Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Devlet Kapasitesi, Ekonomik Büyüme ve Ters Nedensellik
    D84 INTELLIGENCE

    Devlet Kapasitesi, Ekonomik Büyüme ve Ters Nedensellik

    Çeviri: Bahadır Çelebi10 Kasım 20225 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    Alexander William Salter
    Vincent Geloso

    Tyler Cowen, devlet kapasitesi ile klasik liberalizm arasında bir tartışmanın fitilini ateşledi. Basitçe söylemek gerekirse Cowen, devlet kapasitesinin (genel olarak, hükümetin amaçlanan politika hedeflerini gerçekleştirme yeteneğinin) özgürlüğe ve kalkınmaya karşı olmadığını iddia ediyor. Temelde, güçlü bir devlet mülkiyet haklarını koruyabilir ve uygun şekilde kısıtlandığı sürece piyasaları destekleyebilecek ve hatta genişletebilecek önemli kamu ürünleri sağlayabilir. Böylece, güçlü ve yetenekli bir devlet aynı anda hem özgürlüğü hem de ekonomik büyümeyi teşvik eder.

    Pek çok insan Cowen’ı, liberteryenlerin “devlet kapasitesi liberteryenizmi” olarak adlandırdığı şeyi benimsemeleri gerektiği önerisinden dolayı eleştirmek için öne atıldı. İdeoloji konusuna girmeden, devlet kapasitesi tartışmasında önemli bir nüansın eksik olduğuna inanıyoruz. Cowen, “devlet kapasitesindeki hızlı artışların çok tehlikeli olabileceğine (daha önce Japonya ve Almanya), ancak yüksek düzeyde devlet kapasitesinin doğası gereği zorba olmadığına” dikkat çekiyor. Cowen ayrıca, bu kapasitenin kısıtlandığında büyüme için faydalı olduğuna da işaret ediyor. Her iki ifadede de üstü kapalı şekilde, “kısıtlanmış devlet kapasitesindeki artışın”, “daha ​​fazla gelişmeye” yol açacağına işaret ediliyor.

    Journal of Economic Behavior&Organisation dergisinde çıkacak olan bir makalemizde tam olarak buna karşı çıkıyoruz. Bu ilişki aslında geriye doğru gidiyor, daha fazla gelişme daha fazla devlet kapasitesini davet ediyor.

    Devlet kapasitesi ile genelleştirilmiş refah arasındaki ilişkiyi neden sorgulayalım? Temelde, kavramın kendisi sosyal-bilimsel bir mekanizma olarak anlamlı değildir. Cowen ve diğerleri tarafından kullanıldığı şekliyle devlet kapasitesinin, büyümenin nedensel bir açıklaması olabileceğini anlamak zor. Ulusal refahı, yüksek yaşam standartları veya başka bir refah ölçütü ile değerlendirirken iki soruya cevap vermeliyiz: Sahadaki faktörler bu sonuçları desteklemek için hangi teşviklere sahipti? Ve bunu yapmalarını sağlayan bilgiyi nereden aldılar? Bunlar doğaları gereği kurumsal sorulardır, ancak bu sorular yalnızca kurumsal yapıya başvurularak yanıtlanamaz. Devlet kapasitesi iktisat tarihinde yararlı bir kavram olabilir, ancak açıklama yeteneği açısından kurumsal morfolojiden yalnızca biraz daha fazlasıdır.

    Yönetişim kurumlarının merkezileştiğine ve hiyerarşik olduğuna işaret etmek, bu yönetişim kurumlarının neden “iyi” amaçlar için kullanıldığını açıklayamaz. Devletlerin rolünü, örneğin ekonomik kalkınmayı teşvik etmesini, açıklamak için devleti kontrol eden siyasi elitlerin dar anlamda kendi refahlarından ziyade genel refahı arttırmayı neden teşvik edici ve bilgiyle uyumlu bulduğunu anlamak adına “başka bir şeye” başvurmamız gerekiyor. Bu “başka şey” devlet kapasitesinden daha derin bir kurumsal varlık olmalıdır.

    Devlet kapasitesinin kalkınmaya neden olduğunu iddia etmek pek mantıklı olmasa da kalkınmanın devlet kapasitesine neden olduğunu iddia etmek çok daha mantıklı. Devletleri sınırlı kapasiteye sahip birçok fakir ülke ve güçlü kapasiteye sahip birçok zengin ülke var. Bu kategorilerdeki ülkeler kolayca akla geliyor. Ayrıca SSCB ve Küba gibi güçlü kapasiteye ve düşük gelişmişliğe sahip ülkelerden de söz edebiliriz.

    Ancak, zengin devletlerin zayıf devletlere sahip olduğu örnekleri kimse bulamaz. Neden? Zayıf devletlere örnek olan birçok tarihsel vaka var. Anarşi ve devletsizliğin ekonomisi üzerine literatürde sıklıkla bu zayıf devletlere referans verilir. Bu devletler nadiren uzun süre varlığını sürdürür. Sonlarına ya fetih ve boyun eğdirme ile ulaşma eğilimindedirler ya da fetih ve boyun eğdirmeye direnmek için güçlü devletler kurarlar.

    Bu tür anarşi örneklerinin hayatta kaldığını göremememiz, nedenselliğin yönü hakkında oldukça bilgilendiricidir. Zayıf bir devlete sahip zengin bir ülke, diğer ülkelerden gelen yırtıcıları davet ediyor. Sahip olunan belirli bir servet stokunu savunamama, yöneticiler için zayıf devlet kapasitesine sahip ülkeyi boyun eğdirmek için cezbedicidir. Zayıf devlet kapasiteli ülkenin iki seçeneği vardır. Birincisi, güçlü devlet kapasitesine sahip ülke tarafından fethedilmek ve özümsenmektir. İkincisi, devlet kapasitesine yatırım yapmaktır (yani, kaynakları ulusal savunma ve/veya başka şeyleri üretmek amacıyla kullanabilen merkezileştirilmiş-hiyerarşik bir mali bürokrasi).

