Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Nefret Ülkesinde Korkak Tavuk Siyaseti
    Yazılar

    Nefret Ülkesinde Korkak Tavuk Siyaseti

    İpek Maya Saygın2 Ocak 20234 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    Türkiye’de hükümetçe takip edilen ekonomi politikalarının toplum üzerinde yansımaları giderek duygusal bir görünürlük kazanıyor. Sonda değil başta söylemek lazım: Türkiye giderek herkesin herkesten nefret ettiği bir yer haline geliyor. Neden fakirleştiğini anlamaya çalışan milyonlar, cevabı en yakınlarında arıyor.

    Bir beyaz yakalı, işyerinde kendisinden daha fazla kazananı fakirleşmesiyle ilişkilendirirken ve bir yandan da sahip olduklarını korumak için asla yetmeyeceğini bildiği halde yeni yetkinliklere sahip olmaya çalışırken; kamuda çalışansa kendisine kıyasla “sürünen” beyaz yakalara karşı hissettiği acıma duygusundan kalan zamanında daha fazla yetkinliğin değil, yalnızca “tek parti”ye daha fazla angajmanın sonuç doğuracağının bilinciyle tökezliyor. İşsizler, hayatta kalmayı başardılarsa ağır depresyonla mücadele ediyorlar; emekliler, fiziksel olarak sağlıklılarsa sağlıksız iş piyasasına katılmak için uğraşıyorlar.

    Şimdi de 2 milyondan fazla kişinin emekli olabilmesini mümkün kılan ve böylelikle emeklilerin çalışanlara oranının yaklaşık 50%’ye ulaşmasının beklendiği EYT düzenlemesi, neden fakirleştiğimiz meselesinde bu sefer de okların bu düzenleme kapsamında emekli olabileceklere çevrilmesine yol açıyor. Her ne kadar düzenleme daha fazla enflasyona yol açacaksa da, her ne kadar emekli maaşları temel ihtiyaçları bile karşılamaya yetmeyeceğinden gerçek bir emeklilik sayılmasa da bu düzenlemeden yararlanacak olan herkes için biricik bir fayda yaratacak. Bu sebeple, köle gibi çalıştırılan, yaş aldıkça işverence daha kolay işsizlikle tehdit edilen milyonlar kendi lehlerine olduğuna inandıkları bir yasanın çıkması için yüksek sesle talepte bulunmalarından dolayı suçlanamazlar. KYK borçlarını ödeyemeyenlerin suçlanamayacağı gibi… Üstelik, vatandaşın örgütlenip taleplerini ifade etmesi demokrasi için bir kazanımdır.

    Sınırlı Kaynaklar Kimin İçin Harcanacak?

    Türkiye’de temel bir sorun olarak kamunun sınırlı kaynaklarının nereye harcanacağı meselesinde matematiği reddetme eğilimindeyiz. Eğer siyaset biraz da bu kaynakların nasıl kullanılacağı meselesiyse ideal bir liberal demokraside bu matematiğin en çok da basın aracılığıyla vatandaşlara aktarılması beklenirdi. O ütopyada; Kanal D akşam haberlerinde, Takvim ise manşetten kalem kalem mecliste görüşülmesi uzunca zaman alacak bir meseleyi detaylarıyla tartışırlardı. EYT’ye ilişkin düzenlemenin doğru olmadığını savunan gerek siyasetçiler gerek akademisyenler kendilerini anlatırlardı. Belki tüm bu süreç, yaratacağı ekonomik maliyet de göz önünde bulundurulduğunda, aylarca sürerdi. Oysa şimdi ciddi maliyetler doğuran ve çoğunlukla seçim kampanyasının bir parçası olarak iktidar partilerince hayata geçirilen çeşitli “altın saçma” faaliyetleri, toplumsal grupların birbirinden nefret edecekleri, birbirlerine hesap soracakları bir hal almaya başlıyor.

    AKP’nin ekonomi politikaları ile yaşam kalitemizdeki gerileme arasındaki ilişki, sağlıklı şekilde kurulup tartışılamıyor. Her konuda karar vermeye kendini yetkili gören, kararlarının sorumluluklarını taşıma erdemini de göstermek zorundadır. Yoksulluk içinde debelenen, hayat mücadelesi vermeye çalışan milyonların bu halde olmasının hesabını -ister hayal ettiğimiz ister hayal etmediğimiz rejimlerde olsun- verecek olan karar alıcılardır. Bu halde -eğer varsa- muhalefetin, ne EYT’in ne KYK borçlarının silinmesinin ne de seçim ekonomisine yönelik bu hamlelerin toplumsal refahımızı artırmayacağını haykırması gerekir.

