Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Hocam Ergun Özbudun’un Ardından
    Yazılar

    Hocam Ergun Özbudun’un Ardından

    Burak Saygılı8 Kasım 20235 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]


    “Zaman bir hızdır ve yıldızdır akan
    Esneyen günler ve gece üstünden”[1]

    Anayasa hukukunun duayen ismi Ergun Özbudun’u 1 Kasım 2023’te kaybettik. Bilgi birikimi ve akademik ahlakın timsali kişiliği ile yeri doldurulması imkansız bir ismi yitirdik.

    Ergun Hoca, kendisini tanıyanların da şahitlik ettiği üzere, aslında bizlere akademik eserlerinin yanı sıra güzel bir hikaye de bıraktı. Tevazuyu ve nezaketi klas bir biçimde üzerinde taşıyan, nüktedan ve hoş sohbet bir karaktere sahip olan, musiki zevklerinden sofra kültürüne geniş bir spektrumda muhabbet ehli olan, tek renklilikten hoşlanmadığını ifade etmesinin yanında bunu yaşayarak tecrübe eden gerçek bir üstaddan söz ediyoruz.       

    Ergun Özbudun’un hem Türk akademyasında hem de uluslararası literatürde yoğun biçimde atıf alan kapsamlı ve yetkin eserlerini analiz etmek bu kısa yazının iddiası değil. Bununla birlikte kendisinin öğrencisi olma onuruna sahip olduğum hocamın ardından bir vefa gösterisi olarak bizlere açmış olduğu yoldan ve kıymetli eserlerinden burada kısaca söz etmek istiyorum.

    Özbudun’un Türk Anayasa Hukuku isimli kitabının anayasa hukuku literatürümüz açısından bir anlamda “kült eser” olduğunu söylememiz mümkün. Norm analizine ve Anayasa Mahkemesi kararlarına ağırlık veren eser; bilimsel, sistematik yapısı ve anlaşılır üslubuyla alanında başucu bir eser hüviyetinde. Kemal Gözler’in ifadesiyle, “Bu kitap öylesine bir ün kazanmıştır ki, bu kitabı duymamış bir hukukçu, bu kitaba atıf yapılmadan yazılmış bir anayasa hukuku çalışması yoktur.”[2] 
     
    Ergun Hoca anayasa hukuku alanında bir üstad olmasının yanı sıra iyi bir siyaset bilimci idi. Çağdaş Türk Politikası isimli klasikleşmiş bir eseri bizlere bırakmış olması ve Juan Linz’in Totaliter ve Otoriter Rejimler eseri ile Giovanni Sartori’nin Karşılaştırmalı Anayasa Mühendisliği’ni Türkçe literatüre kazandırması, kendisini şükranla anmamıza yol açacak sebepler arasında.

    Özbudun’un ilerleyen dönemde yazmış olduğu Anayasalcılık ve Demokrasi eseri, “anayasalcılığı bir ayak bağı gibi gören demokratlarla, demokrasiyi bir tehdit gibi gören anayasalcılar” arasındaki çatışma karşısında makul bir denge arayışını öne çıkarmakta. Yükselen popülist dalganın analizi bağlamında kritik bir öneme sahip olan Otoriter Rejimler, Seçimsel Demokrasiler ve Türkiye kitabında ise otoriter rejimleri siyasal teori açısından ve tarihsel/güncel örnekler üzerinden incelemekte; seçim yarışmasının eşitsiz koşullar içerisinde cereyan ettiği ve iktidar değişiminin imkansız olmasa da çok zor olduğu “yarışmacı otoriter rejimler” üzerinden önemli uyarılarda bulunmakta.

    Üzerinde durulması gereken noktalardan biri de Özbudun’un interdisipliner çalışma ile yöntem senkretizmini ustalıkla ayırmış olması. Nitekim, hukuk ve sosyal bilimlerin çeşitli disiplinlerine dair geniş bilgi birikimine sahip olup bu alanda eser üretenlerin karşılaştıkları temel zorluklar arasında, bağdaştırmacı bir yöntem izleyerek akademik sistematikten uzaklaşma problemi yer alır. Özbudun’un Türk Anayasa Hukuku kitabında izlemiş olduğu pozitif hukuk merkezli yaklaşım ile siyaset bilimi alanındaki eserlerinde takip ettiği metod arasındaki incelikli farklılık, yöntemsel açıdan da bizler için son derece öğretici ve ilham verici.

