Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » 25 Senelik Hasret Bitti: Karabağ Azerbaycan’a Geri Döndü
    Forum

    25 Senelik Hasret Bitti: Karabağ Azerbaycan’a Geri Döndü

    Ataberk Özcan10 Kasım 20205 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    Eylül sonunda başlayan ve neredeyse 2 ay süren Karabağ savaşı 10 Eylül sabaha karşı 01:00’de imzalanan anlaşmayla sona erdi. Tam 25 sene ayrılıktan sonra Karabağ toprakları Azerbaycan’a geri döndü. 25 sene boyunca Karabağ uyuşmazlığı çok kez çözülmeye yaklaşmış ancak hep çıkmazda kalmıştı. Yakın tarihte, 2016’da 4 günlük süren bir savaş yaşanmış, ancak bu da statükoyu değiştirmeyen bir ateşkesle sonuçlanmıştı.

    Aslında anahtar kelime burada “durum”, yani statüko. Öteden beri var olan, süregelen bir uyuşmazlık olan Karabağ’da dengeler hep Ermenistan lehineydi ve bu uzun süre değişmedi. 2020 Eylül’de çıkan bu çatışmayla birlikte Azerbaycan ordusu önceki yıllarda gerçekleştiremediği ölçüde ilerledi. Eylül’den bu yana adım adım topraklarını geri kazanan Azerbaycan, git gide güçlendi ve uyuşmazlıktaki gücü, masadaki kuvveti arttı. Bu süreci Cumhurbaşkanı Aliyev’in gün be gün attığı Karabağ köylerinin “azad edildiği”, yani kurtarıldığı tweetlerinden ve halka seslenişlerinden takip ettik. Harita adım adım ilerlediler.

    Statüko meselesi Aliyev’in seslenişlerinde ısrarla bahsettiği bir olgu oldu. Bu sefer zafere yakın Aliyev 25 yıllık tarihte bir ilke imza atıyordu ve bundan biraz bile olsa vazgeçmeye niyeti yoktu. Bu nedenle yalnızca statükonun değiştiğini değil, aynı zamanda bu sefer masaya şartları Azerbaycan’ın koyacağını belirtiyordu. Nitekim savaşın sonlarına doğru bu söylevi, tüm Karabağ’ı geri alacakları şeklinde gelişti. Nihayetinde 10 Kasım itibariyle Karabağ, Azerbaycan’a geri döndü.

    Anlaşmaya göre 1 Aralık’a kadar fazlar halinde Karabağ’ın tüm topraklarından Ermenistan kuvvetleri çekiliyor ve topraklar Azerbaycan yönetimine geçiyor. Buna tek bir istisna Xankəndi. Xankəndi (Ermenice: Stepanakert), Karabağ bölgesinin en kalabalık şehri ve bölgenin de facto başkenti. Anlaşmaya göre Xankəndi bölgesi Rusların gözetiminde ve güvenliği altında Ermenistan kontrolünde olacak.

    Aşağıdaki görselde görebileceğiniz üzere bu bölge Ermenistan sınırından bir hayli uzak ve bölge oldukça dağlık. Bu nedenle Xankəndi ile Ermenistan arasına bir koridor oluşturuluyor. Anlaşmaya göre bu ince koridorun güvenliği Rus barış güçleri tarafından sağlanacak. Bu bölge dışındaki tüm Dağlık Karabağ ise Azerbaycan’a geri dönüyor.

    A map of a mountain

Description automatically generated

    Türkiye saatiyle 01:00’de, Erivan ve Bakü saatiyle ise gece 02:00’de haberi gelen bu anlaşmayla beraber iki ülkeyi çok farklı iki gece bekledi. Bakü’de pandemi nedeniyle sokağa çıkma yasağına karşılık neredeyse tüm halk sokaklara dökülüp bu haberi kutlarken, Erivan’da ise halk aşırı öfkeli bir şekilde hükümet binasına doğru harekete geçmişti. Geçtiği her yeri yerle bir eden Erivan halkı, hükümet binasına vardığında camları ve kapıları kırdı, binanın içine girdi ve protestolarına orada devam etti. Bu esnada orada arabasında bulunan hükümet sözcüsü Mirzoyan arabasından çıkarılıp darp edildi. Mirzoyan’ın darp edildiği sıralarda ise Ermenistan Başbakanı Pashinyan Sochi, Rusya’ya yeni inmişti.

    Pashinyan Sochi’den bir Facebook canlı yayını yaparak halka seslendi. Yüzlerce kişinin izlediği bu canlı yayında Pashinyan “anlaşmaktan başka bir çaresi olmadığını” belirtti. Nitekim Karabağ bölgesinin Ermeni başkanı Harutyunyan geçtiğimiz günlerde anlaşma imzalanmadan önce hem Pashinyan hem de Azerbaycan meclisiyle konuşmuş ve daha fazla can kaybı olmaması adına savaşın sona ermesi gerektiğini bildirmişti. Pashinyan ve Harutyunyan’ın sözleri, eğer savaş devam etseydi Ermenistan’ın, daha büyük bir mağlubiyetle ve can kaybıyla durumun sonuçlanacağına dair inançlarının büyük bir kanıtı. Pashinyan söz konusu anlaşmayı ise “hem kendisi hem de halkı için derin bir acı” sözleriyle paylaştı.

