Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Bir Kartelleşme Girişimi Olarak Altılı Masa
    Forum

    Bir Kartelleşme Girişimi Olarak Altılı Masa

    Salih Yasun4 Temmuz 20234 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    Seçimden sonra Burak Bilgehan Özpek ve İlkan Dalkuç ile birlikte gerçekleştirdiğimiz Daktilo 1984 yayınında[1] Altılı Masa için bir kartelleşme girişimi tanımlamasında bulunmuştum. Bu yazımdaysa Masa’nın üç temel sürecine vurgu yaparak bir kartelleşme girişimi olduğunu savunuyorum. Bunlar; Masa’nın toplumdan kopuk olması, aday belirleme süreci ve her partiye verilen veto yetkisi.

    Piyasada birbiriyle yarışması gereken firmaların fiyatları yüksek tutmak için ortaklık yapmasına kartelleşme denir. Piyasadaki kartelleşmeyi siyasete de uyarlayabiliriz. Kartz (1995), kartel parti sistemini birden fazla partinin ortaklaşarak devletin sermayesini kendi çıkarları için kullanması olarak tanımlar.  Buradaki temel vurgu, partilerin yarışmacı özelliğinden vazgeçmesi ve onun yerine devletin dağıtım (clientele) kapasitesini kullanarak kendisinin ve diğer kartellerin çıkarlarını öncelemesidir.[2]

    Kartel partiler kendi aralarındaki mücadeleyi minimize eder ve kendi ortaklıklarına karşı doğabilecek dış rekabeti engellemeye çalışır. Ardından da başta koltuk olmak üzere devletin kaynaklarını kendi aralarında bölüşürler. Kartel parti sistemleri Dahl’ın (2008) demokrasi[3] için uygun gördüğü rekabetçilik ve kapsayıcılık tanımlarıyla çelişir.

    Masa, hem organizasyon hem de yönetiliş biçimiyle birçok açıdan kartel parti modelini andırıyordu. Öncelikle, Masa herhangi bir girişiminde seçmenlere hiçbir şey danışmadı. Toplumsal kopukluğa ek olarak -belki de bunun bir sebebi olarak- Masa kurulur kurulmaz siyasetin rekabetçi yapısını engellemeye çalıştı. 6 siyasi parti, iki yıl süren toplantılarında Kılıçdaroğlu haricinde hiçbir adayın ismini değerlendirmedi. Potansiyel adaylıkları yerel seçimden beri konuşulan, Kılıçdaroğlu’ndan daha popüler olan iki belediye başkanını bir kez bile toplantılarına davet etmedi. Adaylık tartışmalarının bu şekilde yürütülmesi kartelleşme sürecinin ilk aşamasıydı.

    Siyasette her aktör kendi gücünü maksimize etmek ister. Bu durum, cumhurbaşkanı adayı olmak isteyen Kılıçdaroğlu için de geçerliydi. Masa’daki dört muhafazakar parti, İmamoğlu veya Yavaş gibi karizmatik bir aday başkan seçilirse muhtemelen siyasetten silinecekti.  Çünkü bu dört partinin en önemli iddiası, Kılıçdaroğlu’nun en zayıf noktası olan muhafazakarlara erişimde etkili olmalarıydı. Ancak İmamoğlu ve Yavaş, muhafazakar seçmene ulaşmakta bu parti liderlerine ihtiyaç duymayacaktı. Bu bağlamda dört parti ve Kılıçdaroğlu, devletin kaynaklarını kendi aralarında bölüştürerek siyasetin tabandan tavana etki edebilmesini engellediler. Süreç Kılıçdaroğlu’nun bu dört partiye vekillikler dağıtmasıyla sonuçlandı. Milletvekili paylaşımı, kartelleşmenin bir diğer adımıydı.

    Masa’nın önemli bir özelliği altı liderin ülkeyi ortak yönetme iradesiydi. Bu bağlamda, güçlerine bakılmaksızın Masa’daki her partinin veto hakkı doğacaktı. Bu veto hakkı partilerin dağıtım mekanizmalarını kontrol edebilmesi için oldukça kullanışlı olabilirdi. Nitekim, meclis ve diğer kurumların Masa üzerinde bir denetim yetkisi yoktu. Örneğin, partiler ortak alınması gereken kararlara itiraz edebilir, poliçe destekleri karşılığında önemli kurumların kontrolünü talep edebilirdi. Siyaset bir nevi kurumların partiler üzerinden dağıtılmasına sıkıştırılabilirdi. Buna Türkiye’deki partilerin anti-demokratik yapısı da eklenince yönetim süreci toplum için oldukça dışlayıcı olabilirdi.[4]

