Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Restorasyon Mutabakatı ve CHP’nin Tarihsel Sorumluluğu
    Yazılar

    Restorasyon Mutabakatı ve CHP’nin Tarihsel Sorumluluğu

    Onur Alp Yılmaz2 Şubat 20233 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    Toplumlar bazen aldatıcı bir siyasi iradenin peşine takılırlar. Bu aldatıcı irade, onları büyük ve muğlak bir “dava”ya çağırır ve bu “dava”nın sonunda onları bekleyen bir cennet vardır. Bu cennete ulaşmak için ise kalıcı bir cinnet hâli pompalanır. Sürekli olarak aşılması gereken engeller ve yenilmesi gereken iç ve dış düşmanlar vardır. Bu hikâyelerin sonunda ise ulaşılan menzil vadedilenin tam tersi olur. İtibarı yerle bir olmuş, yoksullaşmış, hukuku ayaklara altına alınmış, demokrasisi boğulmuş, kurumları çökmüş ve toplumsal barışı büyük ölçüde zedelenmiş bir tablodur elde kalan.

    Nitekim Türkiye de sebepleri ve süreçleri ayrı ayrı yazıların konusu olabilecek bahsi geçen tüm alanlarda büyük bir geriye gidişten mustarip. Ak Parti iktidarının yarattığı 20 yıllık tahribatın yanında, Ak Parti’ye kadar taşıdığımız siyasi kültürün de geldiğimiz bu tabloda çok büyük bir payı olduğu yadsınamaz bir gerçek. Neticede Ak Parti, kendisinden önceki dönemin tahribatını giderme ve yine o dönemin ötekilerini kucaklama iddiasıyla iktidara gelmiş ve iktidarını korumuştu. Peki, neydi bu siyasi kültürün özü? Bu siyasi kültür, muhalifini ikna değil, imha etmek üzerine kuruludur. Yani, kamu gücünü elinde bulunduran iktidarlar, iktidarda kalmanın maliyeti arttığında bu maliyete katlanmamak için muhaliflerini yargı sopası da dâhil çeşitli yollarla bertaraf etmeye çalışırlar.

    İşte Türkiye’nin de yaşadığı kader bu oldu. Bu ahvalde CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun kurduğu muhalif cephe, Türkiye’nin yukarıda açıkladığım sorunlu siyasi kültüründe eşi görülmeyen bir başarıya imza atarak Türkiye’nin uğradığı kurumsal tahribatı tamir etmek, Türkiye’de rekabetçi demokrasiyi yeniden egemen kılacak bir restorasyon süreci inşa etmek için bir araya geldi. Bu süreç, siyasi muhataplarını ikna etmeyi, müzakere yürütmeyi ve herkesin en çok istediğinden vazgeçebildiği demokratik erdemi içerdiği için siyasi kültürümüzü değiştirmek adına önemliydi. Bu süreç içinde tüm bu siyasi tabanlar, kendi siperlerinden çıkarak kendi durdukları yerin ötekisiyle diyalog kurdular. Nitekim hem 28 Şubat 2022’deki toplantıya hem de 30 Ocak 2023’teki toplantıya katılmış biri olarak edindiğim izlenim şuydu: Altı partinin tabanı, birbiriyle daha çok iletişim kuruyor ve bu iletişim vasıtasıyla da önemli bir muhalif sinerji doğmuş durumda.

    Peki, Altılı Masa’nın sürekliliğinin önünde bir engel görünmüyor mu? Ben, sürekli olarak kamuoyunu meşgul eden tartışmalara girmek yerine meselenin başka bir yönüne dikkat çekmek istiyorum. Özellikle metnin iktisadi restorasyon kısmına değinen bölümünde Ak Parti’nin egemen kıldığı ahbap-çavuş kapitalizmindense normatif ya da ortodoks olarak adlandırabileceğimiz bir iktisadi politikanın benimsendiğini görüyoruz. Yani, bu politikada liberal-kapitalist sistemin içinde Türkiye’nin ekonomisinin nasıl büyüyeceği ve sermaye birikiminin nasıl sağlanacağına odaklanılırken, yaratılan servetin nasıl bölüştürüleceğinden bahsedilmemiş. İşte bu nokta, ittifakın da en büyük sınırlılığı. Bugün toplumun anti-Erdoğanizm dolayısıyla muhalefete sağladığı destek, seçimden sonra mevcut olmayacak. Başka bir ifadeyle, muhalefetin elindeki anti-Erdoğanizm konforu seçimlerin kazanılması durumunda seçimden sonra ortadan kalkacak. İşte bu noktada, Türkiye’nin sorununun yalnızca sermayesizlik değil, sermayenin belli ellerde toplanması, bölüşümün adaletsizliği olduğunu fark edecek bir siyasi iradeye ihtiyaç var.

    Derin yoksullaşmanın yaşandığı mevcut düzende, tersine bir servet transferi yapılmadıkça, yani zenginden yoksullara dönük bir transfere girişilmedikçe hem yeni iktidar mevcut iktidarın türedi sermayesinin vesayeti altında kalabilir hem de toplumun hayatında beklenen değişimlerin yeterince gerçekleşmemesi durumunda Erdoğan’ın yerini neo-Erdoğanizmin alma ihtimali belirebilir. Dolayısıyla bu ortam içinde kim kamuculuğu ve yeniden sosyal demokrasiyi tartışırsa orta vadede kazanan da o olacaktır. Tarihsel olarak CHP’nin bir başka sorumluluğu da işte burada başlamaktadır. Erdoğan’ı Altılı Masa, Erdoğanizmi ise kamucu bir CHP yenecektir. Aksi takdirde Erdoğan’ın kaybetmesinin ardından verili toplumsal durumda Erdoğanizmin talibi de çok olacaktır.

    Fotoğraf: Karsten Würth

    L1 Siyaset
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikMidsommar (2019)
    Sonraki İçerik Kitap Yorum: Recep Şentürk, Türk Düşüncesinin Sosyolojisi

    Diğer İçerikler

    Videolar

    CHP’nin Kurultay Davası | Çavuşesku’nun Termometresi #257

    4 Haziran 2025 İlkan Dalkuç, Burak Bilgehan Özpek ve Melis Konakçı
    Yazılar

    İran-ABD İlişkilerinde 2025 Yılı Gelişmeleri

    4 Haziran 2025 Erdal Kesin
    Yazılar

    Türkiye’de İşgücü Piyasası: Perşembe’nin Gelişi Çarşamba’dan Belli midir?

    2 Haziran 2025 Oytun Meçik

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    İran-ABD İlişkilerinde 2025 Yılı Gelişmeleri

    4 Haziran 2025 Yazılar Erdal Kesin

    Dünya Gündemi: Ukrayna’nın Örümcek Ağı Operasyonu ya da Rusya’nın Pearl Harbor’u

    3 Haziran 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    Türkiye’de İşgücü Piyasası: Perşembe’nin Gelişi Çarşamba’dan Belli midir?

    2 Haziran 2025 Yazılar Oytun Meçik

    Yeni Anayasa Yeni Türkiye Demek Değil

    30 Mayıs 2025 Yazılar Armağan Öztürk

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Haziran 2025
    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}