    Rus barış güçlerinin 2000’den fazla hafif silahlı askerle bölgeye barış gücü adı altında geliyor olması bölgenin kontrolünü Rusya’ya bırakmak anlamına geliyor, zira bu Rus etkisinden kurtulmak isteyen Pashinyan hükümetinin ve 2018’de gerçekleştirdikleri Kadife Devrim’in sona yaklaştığına işaret ediyor. Eğer son bulmasa bile Pashinyan hükümeti artık çok daha Rusya’ya bağımlı ve eli kısıtlı bir güç haline geliyor.

    Anlaşmaya geri dönersek, şartları yalnızca Karabağ bölgesini kapsamıyor. Aşağıdaki görselde göreceğiniz üzere Karabağ bölgesinden oldukça uzakta, Kuzey’de bulunan ve Azerbaycan kökenli çoğunluğun yaşadığı Qazax ve Agdam bölgeleri de Azerbaycan’a geri dönüyor.

    A close up of a hillside

Description automatically generated

    Buna ek olarak uzun senelerdir Azerbaycan’a bağlı Nahçivan topraklarıyla ana toprakları arasında duvar ören Ermenistan’ın güneyinde bu iki toprağı birbirine bağlayan bir hattın kurulması anlaşmaya bağlanıyor. Böylelikle yıllardır İran üzerinden ya da hava yoluyla ulaşılabilen Nahçivan, ana vatana kara yoluyla bağlanabiliyor.

    Anlaşma ilk bakışta tam bir Azerbaycan zaferi olarak gözükse de işin aslında bazı detayları göz ardı etmemek gerekecektir. Bu anlaşmayla birlikte yaklaşık 8 yıldır Rus askerlerinden arındırılan Azerbaycan topraklarına en az 2000 hafif silahlı Rus askeri geri gelmiş oluyor. Bu durum doğal olarak bölgenin geleceğini tehdit altına alıyor. Tam bağımsız bir Karabağ ve sınır bölgesi yaratma hayali erteleniyor. Bakü ve Aliyev hükümetinin, Ermenistan’ın bu mağlubiyet karşısında Rusya ile daha sıkı bağlar geliştirip, askeri gücünü yükseltip tekrar bir çatışma çıkarabilme ihtimalini görmesi gerekir.

    Peki, Türkiye bu barış anlaşmasının neresinde? Maalesef anlaşmanın hiçbir maddesinde Türk barış güçlerinden bahsedilmemekte. Ancak, Aliyev’in anlaşma sonrasındaki açıklamalarında tekrar tekrar Türk kuvvetlerinin barış gücü misyonlarına katılacağından bahsettiğini duyuyoruz. Ayrıca, Kremlin’in sabaha karşı yaptığı açıklamada Türkiye ile birlikte bir ortak çalışma grubu kuracağını okuduk. Yine de Türkiye’nin adının anlaşmada geçmiyor olması bölgenin garantörlüğünü Rusya’ya teslim etmek anlamına geliyor. Böylelikle Batı dünyasında bazıları tarafından cihatçı olarak anılan ve itibarını geliştiremeyen bir ülke olarak görülen Türkiye, aynı zamanda Karabağ’daki diplomasiden dışlanmış oluyor.

    Sonuç olarak, söz konusu anlaşma Azerbaycan için bir zafer olduğu kadar Rusya için de çok ciddi bir zafer anlamına geliyor. Bölgenin kontrolünü ve barışın garantörlüğünü sahiplenen Rusya, bu bölgede başka bir aktörün yer almasını istemeyecektir. Zira, bu durum Karabağ konusunda ara bulucuk yapması için kurulan OSCE Minsk grubunun fiilen işlevini yitirdiği anlamına geliyor. Buna ek olarak, Rusya’nın Ermenistan’ı Xankendi’ne; Azerbaycan’ı ise Nahçivan’a bağlayan iki koridorun güvenliğini elinde tutması, bölgede Rusya’nın iki ülkeye taleplerini daha kolay kabul ettirebileceği anlamına geliyor. Türkiye’nin ise durumu belli değil. Ancak, görünen o ki Türkiye masada olmak için gerekli olan elindeki kozları da yitirdi. Son tahlilde ise Azerbaycan’ın Karabağ toprakları 25 sene sonra anavatana kavuştu. Görünen o ki, Azerbaycan halkı tarihinde deneyimlenmemiş bir mutluluğu yaşıyor.

    Fotoğraf: Sergey Isakhanyan

    Dünya
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikAfetler, İstifalar ve Medyanın Hal-i Pür-Melali | Konuk: Alişer Delek | Keyfî Gündem #24
    Sonraki İçerik Grand Strateji ve Biden Dönemi ABD’nin Türkiye Dış Politikası

    Diğer İçerikler

    D84 INTELLIGENCE

    Turkey and Israel: Intense Geopolitical Rivalry from the Mediterranean to Central Asia

    8 Mayıs 2025 Reza Talebi
    Yazılar

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Oytun Meçik
    Podcast

    İrlanda Tarihi II: Global Ekonominin Merkezindeki Ada | Çerçeve S3 #73

    6 Mayıs 2025 Serim Çetin, İlkan Dalkuç ve Mert Söyler

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Turkey and Israel: Intense Geopolitical Rivalry from the Mediterranean to Central Asia

    8 Mayıs 2025 D84 INTELLIGENCE Reza Talebi

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Yazılar Oytun Meçik

    Dünya Gündemi: İsrail Gazze’yi Kalıcı Şekilde İşgale Hazırlanıyor

    6 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    Türkiye’de Serbest Gazeteciliğin Geleceği: Zorluklar ve Çözüm Yolları

    3 Mayıs 2025 Yazılar Gökhan Korkmaz

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}