    Örneğin, hiçbir parti üyeliği bulunmayan bir vatandaş oyuyla cumhurbaşkanını değiştirebilir[5] ancak Masa’daki partilerin liderlerini değiştiremez.[6]  Bu bağlamda, parti liderleri cumhurbaşkanlığını kontrol ettikleri sürece Masa’yı diledikleri gibi kullanabilirdi. Ek olarak, 3-6 Mart arasında Meral Akşener’in ya da Muharrem İnce’nin başına gelenler gibi, Masa’nın yapısına itiraz edenler linç ve kara propaganda da dahil olmak üzere birçok ‘’hoş olmayan’’ sonuçlara maruz kalabilirdi. Bu noktada, ‘’muhalif’’ medyanın önemli bir kısmının da Masa’nın başat aktörüne bağımlı olduğunu vurgulamak gerekir.

    Farklı açılardan incelediğimizde, Masa’nın kartel yapısını tanımlayabiliyoruz. Nitekim Masa, birçok açıdan Lübnan’daki konfesyonizmi andırıyordu. Lübnan’daki sistemde[7], her mezhep kamuda belirli oranda temsil edilmek durumundadır. Lübnan’da dini mezhep (taif) hakimken Türkiye’deyse kamusal dağılımlar üzerinde altı siyasi parti ön planda olacaktı. Çünkü Türkiye’yi, muhafazakarlar, milliyetçiler ve cumhuriyetçiler gibi keskin ayrımlarla tanımlamak, Masa bileşenlerinin veto yetkilerini geliştirmeleri ve bunun üzerinden Kılıçdaroğlu’nun adaylığını meşrulaştırmaları için oldukça kullanışlıydı.

    Masa bileşenleri seçmenin karşısına kartel parti sistemiyle çıkmış olsa bunun da demokrasinin bir parçası olduğunu iddia edebilirdik. Ancak Masa, kartelleşme girişimini demokrasi ve çokseslilik gibi ulvi hedeflerle kamufle etmeye çalıştı. Bunu yaparken de Türkiye siyasetinin geleceğine şimdiden büyük zarar verdi. Artık insanlar uzun vadeli kurumsal gelişim çabalarına şüpheyle yaklaşacak, arkasındaki çıkar çatışmalarını sorgulayacak. Belki de Masa liderlerinin siyasette var olabilmelerinin tek yolu, parti diktalarına yaslanmaları ve seçmenle aralarındaki mesafeyi muhafaza etmeleri olacak.


    [1] https://www.youtube.com/watch?v=BMh3JgCatFo
    [2] https://journals.sagepub.com/doi/abs/10.1177/1354068895001001001
    [3] Dahl’ın değimiyle polyarchy.
    [4] Parti yönetimindeki azınlıklar hariç.
    [5] Teorik olarak.
    [6] Muhallefetteki başarısız liderleri değiştirmenin ne kadar zor olduğunu 28 Mayıs’tan beri gözlemliyoruz.
    [7] https://www.cjpme.org/fs_026

    R2 Siyaset
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikYarıyıl Muhasebesi | Çavuşesku’nun Termometresi #161
    Sonraki İçerik Dünya Gündemi: Fransa’da Neler Oluyor?

    Diğer İçerikler

    Videolar

    Parlamenter Sistem için Yol Ayrımında mıyız? | Berk Esen | Çavuşesku’nun Termometresi ÖZEL #255

    28 Mayıs 2025 Berk Esen, Burak Bilgehan Özpek, İlkan Dalkuç ve Melis Konakçı
    Yazılar

    Krizler Çağında Umut Ekmek: Gençler Gıdanın Geleceğini Geri Alıyor

    26 Mayıs 2025 Elif Menderes
    Yazılar

    Lozan Anlaşması, 1924 Anayasası ve Komisyon

    23 Mayıs 2025 Armağan Öztürk

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Komünizmin Rıza Nur’u: Aclan Sayılgan

    28 Mayıs 2025 Yazılar Kadir Serkan Selçuk

    Dünya Gündemi: ABD-AB Gümrük Müzakereleri, Rusya’dan Ukrayna’ya Yeni Hava Saldırısı, Venezuela Seçimleri

    27 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    Krizler Çağında Umut Ekmek: Gençler Gıdanın Geleceğini Geri Alıyor

    26 Mayıs 2025 Yazılar Elif Menderes

    Lozan Anlaşması, 1924 Anayasası ve Komisyon

    23 Mayıs 2025 Yazılar Armağan Öztürk

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}