[voiserPlayer]
Daktilo1984 üniversite adaylarının pandemi endişeleri dosyasını açıyor! Bir yandan sağlıkla ilgili endişeler diğer yandan eğitim hayatlarında yeni bir sayfa açmak üzere olan gençler… Bu nedenle üniversite tercihleri yapılırken ebeveynlerin ve gençlerin kafasında birçok soru oluştu. Bunlardan şu an en önemlileri belki de pandemiyle ilgili olanlardı. Şu ana kadar ne YÖK’ten gelen açıklamalar ne de üniversitelerin yaptığı düzenlemeler gençlerin önündeki belirsizliği kaldıramadı. Arın Demir, üniversite tercihlerini yapan gençlerle pandemi döneminde üniversiteye başlayacak olmakla ilgili geniş bir röportaj gerçekleştirdi.
Röportajımız iki bölümden oluşuyor. Dört soru sorduğumuz üniversite adaylarının ilk iki soruya verdikleri yanıtları sizlerle paylaşıyoruz.
Yarın:
– Yüz yüze eğitim ve uzaktan eğitimi (online – distance learning) karşılaştırınca ders verimliliklerini değerlendirir misiniz? Pandeminin etkileri de gözetilerek, sizce okullar hangi yöntemi seçerek eğitime başlamalılar?
– Pandemi krizinin belli bir plan ve program dahilinde yönetiminin yapılabildiğini düşünüyor musunuz?
Sorular:
1. Tüm dünyada 20 milyon kişinin enfekte olduğu, 700 binden fazla insanın hayatını kaybettiği bir Pandemi sürecinde üniversiteye başlayacak olmanız hakkında ne düşünüyorsunuz?
2. YÖK 13 Ağustos 2020 tarihinde yaptığı açıklamada, üniversitelerin 1 Ekim 2020’de eğitimi nasıl yapacağına ilişkin net bir ifadeye yer vermedi. Üniversitelerin normal şartlara göre belirlenmiş yurt fiyatları, harçları ve yıllık ücretlerinin, tamamen uzaktan eğitime geçilmesi durumunda da aynı olması hakkında ne düşünüyorsunuz?
1. Merve Okkalı @mbtimerve
1. Bundan memnun değilim. Tercih yapmamayı düşünmüş olsam da sonrasında “olmazsa dondururum” diye düşünerek tercihlerimi yaptım. Hayli korkuyorum.
2. Pandeminin ekonomiyi de etkilemiş olmasını da hesaba katarak, ücretlerde kesinlikle indirim yapılması gerektiğini düşünüyorum.
2. Burak Bilir
1. Herkes birbirinden uzaklaşıyor, kişisel ilişkiler sanallaşıyor. Üniversiteler öğrencilerine sadece bilgi yüklemesi yapacak hale geliyor. Öğrenciler hem soft skill gelişimi açısından kötü etkileniyor, hem de yetersiz ya da yanlış uygulanan uzaktan eğitim modellerinden dolayı verimsiz öğretim görüyor. Bu yüzden, hayatımın en güzel yıllarını verimsiz geçireceğimi ve şimdiden kaybettiğimi düşünüyorum.
2. Boşa pedal çevirmek gibi hissettiriyor. Böyle bir durumda zaten çoğu ekonomik olarak zor durumda olan öğrencilerin yararına düzenlemeler yapılmalı. Türkiye’de bu alanda büyük bir yönetim zafiyeti olduğunu düşünüyorum. Altyapı olarak da ülkemizdeki üniversitelerin, öğrencilerinin en azından büyük çoğunluğuna kampüs içinde yurt imkânı sunmaması da zaten hep bana garip gelmiştir. Yurtlar okula ya da devlete ait olunca daha öğrenci yararına kararlar veriliyor diye düşünüyorum. Özel yurtlar, cemaat yurtları, ev sahipleri öğrencinin maddi ya da manevi olarak iliğini zaten sömürmeye odaklanmış durumdalar. Bir öğrenci olarak ekonomik olarak zorlanmak hem akademik hem de gündelik hayatı oldukça zorlaştırıyor.