    Özbudun’un akademi içinde kendisine konforlu bir alan oluşturmak yerine Türkiye’nin demokrasi standartlarını geliştirmek adına inisiyatif alması, hocamıza dair hatırlamamız gereken hususlardan bir diğeri. Seçimlik din dersi alternatifinden, kapsayıcı bir anayasal yurttaşlık yaklaşımına kadar birçok konuda ilerici düzenlemeler öneren, fren ve denge mekanizmalarının işlevsel kılındığı parlamenter demokratik modeli esas alan, Ergun Hoca’nın başkanlığında hazırlanan 2007 tarihli Bilim Kurulu taslağı bu bağlamda çok önemli bir adımdı. Maalesef bu sürecin devamı gelemedi. Dahası, söz konusu taslağın çarpıtıldığı birçok söylem üretildi.

    Konu kapsamında Ergun hocanın itidalli bir liberal-demokrat tavır içerisinde olduğunu da hatırlamanın faydalı olacağını düşünüyorum. Nitekim “en iyi, iyinin düşmanıdır” düsturunu benimseyen Özbudun, özellikle de kimliksel kutuplaşmanın güçlü olduğu toplumlarda anayasa yapım sürecinin maksimalist taleplerle tıkanmasının yanlış olduğunu düşünüyordu. Yapılabilir olanı gerçekleştirmeyi hedefleyen Özbudun, bu yaklaşımıyla daha farklı taleplerin de müzakere edilebileceği demokratik bir zemini inşa etmekten yanaydı.

    Ergun Hoca’yı anarken kendisinin akademide çalıştığı son kurum olan ve yaşamında müstesna bir yeri olduğu anlaşılan İstanbul Şehir Üniversitesi’nin faaliyetine son verilmesine de değinmemiz gerekiyor. Benim de lisans eğitimimi tamamladığım, Ergun ve Serap Hocalarımla tanışma ve öğrencileri olma şerefine eriştiğim İstanbul Şehir Üniversitesi’nin “bir öfkeye kurban ediliş hikayesi” Türkiye akademisi açısından hazin bir tecrübe olmuştur. Bu bağlamda, İstanbul Şehir Üniversitesi’nin duayen isimlerinden merhum Mehmet Genç Hoca’nın sözlerini de hatırlayalım: “Türkiye’de bilgi üreten üniversite sayısı yok denecek kadar az ve Şehir Üniversitesi bunu başaran nadir üniversitelerimizden. Dolayısıyla Şehir Üniversitesi bu suçu işlemiştir, cezayı hak ediyor.”[3]

    Ergun Hoca’nın “eski karakterinde” ve “sürdürmüş olduğu çizgide” eğitimine devam etmesini temenni ettiği Şehir Üniversitesi’nin faaliyet izni maalesef sonlandırıldı. Şehir Üniversitesi gündeminin ötesinde, genel anlamda gelinen noktayı düşündüğümüzde ise hocamızın hak temelli hukuk yorumu yaklaşımının yeterli ölçüde karşılık bulduğunu söylememiz mümkün değil. Ergun Hoca’nın geçmişte, seçkinciliği, bürokratik oligarşiyi, vesayetçi ve jüristokratik yaklaşımları eleştiren tutumu ile ilerleyen dönemde otoriterleşme dalgasını, sayısal çoğunluk fetişizmini sorunsallaştıran uyarıları ise geçerliliğini koruyor.

    Özbudun bir söyleşisinde, “demokratik bir anayasayı görmeyeceğim hissi var içimde”[4] ifadelerini kullanmıştı. Bununla birlikte hocamızın da sıklıkla belirttiği gibi “siyaset, mümkün olanın sanatı”dır. Daha iyi bir geleceği, katılımcı ve çoğulcu bir demokrasi alternatifini mümkün kılma yükümlülüğümüz devam ediyor. Bu bağlamda hocamızın da Türk Anayasa Hukuku kitabının girişinde yer verdiği Amerikalı Yargıç Learned Hand’in sözlerini zihnimizden çıkarmamamız gerekiyor:

    “Hürriyet, erkek ve kadınların kalplerinde yatar; orada öldüğünde hiçbir mahkeme onu koruyamaz… Orada yattığı sürece de kendisini korumak için hiçbir anayasaya, hiçbir kanuna, hiçbir mahkemeye ihtiyacı yoktur.” 