    Her iki durumda da, “zayıf devlet kapasitesi” senaryosu sona ermelidir. Bu istikrarsız bir dengedir. İstikrarsızdır; çünkü büyüme, potansiyel yırtıcıların artan dikkatini çekme şeklinde bir dışsallık yaratır. Dolayısıyla, tutarlı bir şekilde örgütlenmiş bir devlet haline gelir gelmez, merkezi olmayan yönetişim kurumlarına sahip zengin toplumların nasıl hayatta kalabileceğini hayal etmek zordur. Hal böyle olunca devlet kapasitesi büyümeye neden olmuyor. Büyümenin bir ürünü oluyor.

    Ampirik araştırma açısından, ters nedensellik için, bu argüman birçok çıkarımla doludur. İlk çıkarım, devlet kapasitesi ve bunun büyüme üzerindeki etkisi konusundaki ampirik çalışmaların seçim yanlılığıyla malul olmasıdır. Yalnızca devlet kapasitesini başarılı bir şekilde inşa eden toplumlar, ulusal ekonomik performansı yüksek ülkeler örneklemine girer. Başarısız olanlar basitçe ortadan kaybolurlar. Bu, “yüksek devlet kapasiteli” bir toplumun içine aldığı “düşük devlet kapasiteli/yüksek kalkınmaya sahip” bir toplumu bulmanın, devlet kapasitesinin büyüme üzerindeki etkilerini değerlendirmek için daha iyi bir ampirik yaklaşım olacağı ve karşı-olgusal bir yaklaşımın ortaya çıkarılabileceği anlamına gelir. Farklılıklardaki farklılıklar veya sentetik kontrol gibi ekonometrik yöntemlerle oluşturulabilecek bu karşı olgu, bize o ülkenin “düşük devlet kapasiteli” olarak kalsaydı ne kadar daha iyi veya kötü olacağını söyleyebilirdi.

    İkinci çıkarım daha önemlidir. Devlet kapasitesi literatürü açık ve tartışılmaz bir iddiadan yola çıkar: Yöneticiler, devlet kapasitesini kendi çıkarlarına uygun olduğu için ve kendi çıkarlarına uygun olduğunda geliştirirler. Yöneticilerin üretkenliğe karşı “kapsayıcı bir ilgisi” vardır. Böylece güçlü devletler; mülkiyet haklarını koruyarak, yasal anlaşmazlıkları çözerek, sözleşmeleri uygulayarak, iç ticaret engellerini ortadan kaldırarak, suçları kovuşturarak, ağırlık ve ölçüleri düzenleyerek, ulaşım altyapısı ve halk eğitimini sağlayarak ekonomik büyümeyi teşvik eder.

    Bununla birlikte devlet kapasitesi, yağmalanmak için veya yağmalamaya direnmek için inşa edilmişse o halde büyüme üzerindeki herhangi bir olumlu sonuç, yöneticilerin iyi niyetinden değil, bir tesadüften kaynaklanır. Bu nedenle, hâlâ yanıtlanmamış önemli bir soruyla karşı karşıyayız: Hangi kurumlar insani gelişmeye uygundur? Bu bağlamda devlet kapasitesi literatürü bize yalnızca bazı devletlerin neden diğerlerinden daha iyi olduğuna dair cevaplar sağlar. Bize ne tür bir yönetimin en iyi olduğunu söylemek için ise fazla bir şey yapmaz.

    Tyler Cowen tarafından ileri sürülen görüşlere ille de düşman değiliz. Aslında, onlara oldukça yakın olduğumuz da söylenebilir. Örneğin, yalnızca daha küçük bir hükümete değil, etkili hükümete de odaklanma çağrısını yürekten destekliyoruz. Sorun şu ki araştırma perspektifinden bakıldığında -ideolojik olarak uygun olsa bile- devlet kapasitesi kervanından uzak durmak için önemli nedenler var.

    Fotoğraf: Rafael Sales

    Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikHakikatleri Ayarlama Enstitüsü’nün 28 Şubat’ı ve Meral Akşener
    Sonraki İçerik Kitap Yorum: Jose Saramago, Ölümlü Nesneler

    Diğer İçerikler

    D84 INTELLIGENCE

    Turkey and Israel: Intense Geopolitical Rivalry from the Mediterranean to Central Asia

    8 Mayıs 2025 Reza Talebi
    D84 INTELLIGENCE

    The Map Lies: Syria’s Real Borders Are Drawn by Guns, Tribes, and Deals

    14 Nisan 2025 Reza Talebi
    D84 INTELLIGENCE

    The Moment of Death or The Straussian Moment: In Trump’s America, What is Peter Thiel Seeking?

    12 Mart 2025 Reza Talebi

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Yatırım mı Sömürü mü?: ABD ve Ukrayna Arasında Tartışmalı Maden Anlaşması

    14 Mayıs 2025 Yazılar Cem Özen

    Dünya Gündemi: Trump’ın Körfez Turu, ABD-Çin Ticaret Savaşlarında Geçici Ateşkes

    13 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    Abdülhamid ve Sherlock Holmes

    12 Mayıs 2025 Yazılar Umut Dağıstan

    ABD Gündemi: Trump’ın İlk 100 Günü, Sol Muhalefet Meydanlarda, Kamuda Tasfiyeler, Mineral Anlaşması

    10 Mayıs 2025 Bültenler Emrullah Özdemir

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}