3. Tunahan Dağı
1. Böyle bir pandeminin tam hayatımda yeni bir döneme başlarken gelişmesi benim jenerasyonun biraz şansızlığı oldu. O yüzden içten içe biraz üzgünüm. Kampüste kalmak isteyen birisi olarak üniversite ve kampüs hayatını ne kadar verimli yaşayabileceğimi bilmiyorum.
2. Eğer bir yil bütün dersler online olacaksa ve öğrencilerin kampüse bile girmesi kısıtlanacaksa tabii ki de aynı ücreti ödememiz adil olmaz. Ücretleri yeniden yapılandırmaları gerekir.
4. @clothezof
1. Kesinlikle olumsuz düşünüyorum zira, online eğitim sürecinde hem geçen sene yaşadığım kadarıyla hem de çevremden tanıdıklarımdan aldığım bilgiler kadarıyla hocalarla iletişim zor oluyor, dersler verimsiz geçiyor ve somut bir şeyler öğrenilmiyor, üniversite kazanmanın gerçekten hiçbir anlamı yok online dönem için. Zira o üniversitelere gitmenin amacı kampüs havasını yaşamak arkadaşlarla hocalarla farklı bir dünyaya girmek ve ufkunu genişletmek- dünya görüşü geliştirmek vs. ayrıca online eğitimde devlet üniversitelerinde çok büyük yetersizlikler olacak-oluyor, elde para yok ve öğretmenlerin belli bir kısmı verimli ders yapma kısmında yetersiz. Okul yönetimi de bu işe sanırsam yeterli bütçe ayrılamadığından, hocalara belli bir direktif veremiyor. Özelde işler tam aksine çok daha sistemli ve planlı. Misal ODTÜ-Sabancı karşılaştırması yapsak iki üniversite pek çok yönden yarışır ama Sabancı parası sayesinde online eğitimde ODTÜ’yü ezer geçer mahveder diyeyim. Dolayısıyla, devlet üniversitesinde okuyanlara yazık olacak. Özellerde de ticarethane mantığı olanlar benzer durumları yaşayacak. Yani çok çok küçük bir azınlık kaliteli eğitim alacak. Ayrıca pandeminin oluşturduğu yetersizlikler yüzünden sınavlar daha kolay oluyor ve kopyalara belli bir oranda göz yumuluyor. Böyle bir süreçte kim çalışıyor kim gerçekten iyi not alıyor nasıl anlaşılacak? Gerçekten çok ama çok talihsiz bir dönem
2. Tamamen enayi yerine konulmak bence, sanırsam yurtlar açılmazsa yurtlara ödenen para geri verilecek ama verilen eğitimle o paraları karşılaştırdığımızda gerçekten çok komik bir durum var ortada. Zira, bilinçli bir öğrenci (ingilizce biliyor varsayıyorum) yabancı kaynaklardan çok daha verimli bir ders programı ayarlayabilir. Üstelik, bunu hiç para harcamadan da yapabilir, bir yandan da o paralar ödenmezse çarklar dönmeyecek, insanlar belki maaş alamayacak, işten çıkarılmalar artacak ama bunun sorumlusu biz değiliz, üniversiteleri ticarethane mantığı görenler ve ona izin verenler.
5. Furkan Doğan
1. Üniversite eğitimimizin bu döneme denk geliyor olması hakkında şanssızlık yaşadığımızı düşünüyorum. Ama pandemi süreci herkesi etkiliyor ve herkesin alması gereken sorumluluklar var. Bu durumu atlatılana kadar bazı haklarımızdan vazgeçmeliyiz ve hayatımızı buna göre düzenlemeliyiz.
2. Yukarıda belirttiğim gibi hepimizin almadı gereken sorumluluklar var. Ancak bu tür kitleleri ilgilendiren konulara karar veren yetkililerin sorumlulukları çok daha fazla. Alacakları kararlar milyonlarca insanı etkiliyor. Buna uygun davranıp çok daha önceden gerekli simülasyonların yapılıp, oluşabilecek farklı senaryolara göre hazırlanılması gerekirdi. Ancak böyle bir hazırlık yapılmamış gibi görünüyor. Bence üniversiteler de öğrenciler kadar zor durumda. Ama en kısa zamanda planlarını hazırlayıp bu ücretleri de ona göre düzenlemeleri lazım.
