Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Geri Kabul Anlaşması ve Ahmet Davutoğlu
    Yazılar

    Geri Kabul Anlaşması ve Ahmet Davutoğlu

    Osman Can Akdeniz30 Ekim 20234 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    Yaklaşık 1 ay önce Ahmet Davutoğlu’nun Fatih Altaylı’nın YouTube programında AB ile imzalanan Geri Kabul Anlaşması ile ilgili beyanatını izledim. Davutoğlu, anlaşmanın yalnızca Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını kapsadığını ve üçüncü ülke vatandaşları için yürürlükte olmadığını iddia ediyordu. Bu noktada Geri Kabul Anlaşmasını daha detaylı bir şekilde inceleme ihtiyacı hissettim. Ve üzülerek söylemeliyim ki ya Ahmet Bey neye imza attığını bilmiyor ya da ülkemizin yaşadığı sığınmacı krizindeki payını hafifletmek için yanlış beyanatta bulunuyor.

    Anlaşma metninde üçüncü ülke vatandaşlarının durumu oldukça açık ve net: Türkiye üzerinden Avrupa Birliği ülkelerine geçiş yapan bir illegal göçmen Türkiye tarafından geri kabul edilecektir. Bu noktada, aslında doğrudan göçmenin geldiği kaynak ülkeye transit olarak iade yapılması gerekmektedir. Ancak anlaşmada da belirtildiği üzere ülkesindeki savaş, siyasi durum vb. gibi sebeplerden ötürü geri gönderilemeyen kişiler yine Türkiye’ye iade edilecektir.

    Buna ek olarak, anlaşma metninde vize serbestisi süreci ile ilgili yalnızca bir paragraf bulunmakta ve bu konu üzerine çalışılacağına dair bir beyan bulunmaktadır. Bu beyan sonucu “Vize Serbestisi Diyalog Süreci” başlamıştır. Yani, anlaşmada doğrudan bu geri kabul sürecinin karşılığı olarak vize serbestisinin verileceğine dair bir madde olmamakla birlikte, AB ile yapılan bir anlaşmadan ziyade yalnızca başlatılan bir diyalog süreci bulunuyor.

    Bu diyalog süreci kapsamında vize serbestisinin gerçekleştirilebilmesi için zaten hâlihazırda imzalanan Geri Kabul Anlaşması’nın uygulanmasının yanı sıra bir de ek olarak Türkiye’ye yönelik bazı kriterler öne sürülmüştü. Burada Ahmet Davutoğlu’nun ifade ettiği “Vize serbestisi ile Geri Kabul Anlaşması aynı anda uygulanacaktı” ifadesi de gerçeği yansıtmıyor. Çünkü ne Geri Kabul Anlaşması’nda ne de Diyalog Mutabakat Metni’nde buna ilişkin bir madde bulunuyor. Yalnızca Geri Kabul Anlaşması’nın yürürlüğe gireceği tarihe kadar vize serbestisi konusunda olumlu adımlar atılacağına olan inanç vurgulanıyor. Bugün geldiğimiz noktada görüyoruz ki bu konuda herhangi bir olumlu adım atılmamış, anlaşma yürürlüğe girdiği hâlde vize serbestisi konusunda bir sonuca varılamamıştır.

    Yine de bir noktanın altını çizmekte fayda var. Diyalog metninde “Schengen üyesi olmayan” AB üyesi ülkeler için Geri Kabul Anlaşması’nın yürürlüğe girmesinin yalnızca vize serbestisinin sağlanması sonrasında gerçekleşeceği belirtilmiştir. Schengen üyesi ülkeler için ise böyle bir ibare bulunmamakla birlikte, Schengen bölgesinde bulunmayan AB ülkelerine giden göçmenler de pratikte Türkiye’ye geri gönderilmektedir.

    Ayrıca, Diyalog Mutabakatı’nda AB tarafı Türkiye’den, bir önceki yazımda belirttiğim Cenevre Sözleşmesi’ndeki yalnızca Avrupa Konseyi üyesi ülkelerden gelen göçmenlerin mülteci statüsünde kabul edilmesini sağlayan coğrafi çekincenin kaldırılmasını istemiştir. Türkiye de buna cevap olarak, eğer Türkiye AB üyesi olursa, bu çekincenin kaldırılmasının değerlendirileceğini söylemiştir.

