Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » A Quiet Place Part II (2021)
    Yazılar

    A Quiet Place Part II (2021)

    İlhan Archy18 Temmuz 20214 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    Nihayet. Sinemaya hasrettik ama üstü üstüne aldığımız darbeler bizi güzel bir filme de hasret bırakacaktı az daha ki A Quiet Place Part II imdada yetişti (yazının kalanında AQP2 diyeceğim. Ama sanki demesem daha iyi olur. Bu kısaltmanın çağrıştırdıkları pek hoş değil. Ama başka kısaltma da mümkün görünmüyor. Galiba AQP2 diyeceğim.)

    Korku filmi son zamanlarda fark ettiğiniz üzere biraz düşüşte. Bazı niş eserler türü tekrar ayağa kaldırır gibi olsa da tekrar kabuğuna çekiliyor. Ama bu trend olağan bir şey, tarih boyunca tekrar edegelmiş bir döngüyü yaşıyoruz. Bazı film janrları dönem dönem daha az vizyonda yer bulur bir süre sonra farklı bir eser tekrar türe olan ilgiyi canlandırır. Bilim Kurgu, Korku, Drama, Romantik Komedi, Polisiye… Bu türlerin hepsinin yer yer ivme kaybedip tekrar dominant olmaya devam ettiği zamanlar olmuştur. Bir tek garibim Western silindi gitti. Arada belki bir dizi veya film çıkıyor ama o cephe baya suskunluğa bürünmüş gibi.

    Son yıllarda Conjuring evreni ve bazı ilginç Blumhouse filmleri haricinde korku türünde ilgi toplayan eser çok fazla yoktur açıkçası. Bunlar da bitkisel hayatta olan birisinin günlük bakımının yapılması gibi bir etkiye sahip korku janrı üzerinde. Sürekli öldü mü/ dirildi mi soruları arasında akıbetini merak ettiğimiz korku türü henüz ışığa doğru yürümedi ve hatta dirilme emareleri gösteriyor. The Office dizisindeki baby face oğlan John Krasinski sağolsun.

    Evet bu adam sayesinde.

    The Office gibi popüler bir dizi sonrası dahi orada çok tutan rolün üzerine pek yapışmasına izin vermeden farklı türlerde eserlere yönelen Krasinski’nin meğersem yönetmenlik tutkusu varmış. Misal sonradan öğrendik The Office üç bölümde yönetmenlik yapmış kendisi. Ama tabi esas sükseyi AQP (bu kısaltma beni huzursuz ediyor ya. Yazının kalanında filme “Haydar” deme isteği hasıl oluyor ama direneceğim) ile yaptı. Basit sade anlatımı ve seyirciyi yakalayan atmosfer ile sürpriz bir korku hiti olan AQP (bak haala) şimdi devam filmi ile huzurlarımızda. Tabi sebebini bilmediğimiz nedenler yüzünden sinemaların açılışı bir ay ertelenmişti sorumluları kimse artık onlar var olsun. Batıda izlenip tüketildi ama ben ısrarla burada vizyona gireceği günü bekledim. Ve değdi.

    80/100 İlk filme seviyeli ve etkileyici bir devam

    Yönetmen: John Krasinski öncelikle ilk filmin başarısının sarhoşluğuna kendisini kaptırmamış. Anlatım tercihlerinde hala o temkinliliği görebilmek mümkün. Her çekimin, her diyalogun inandırıcı ve bütünlüklü olması için üzerine kafa patlatılmış. Tabi bu temkinlilik biraz AQP2(EEEEEH) izlerken hikayenin o kadar ilerlemediği hissine de yol açıyor yer yer ama yine de tekil bir eser olarak ele aldığımızda göze hoş geliyor.

    Senaryo: Aslında hikaye içindeki karakterler ve yaratılmaya çalışılan evren hala sadeliği ile göz doldurmaya devam ediyor. Ama… Biraz ilk filmden çok uzakta değilmiş gibi hissettiriyor. İlk filmin güzel taraflarını alıp üzerlerine ekleyerek devam etmiş ama büyük bir açılım yapmaktan imtina etmişler. Bu özellikleri biraz tadınızı kaçırabilir ama gerek anlatım gerek görsel dili ile ilk filmde kendi koyduğu çıtanın üzerine çıkmayı başarıyor. Kahramanlarımız her soruna ukala, bilmiş bir veteran gibi değil de hâlâ hayata tutunmaya çalışan bir kazazede gibi yaklaşıyorlar. Bir de bu tercihin sebebi belki de (henüz duyurulmamış olan) AQP3 (pes ediyorum) için ön hazırlık aşaması olabilir diye tahmin/ ümit ediyorum. Sanki daha anlatılacak şeyler var bu evrende.