6. Deniz Aktaş @bdenizaktas
1. Açıkçası biraz endişeliyim. Türkiye’deki üniversitelerin açılıp açılmayacağı hala tam olarak belli değil. Bu sebeple, üniversiteye başlayacak mıyım yoksa online eğitim mi devam edecek hiçbir fikrimiz yok genel olarak. Üniversitede ilk yılımın online eğitimle geçmesini hiç istemezdim. Fakat, tabii ki burada sağlık söz konusu.
2. Özel üniversitelerin online eğitim olsa bile aynı ücreti ve hatta belki de daha fazla eğitim ücreti almasının yanlış olduğunu düşünüyorum. Evet eğitim verilmeye devam ediliyor. Fakat, okul kullanılmıyor ve dolayısıyla da somut olarak okulun temizlik/alet edevat gideri daha az oluyor. Yurt fiyatlarının da artışta olmasına şaşırmadım açıkçası. Çünkü, yurtlar daha az kişi barındırmak zorunda kalacak ama yine de bu seviyede bir artışın doğru olmadığı kanısındayım.
7. Anonim
1. Şu anki dünya gerçekleri, kesinlikle geçmişte üniversiteye başlayacağım zamanları hayal ettiğimde var olacağını zannettiğim gerçeklikten çok daha farklı. Hayatın yeni bir aşamasına atılacak olmayı, ortam değiştirmeyi, yeni insanlarla tanışmayı ve geleceğimi şekillendirmeyi dört gözle bekliyordum ama ne yazık ki, pandemi süreci bu beklentilerin üstüne bir kara bulut gibi çöktü. Sosyal etkileşimin oldukça aktif olduğu üniversite sürecine, bilgisayar başından ve evdeki odamdan katılmak zorunda kalabilecek olmak gerçekten korkutucu. Şımarıkça gelebilir evet, sonuçta dertlerden en büyüğü değil bu. Sağlık her şeyden önce gelmeli. Fakat, eğitimin önemini yadsıdığımız ve gereken önemi vermediğimiz takdirde olacakların da çok iç açıcı olacağını zannetmiyorum.
2. Bu soruyu kendi adıma, objektif olarak yanıtlayabilir miyim emin değilim. Çünkü bir vakıf üniversitesinde tam burslu olarak okuyacağım; bu gibi masraflarım olmayacak. Yine de bu tür ödemeleri yapacak arkadaşlarımı düşündüğümde olayın sinir bozucu olabileceği yönünde empati kurabiliyorum. Sonuçta, bir üniversiteye girdiğimizde sadece eğitim almıyoruz; kampüsünden ve sunulan diğer hizmetlerden, imkanlardan da yararlanıyoruz. Üstelik online eğitimin getirdiği verim düşüklüğü de hesaba katıldığında alacağımız hizmetin karşılığının normal bir süreçtekiyle aynı olacak olması, bir miktar sıkıntılıymış gibi geliyor bana.
8. Azat Bozkurt @aztbt13
1-Açıkçası biraz farklı bir duygu ama daha önce de insanlığın böyle sınavlar verdiğini biliyoruz ve günümüzde artık teknoloji çok gelişti. Eğer doğru bir planlama olabilirse geçmişteki salgın dönemlerine göre eğitimde daha az hasar alınır. Net bir duygum hissiyatım olmasa da önümüzdeki günler için en yoğun yaşadığım his heyecan.
2- Ülkenin bulunduğu ekonomik durumda zaten öğrencilerin düşünüleceğini düşünmüyorum ülkemizde öğrenciler büyük bir gelir kaynağı. Şu anki yetkililerin ülkedeki öğrencileri düşünmediğini YKS ve LGS sınavlarının ertelenmeme ve öne çekilme sebebinden anlayabiliriz diye düşünüyorum. Umarım günü kurtarma değil de geleceği yani eğitimi kurtarmak için öğrencilere gereken yardımlar yapılır.