    Nefret Kime Yönelmeli?

    Oysa anlaşılmaz olan şu: Türkiye’nin en büyük beş partisinden hiçbiri düzenlemeye karşı değil. En büyük beş parti dediğimiz, az buz değil, tüm seçmenin yaklaşık 96%’sını temsil ediyor. Özellikle ülkeyi yönetmeye talip muhalefetin en büyük iki partisi, bu düzenlemenin kendi liderlerinin baskı ve zorlamasıyla yaptırıldığını ifade ediyorlar. Haklarının teslim edilmesini bekliyorlar. Kılıçdaroğlu ve Akşener’e, kimsenin kolay kolay aklına gelmeyecek nitelikteki bu büyük buluşları için teşekkür etmenin borcunu ben de duyuyorum içimde(!)

    İki teşekkürle iki yaşlıyı uğurlarken bir kez daha hükümetin ekonomide yaşadığımız hiçbir sorunu çözmeyecek ve refah seviyemizi arttırmayacak seçim kampanyası söylemine destek çıkılmasının yarattığı büyük buhranla köşeme çekiliyorum. Ekonomik krizin sebebinin Erdoğan olduğunu biliyorsunuz. EYT’nin anlamsızlığını da… Soruyorum kendime, inandıklarınızı sadece anlatmayıp aynı zamanda toplumu ikna etmeye kalkmayacaksanız neden siyaset yapmaya kalkarsınız? Önceki yazımda bahsettiğim gibi, özellikle de ana muhalefet lideri bu tür bir rejimde en az bedel ödeyecek Türk vatandaşıyken Kılıçdaroğlu bu koltuğu neden “korkak tavuk” siyaseti için işgal etmektedir?

    “Ağzı süt kokan” bu yeni emeklilerin maaşlarını, yıllarca devlete ödeyecekleri vergilerle finanse etme yükümlülüğünün altına girmiş olan bir grup, siyasette temsil edilmemektedir artık. Koltuklarında popo ısıtıcısı olan lüks Alman marka otomobillerle seyahat eden yaşlı insanların, sonuçlarının kendisini olumsuz etkilemeyeceğinden emin oldukları, tam aksine belki bazı seçmen gruplarını ikna edebilecekleri “politika”ları, koltuklarını korumak için genel başkanlarına mütemadiyen gaz vermekten ibaret olan görevlerini icra edenlerce tavsiye olarak verildikten sonra, iktidardaysalar hayata geçirdiklerini muhalefetteyse dillendirdiklerini izliyoruz. Aslında Türkiye’nin eksik gedik, yarım yamalak liberal demokrasi macerasında kayışın tamamen koptuğunu görüyor, beklentilerimizin anlamsızlığını hatırlatan bir alarm sesiyle uyandırılıyoruz adeta. Günaydın.

    Fotoğraf: Matt Bennett

    Siyaset
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerik19. yy’ın Hayaleti: Bilim, Teknoloji Ve Gerçeklik
    Sonraki İçerik 2023’te Bizi Neler Bekliyor? | Çavuşesku’nun Termometresi #140

    Diğer İçerikler

    Yazılar

    Post-PKK Düzeni ve Türk Siyasetinde Muhtemel Değişiklikler

    16 Mayıs 2025 Armağan Öztürk
    Yazılar

    Küçük Partilerin Oy Oranını Hesaplamak Neden Zordur?

    15 Mayıs 2025 Salih Yasun
    Yazılar

    Yatırım mı Sömürü mü?: ABD ve Ukrayna Arasında Tartışmalı Maden Anlaşması

    14 Mayıs 2025 Cem Özen

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Post-PKK Düzeni ve Türk Siyasetinde Muhtemel Değişiklikler

    16 Mayıs 2025 Yazılar Armağan Öztürk

    Transformation of the Sovereign in Liberal Democracy and Criticism of Liberalism from Schmitt’s Perspective

    16 Mayıs 2025 D84 INTELLIGENCE Deniz Nas

    Küçük Partilerin Oy Oranını Hesaplamak Neden Zordur?

    15 Mayıs 2025 Yazılar Salih Yasun

    Yatırım mı Sömürü mü?: ABD ve Ukrayna Arasında Tartışmalı Maden Anlaşması

    14 Mayıs 2025 Yazılar Cem Özen

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}