    Ergun Özbudun Hoca; pozitif hukuku merkeze alan fakat legalist (kanuncu) bir paradigma ile kendisini sınırlamayan, ideolojik gerekçelerle hukuk normlarının istismar ve manipüle edilmesine karşı duran, özgürlükçü-demokrat bir hukuk politikasının geliştirilmesi için inisiyatif alan, hukuk literatürümüzün derinleşmesi ve demokrasi standartlarımızın gelişmesi için ömrünü adayan bir isim olarak bizlere çok önemli bir düşünsel miras bıraktı. Bilgi birikimini tevazusu ve nezaketi ile birlikte taşıyan Ergun Hoca, aynı zamanda bizlere akademik ahlak adına da öğretmenlik etti. Hocamızın verimli, üretken, kıymetli çalışmaları ile kendisini tanıyan herkesi hayran bırakan kişiliğini düşündüğümüzde bu mirasın bizler için yol gösterici olduğunu düşünüyorum.

    Ergun Hocamın da dinlemekten keyif aldığı Münir Nurettin bir parçasında, “tulûa bak beni yâd et, gurûba bak beni an” diyordu. Kendisini anmadan, eserlerine dokunmadan, birikiminden istifade etmeden anayasa hukuku doktrininde devam etmemizin mümkün olmadığı açık.

    Öğrencisi olduğum için kendimi şanslı hissettiğim Ergun Hocamın fikri müktesebatı ve akademik ahlakı karşısında minnet duyuyorum. Kendi şahsında tanıklık etme fırsatına sahip olduğum bu güzel hikaye için hocama teşekkür ediyorum. Rahmet olsun, nur içinde yatsın…


    [1] Mehmet Akif İnan
    [2] Kemal Gözler, “Ergun Özbudun’un Türk Anayasa Hukuku Doktrinine Katkısı”, in Serap Yazıcı, Kemal Gözler ve Ece Göztepe (Ed.), Özbudun’a Armağan / Essays in Honor of Ergun Özbudun II, Yetkin, 2008, 1-20, s.15
    [3] https://www.karar.com/tarihci-mehmet-genc-sehir-universitesi-bilgi-uretme-sucunu-isledi-1384596
    [4] https://t24.com.tr/haber/prof-ozbudun-otoriterizme-gidiste-kritik-kavsaktayiz-demokratik-bir-anayasayi-goremeyecegim-sanirim,330998

    R1 Tarih
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikTercih, Kayıtsızlık ve Özgürlük
    Sonraki İçerik Can Atalay, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay Kararı | Özel Yayın

    Diğer İçerikler

    Yazılar

    Post-PKK Düzeni ve Türk Siyasetinde Muhtemel Değişiklikler

    16 Mayıs 2025 Armağan Öztürk
    Yazılar

    Küçük Partilerin Oy Oranını Hesaplamak Neden Zordur?

    15 Mayıs 2025 Salih Yasun
    Yazılar

    Yatırım mı Sömürü mü?: ABD ve Ukrayna Arasında Tartışmalı Maden Anlaşması

    14 Mayıs 2025 Cem Özen

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Türkiye’de Gazetecilik | TGS’den Basın Özgürlüğü Raporu: İlyas Coşkun ve Ülkü Şahin ile Söyleşi

    18 Mayıs 2025 Röportajlar Gökhan Korkmaz

    Post-PKK Düzeni ve Türk Siyasetinde Muhtemel Değişiklikler

    16 Mayıs 2025 Yazılar Armağan Öztürk

    Transformation of the Sovereign in Liberal Democracy and Criticism of Liberalism from Schmitt’s Perspective

    16 Mayıs 2025 D84 INTELLIGENCE Deniz Nas

    Küçük Partilerin Oy Oranını Hesaplamak Neden Zordur?

    15 Mayıs 2025 Yazılar Salih Yasun

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}