9. Mertcan Baş @mertcanbas0
1. Yorucu ve belli belirsiz bir yıl geçirdim. Ne kadar sınavı atlatmış olsam da belirsizlik sürmeye devam ediyor. Okul ve bölümüm için çok heyecanlıyım ama bir yandan virüs yüzünden çok çekinceliyim. Tek temennim bu yıl (hazırlık okumayı planlıyorum) içerisinde bir çözüme kavuşup bölüme normal bir şekilde başlayabilmem.
2. Tam burslu yazdım gidebileceğim üniversiteleri. O yüzden ücretler konusunda endişeli değilim.
10. Heda Türkmen @turkmen_heda
1.Benim üniversiteye başlamayla ilgili çok planım ve hayalim vardı. Bunları yapamamak beni üzüyor ve tabii ki endişe duyuyorum. Ne kadar süre böyle gidicek, bir şekilde bana bulaşır mı, aileme bulaştırır mıyım gibi sorular var kafamda.
2.Açıkçası bu beni ilgilendirmiyor. Böyle bir ücret ödemeyeceğim büyük ihtimalle ama ödeyenler için haksızca ve adaletsizce buluyorum
11. Eda Yıldırım @kungfuustadi42
1. Birçok okul bu durumda izleyeceği politikayı henüz belirlememiş ya da açıklamamış olduğundan önümü göremediğimi hissediyor ve kaygılanıyorum.
2. Bu konuda büyük bir sorun yaşıyorum çünkü gitme olasılığımın en yüksek olduğu okul olan Koç Üniversitesi dahil birçok vakıf üniversitesinin halihazırda zaten yüksek olan yurt ücretleri salgından sonra çok zamlandı. Bu okulların salgın süresince öğrencilerini zorlamayacak bir ücretlendirme politikası izlemeleri gerektiğini düşünüyorum ve elbette kalmadığım günler için yurt ücreti ödemek istemiyorum. Ancak, bu okullara devlet tarafından krizi yönetmelerini sağlayacak yeterli bir fon sağlanmadığı zaman bir şekilde ayakta kalmak zorundalar. Bu yüzden özellikle eğitim ücretini talep ediyor olmalarını anlayabiliyorum.
12. Hümeyra Gümüş @HmyraGms
1. Akademi eğitimi lise eğitiminden oldukça farklı, bunu üniversiteye başlamadan bile anlayabiliyorum. Bu eğitime online eğitim üzerinden adapte olmakta zorlanacağım. Sınava yaklaşık bir buçuk yıldır çalışıyorum. Bu süreçte, motive olmak için üniversitede geçireceğim vakti düşünüyordum ve elbette bulunduğumuz durum bu vakti erteliyor. Asıl sorun ise bunun ne zamana kadar süreceği hâlâ belli değil. Normal bir kampüs hayatı yaşamaya başlamamız çok geç olabilir.
2. Buna kesinlikle bir düzenleme getirilmesi gerekiyor. Almadığımız bir hizmet için neden ödeme yapalım? Ancak bunun yapılabilmesi için de tarihin net olarak söylenmesi gerekiyor. Böyle ucu açık açıklamalar öğrencilerin ve ailelerinin yakın gidişattaki planlarını kuramamasına sebep oluyor.
13. İrem Yıldız
1. Üniversitenin ilk yılını çok farklı düşünürdüm. Bu durumda olabileceğimiz kimsenin aklına gelmezdi. Gideceğim okulum gidişatın online, yüz yüze ya da hibrit olup olmayacağı konusunda hiçbir açıklama yapmadı. Hazırlık okuyacak olmamın verdiği rahatlıkla açıklamaları bekliyorum.