    Dışişleri Bakanlığı’nın Geri Kabul Anlaşması ve vize muafiyeti ile ilgili kendi internet sitesinde yaptığı açıklamada, “İltica başvurusunda bulunan kişilerin haklarına ve usul güvencelerine halel getirilmeyeceği Anlaşmada belirtilmiştir. Bu durumda ülkelerindeki savaş ortamından kaçarak Avrupa ülkelerine sığınan Suriyeliler Geri Kabul Anlaşmasının kapsamı dışındadır.” cümlesi yer alıyor. Ancak bugün gelinen noktada herhalde bu durumun böyle olmadığı hepimizin malumudur. Türkiye, Geri Kabul Anlaşması kapsamında Suriyelileri de kabul etmekte ve doğu sınırında herhangi bir güvenlik önlemi almazken batı sınırını oldukça güçlü bir şekilde korumaktadır.

    Ne Yapmalı?

    Avrupa Birliği Sınır Koruma Ajansı (FRONTEX), Bulgaristan ve Yunanistan sınırlarına göçmenlerin gelmesini engellemek için kilometrelerce uzunlukta son teknoloji cihazlar ile teçhiz edilmiş bir duvar ördü. Hatta bu duvarın tanıtımını yapan Alman haber ajansı “Deutsche Welle”nin İngilizce attığı bir tweet, Türk kullanıcılardan çok fazla tepki alması üzerine Türkiye’de engellendi. Ayrıca AB üyesi Yunanistan, Ege denizinde göçmen botlarını batırarak insan haklarını hiçe sayarken yine AB destekli bir çok haber ajansı Türkiye’deki sığınmacıların ve göçmenlerin durumunun iyi olmadığı hakkında haberler yapmaya devam etti. Türkiye’de son yıllarda giderek artan ekonomik sıkıntıların etkisiyle Avrupa’ya gitmeye çalışan kaçak göçmenlerin sayısı da giderek artıyor. Ancak, Avrupa Birliği bu konuda tam anlamıyla kulaklarını ve gözlerini kapatmış durumda.

    Türkiye’nin mevcut hükümet ile ne AB’nin vize serbestisi için öne sürdüğü demokratikleşme adımlarını atacağına ne de yeniden adil yargılama süreçlerinin işleyeceği bir hukuk düzenine döneceğine dair bir umut var. Bu sebeple, Vize Serbestisi Diyalog Süreci şu an tam anlamıyla ölü bir süreç. Türkiye’nin AB üyesi olması zaten imkân dahilinde bile değilken vize serbestisi verilmesi de olası değil.

    Burada Türkiye’ye düşen, bir nevi vize serbestisi için girişilen bu geri kabul anlaşmasını feshetmek ve AB ile ilişkileri yeniden güven ve iki eşit aktör olma temelinde tesis ederek yeni bir anlaşma için pazarlık yapmaktır. Türkiye’deki geçici koruma statüsündeki Suriyeliler ve diğer göçmenlerin Türkiye’de güvenli ve insanca yaşam koşullarına erişmekte sıkıntı çektiği bir dönemde, bu yükün ülkemizden alınarak tüm paydaşlara dağıtılması en insani çözüm olacaktır.

    Şu an sürmekte olan Hamas-İsrail savaşı, İran-Afganistan-Pakistan üçlüsü üzerinden ülkemize yönelebilecek göç hareketi ve yine devam etmekte olan Suriyeli göçü de hesaba katıldığında nüfusunun yüzde 15’ine yakınının artık yabancı olduğu Türkiye’de oluşacak olası bir gerginlik ortamı, ileride Avrupa Birliği için çok daha büyük bir yıkıma yol açabilir.

    Göç Sorunu L2 Siyaset Sosyoloji
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikTürkiye Siyasetinin Lübnanlaşması
    Sonraki İçerik Yazarın Selası ve Çağdaşlığın Ölümü

    Diğer İçerikler

    Videolar

    Parlamenter Sistem Nasıl Geri Gelecek? | Çavuşesku’nun Termometresi #252

    8 Mayıs 2025 Melis Konakçı, İlkan Dalkuç ve Burak Bilgehan Özpek
    Yazılar

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Oytun Meçik
    Yazılar

    Türkiye’de Serbest Gazeteciliğin Geleceği: Zorluklar ve Çözüm Yolları

    3 Mayıs 2025 Gökhan Korkmaz

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    ABD Gündemi: Trump’ın İlk 100 Günü, Sol Muhalefet Meydanlarda, Kamuda Tasfiyeler, Mineral Anlaşması

    10 Mayıs 2025 Bültenler Emrullah Özdemir

    Turkey and Israel: Intense Geopolitical Rivalry from the Mediterranean to Central Asia

    8 Mayıs 2025 D84 INTELLIGENCE Reza Talebi

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Yazılar Oytun Meçik

    Dünya Gündemi: İsrail Gazze’yi Kalıcı Şekilde İşgale Hazırlanıyor

    6 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}