gordon , John-Stewart (2020),“Modern Morality and Ancient Ethics ” The Internet Encyclopedia of Philosophy, ISSN 2161-0002, https://www.iep.utm.edu/, 03.05.2020
    • Nietzsche, Friedrich. (1968). The Will to Power. (Translated by Walter Kaufmann.) New York: Random House
    • Nietzsche, Friedrich (2006), On the Genealogy of Morality, (Edited by Keith Ansell-Pearson) Information on this title: www.cambridge.org/9780521871235
    • Fuller, Steve. (2018). Post-Truth: Knowledge As A Power Game, New York: Anthem Press
    • YUNUS, Muhammet Ali (2020).  Etik Odaklı Siyasetten 21. Yüzyılda Güç Merkezli Siyasete: Siyasal Düşüncelerde Diyadik (ikici) Güç Teorisi Yaklaşımı Üzerinden Yeni Bir Tartışma, Yüksek Lisans Tezi,  HMKÜ SBE, Hatay.

    [1] Tarihsel olarak “etik” ve “ahlak” kelimelerinin kökleri zaten aynı anlama gelmektedir. “Etik”, eski Yunancada gelenek veya alışkanlık anlamına gelen “ethos” kelimesinden türetilen “ethikos” kelimesinden gelir. Romalı siyasetçi ve hukukçu Cicero, “moralis” terimini “ethikos”un Latince karşılığı olarak kullanmıştır (Gordon , John-Stewart (2020),“Modern Morality and Ancient Ethics ” The Internet Encyclopedia of Philosophy, ISSN 2161-0002, https://www.iep.utm.edu/)

    Fotoğraflar: Pat Whelen

    R1 Siyaset
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikAksa Tufanı: İsrail ve Filistin | Özel Yayın
    Sonraki İçerik Hamas – İsrail – Filistin Üçgeni | Çavuşesku’nun Termometresi #175

    Diğer İçerikler

    Videolar

    Parlamenter Sistem Nasıl Geri Gelecek? | Çavuşesku’nun Termometresi #252

    8 Mayıs 2025 Melis Konakçı, İlkan Dalkuç ve Burak Bilgehan Özpek
    Yazılar

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Oytun Meçik
    Yazılar

    Türkiye’de Serbest Gazeteciliğin Geleceği: Zorluklar ve Çözüm Yolları

    3 Mayıs 2025 Gökhan Korkmaz

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    ABD Gündemi: Trump’ın İlk 100 Günü, Sol Muhalefet Meydanlarda, Kamuda Tasfiyeler, Mineral Anlaşması

    10 Mayıs 2025 Bültenler Emrullah Özdemir

    Turkey and Israel: Intense Geopolitical Rivalry from the Mediterranean to Central Asia

    8 Mayıs 2025 D84 INTELLIGENCE Reza Talebi

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Yazılar Oytun Meçik

    Dünya Gündemi: İsrail Gazze’yi Kalıcı Şekilde İşgale Hazırlanıyor

    6 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}