2. Devlet okulunda eğitim göreceğim için pek düşünmemiştim açıkçası. Detayları pek bilmemekle birlikte online eğitim devam ettirilirse öğrencilerden alınan yıllık ücretten öğrencilerin okul binasında harcadığı masraflar çıkarılmalı. Örneğin dersi veren hocaların ücretleri, kullandıkları sistemi hazırlayanların ücreti ve okulu yüz yüze eğitim vakti gelene kadar hazırda tutan emekçilerin ücreti çıkartılmamalı. Asıl çıkartılan kısım öğrenciler okulda olduğu zamanlardaki harcamalar olmalı (elektrik, su vs. harcamalar).
14. Anonim
1. Eğitim konusunda her ne kadar YÖK’e sınav konusundaki tecrübelerimden ötürü güvenemesem de tercih etmiş bulunduğum üniversitelere olan güvenimden karamsar değilim. Ancak, içimde bir burukluk da yok değil. Hayatın belki de en güzel yıllarının bir kısmı sekteye uğrayacak sonuçta.
2. Bu durumdan rahatsızım ancak rahatsızlığımın sebebi kurumların bu durumun farkında olarak kastî olarak buna devam etmesi değil, bu durumun farkında olacak kadar dahi organize bir kadroya sahip olmaması.
15. Şeyma Amanvermez @bisnseyma
1. Bu konuda endişeli olduğumu söyleyebilirim. Sebebi şu: Üniversite her yerden insanın olduğu, yurt dışı ile gerek akademisyenlerin gerekse diğer öğrencilerin fazlasıyla teması olan bir kurum. O sebeple, bulaşıcı bir hastalığa bir üniversitede yakalanmanın kolay olduğunu düşünüyorum. Mümkün olduğu kadar online olmalı eğitim süreci.
2. Tam burslu bir vakıf üniversitesi yazdığımdan buna cevap veremeyeceğim ama almadığımız bir hizmeti fiyatlandırmak can sıkıcı olabilir sanıyorum.
16. Hilal Biçer @hilthelil
1. Pandeminin yakın bir tarihte biteceği öngörülmediğinden dolayı bu virüsle beraber yaşamayı öğrenmemiz gerektiğine inanıyorum. Pandemi bizi her ne kadar psikolojik olarak yorsa da üniversiteye başlayacak olmak beni heyecanlandırıyor ama bir yandan da virüs sebebiyle tedirginim. Genç olmam belki beni koruyabilir ama benden yaşça büyüklere taşıyıcılık yapmaktan korkuyorum.
2. Kendi şehrimde okuyacak olmamdan dolayı bu durum beni etkilemiyor. Fakat, YÖK’ün bu durumda net bir açıklama yapması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca, ülkemizde bizlerin eğitiminden çok ekonomi piyasasının hareketliliğinin önemsendiğinin örneklerini çokça gördük. Dolayısıyla, uzaktan eğitimde ücretlerin aynı kalması her ne kadar adil bir durum olmasa da artık bu “para avlarını” kanıksadığımızı düşünüyorum.
17. Anonim
1. Açıkçası pandemi global bir problem olduğu için sadece üniversite değil, bütün kurumlar çok ciddi manada etkilendi. Bu yüzden diğer bütün insanlar gibi hem endişeli hem de temkinliyim
2. Özel üniversitede okuyan bir öğrenci olarak online eğitimde dahi tam ücret alınması pek hoşuma gitmedi. İsteksizce ödeme yapacağız desem yeridir. Devletin bu konuda bir adım atıp ücretleri düzenlemesi gerektiğini düşünüyorum.
18. Meriç Yücetepe @m_yctpe
1. Yaşamak için herkes çalışma halinde, evinden uzaklaşıyor. Ben bunun eğitim almak için evinden ayrılacak olanlar tarafındayım. Pandemi sürecinde de olsak bu durum dünya tarafından normal olarak karşılanıyor. Bana kalırsa, ölümle veya ciddi fiziksel hasarlarla sonuçlanma riski yüksek olan bir salgın hastalık sürecinde insanlığın genelinin yarım tedbirlerle zorunlu temas halinde işlerini yapması ve hız kesmeden rekabeti sürdürmesi dahası buna normal denmesi korkunç. Ancak, bireysel düşüncem bu salgının toplumsal etkileri olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Kafamdaki düşünceler beni sıksa da bu normallerle hayatımı devam ettirme zorunluluğum olduğunu düşünüyorum.