    Oyunculuk: Oyuncularımız okeyler. Yani Emily Blunt özellikle kamera odağına oturduğunda biraz sahneleri baltalıyor gibi olsa da o kadar kötü değil. Regan Abbot’ın ilk filmde de çok hayranı olmamıştım burada sanki bir tık daha iyi gibi ama kıyaslayabilmem için AQP1’i (lütfen gelmeyin üstüme) tekrar sinema salonunda izlemem lazım. O da pek mümkün olmayacağı için iyi diyebilirim.

    Sinematografi/ Diğer: Her şey CGI ve şaşalı efektlerden ibaret değil. Eğer öyle olsaydı son zamanın saçma efektli block buster filmleri Citizen Kane seviyesine gelirdi. Misal ilk filmde yaratığı gördüğümde “ne kadar aptalca tasarlanmış bir canavar bu” demiştim. AQP2 geldi. Hala aynı fikirdeyim, en azından tasarım olarak çok korkunç veya etkileyici gelmiyor bana. Ama çekimlerin için yerleştirildiğinde göz doldurup sahnedeki tehlikenin altını çiziyor. Kamera tercihleri de çok hoşuma gitti. Sanki kadrajın almadığı yerlerde sürekli bir şey oluyormuş hissi veriyor insana ve böyle gerilim dolu bir filmde bunu usturuplu şekilde oturtabilmek büyük yetenek ister. Ve elbette sesler. O kadar uçuk kaçık efektlere ihtiyaç duymadan izleyenin kalp atışını yavaşlatabilecek denli kulak kesilmenizi sağlayabilir.

    Kurgu: Hikâye akışında sanki bazı aksamalar var gibi. Spoiler vermeden nasıl anlatabilirim bilmiyorum ama bazı sahneler sanki film süresini doldurmak için fazla uzatılmış ve öyle eklenmiş gibi geliyor. Tren sahnesi ve iskele sahnesi misal. Belki benim abartmamdır siz izleyince farklı hissedebilirsiniz, emin olamadım açıkçası. Filmde ama bazı hoşluklar var. Ufak şeylerin çok basit açıklamalarının olması hoşuma gitti kimi yerlerde. Ayrıca 2 yerde Emily Blunt’ın sesiyle konuşmasına rağmen alışkanlıktan işaret dilini kullanmaya devam etmesi ayrıntısına bayıldım. Seyirciyi irkiltme konusunda bir formüle yaslanmamış olması da ayrı bir artı. Sizi canı ne zaman isterse o zaman korkutuyor.

    Son söz: Sinema sezonunu esas şimdi açılmış olarak sayıyorum. Sade, abartılardan uzak ve heyecanlı bir film istiyorsanız bir fırsat yaratıp gitmelisiniz. A Quiet Place Part II (oh bee) şu an gösterimdeki en iyi film olabilir.

    Kültür Sanat
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikBoğaziçi Muharebeyi Kazandı, Peki Savaşı Kazanabilecek Mi?
    Sonraki İçerik İmparator’un İmgesi

    Diğer İçerikler

    Yazılar

    Post-PKK Düzeni ve Türk Siyasetinde Muhtemel Değişiklikler

    16 Mayıs 2025 Armağan Öztürk
    Yazılar

    Küçük Partilerin Oy Oranını Hesaplamak Neden Zordur?

    15 Mayıs 2025 Salih Yasun
    Yazılar

    Yatırım mı Sömürü mü?: ABD ve Ukrayna Arasında Tartışmalı Maden Anlaşması

    14 Mayıs 2025 Cem Özen

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Türkiye’de Gazetecilik | TGS’den Basın Özgürlüğü Raporu: İlyas Coşkun ve Ülkü Şahin ile Söyleşi

    18 Mayıs 2025 Röportajlar Gökhan Korkmaz

    Post-PKK Düzeni ve Türk Siyasetinde Muhtemel Değişiklikler

    16 Mayıs 2025 Yazılar Armağan Öztürk

    Transformation of the Sovereign in Liberal Democracy and Criticism of Liberalism from Schmitt’s Perspective

    16 Mayıs 2025 D84 INTELLIGENCE Deniz Nas

    Küçük Partilerin Oy Oranını Hesaplamak Neden Zordur?

    15 Mayıs 2025 Yazılar Salih Yasun

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}