2. Kesin bir bilgiye sahip olmama durumunda her şekilde öğrenci ve ailenin mağdur olacağını düşünüyorum. Öğrencinin uzak bir şehirden yurt veya kiralık ev bulması ve kullanmasa da ücretini ödeyecek olması bir sıkıntıdır. Özel veya vakıf üniversitelerinde ise yıllık öğrenim ücretinin belirlenmesi durumunun o üniversitelerin hakimiyet alanında olduğunu düşünüyorum. Dijital/uzaktan eğitim için yatırım ve iyileştirme amaçlı maddi kaynağa tabii ki ihtiyaç duyabilirler. Ancak, önemli olan öğrencinin dersten verim alabilmesidir. Bu süreçte eğitimimiz adına yaptığımız harcamaların bize olumlu olarak geri döneceğinden pek umudum maalesef yok. Yetkililer bu durum üzerine iyice yoğunlaşmalı ve politika geliştirmelidir.
19. Buğra Başarmak
1. Ben pandemi şartlarında okulların örgün eğitime başlamasından yanayım. Vakaların %80’inde belirtilerin gözlemlenmediği, 50 yaş altı için virüs nedeniyle ölme olasılığının trafik kazasından ölme olasılığına göre daha düşük olduğu göz önünde bulundurulduğunda, üniversitelerde yüz yüze eğitime geçilmesine engel bir durum olmadığını düşünüyorum. Yeni başlayacak olmam sebebiyle yüz yüze eğitimin gerçekleşmesinin, benim adıma öğrenim göreceğim ortamı ve çevreyi tanıma, arkadaş edinme, sosyalleşme ve alacağım eğitim müfredatına adaptasyon sağlayabilmem açısından önemli olduğu kanısındayım.
2. Kayıt dönemi ile birlikte öğrencilerin hareketlenmesine, kalacak yer arayışına başlayacakları zamana kadar bir şeylerin netleşmesi gerekmektedir. Okullar ve diğer kuruluşlar buna göre eğitim ücretlerini, öğrencilere çıkartılacak masrafları, ödenecek bursları yapılandırmalılar.
20. Zeynep Ulucanlar
1. Dünya üzerinde herkesi etkileyen böylesine zorlu bir dönemde hayatımın belki de en önemli yıllarına adım atıyor olmak her şeyden önce beni tedirgin ediyor. Her ne kadar bazı üniversiteler birtakım planlamalar yapıyor olsa da aslında kimse tam olarak ne olacağını bilmiyor. Verilecek eğitimin online olması bizleri nasıl etkileyecek ya da bu eğitim ne derece efektif olacak kimse bilmiyor. Bir bilinmezliğe adım atıyor olmak hemen hemen herkesi korkutuyor diye düşünüyorum. Bir yandan da dört gözle beklediğim üniversitenin eğlenceli yanlarını doyasıya yaşayamayacak olmak (en azından ilk sene için) beni üzmüyor desem yalan olur. Sonuç olarak, yaşayıp görmekten başka bir şansımız yok diye düşünüyorum.
2. Üniversitenin normal şartlar altında sunacağı birçok olanaktan yararlanamayacağımızı göz önünde bulundurursak online eğitimde aynı ücretin talep edilmesini çok da doğru bulmuyorum. Pandemi sürecinde ülke ekonomisinin geldiği durum, binlerce insanın işsiz kalmış ya da bir şekilde ekonomik olarak bu hastalıktan etkilenmiş olması da eğitim ücretleri belirlenirken dikkati alınmalı bence.
21. Sena Kızılcık
1. Üniversiteye gitmeyi, zorlu bir üniversite sınavından sonra sonunda kendi yeteneklerime, ilgilerime yönelebileceğim bir fırsat olarak görüyor, kampüs yaşamı için çok heyecanlanıyordum. Üniversiteye başlamış olmanın heyecanını yüz yüze yaşayamayacak olmak beni çok üzüyor. Sadece akademik anlamda değil sosyal anlamda da kendimi geliştirmeyi hedeflediğim bu dönemde uzaktan eğitim ile kısıtlanacak olmak biraz heves kırıcı.
2. Uzaktan eğitimin düzenli işlemesinde üniversitelerin çok büyük emek vermesi gerektiğini biliyorum, bu yüzden eğer üniversite tecrübemden beklentilerim sadece akademik olsaydı tam ücret ödemek bana çok yanlış gelmezdi. Ama üniversitede kullanma imkânım olmayacak pek çok tesis, tam anlamda yararlanamayacağım laboratuvar/stüdyo olanaklarını düşündükçe tam ücret ödemenin ne kadar mantıklı olduğunu sorgulamadan da edemiyorum.
22. Ekin Saygı
1. Çok zor ve özel bir yılın çocukları olduk. Hayal ettiğimiz üniversite hayatına bu sene başlayamayacağımız için hem eksik hem de biraz hevesimiz kursağımızda kalmış gibi hissediyorum. Tabi bunun yanında virüsün ve çoğu insanın tedbirsizliğinin getirdiği bir tedirginlik de var. Kocaman bir diken üstünde gibiyiz. Yeni bir üniversite öğrencisinde olan özgürlük duygusuyla henüz tanışamadık.
2. Doğru bir hareket olduğunu düşünmüyorum. Okuyacağımız üniversiteyi seçerken okulun imkânlarının geniş olması biz öğrenciler için çok büyük bir etken. Haliyle de okul fiyatları bununla paralel giden bir şey. Bize sunulan imkanlardan yararlanamazken ayni fiyatı vermemiz de mantığa yatan bir hareket değil açıkçası.
23. Semanur Gönül
1. Kaygılıyım. Özellikle benim gibi pandemi süreci başladığında üniversite sınavına hazırlanan ve üniversitenin ilk yılını uzaktan eğitimle okuma ihtimali bulunan birçok öğrencinin temel duygusunun kaygı olduğunu düşünüyorum. Her şeyin normal seyrinde gerçekleştiği bir senaryoda dahi birçok soru ve sorunla başa çıktığımız bu süreci olağanüstü şartlar altında yaşamak zorunda kalıyoruz. Üniversitelerin açılma tarihi ertelendi fakat birçok şey hala belirsizliğini koruyor. Eğitim uzaktan da yüz yüze de olsa birçok farklı problemle karşılaşacak olmamız endişemi arttırıyor. Her iki durumda da eğitimin normalde olacağından daha az verimli olacağını düşünüyorum.
2. Üniversitelerin öğrenciler için birincil işlevi eğitim vermek olsa da üniversiteler başka birçok şeyi öğrencilere vaat ediyor. Devlet üniversitelerine kıyasla özel üniversitelerde bu durum çok daha fazla, yeni açılan veya ortalama puanlarla girilen özel üniversitelerin çoğu zaten eğitim dışındaki işlevleriyle öğrencileri çekmeye çalışıyor. Uzaktan eğitimle bazı okulların ders vermeyi bile başaramadığını göz önünde bulundurduğumuzda başka birçok etkinliği ve uygulamayı hayata geçirmeyi denemediklerini biliyoruz. Zaten bu tarz şeyler öncelik bile olmadı. Yemek, barınma gibi temel ihtiyaçlar dışında sosyal kulüpler, faaliyetler; kültürel ve bilimsel çalışmalar gibi kişiyi hem akademik hem sosyal anlamda geliştiren bu tarz şeyleri doğal olarak yapamayacak ama aynı ücreti ödeyecek olmamız adaletsizdir. Pandemi sadece öğrencileri etkileyen bir süreç değil; yurt ve üniversite sahiplerini, özellikle küçük şehirlerdeki esnafları bile oldukça olumsuz etkileyen bir süreç. Bunun faturasının ise binlerce liralık kredi borcuyla üniversite hayatına adım atan ya da zar zor bulduğu burslarla geçinip ailesine yük olmaktan imtina eden öğrencilere kesilmesi haksızlıktır.
Fotoğraf: Bewakoof.com Official