Altüst: Yeni Teknolojiler ve Değişen Endüstriler Bülteni (30 Temmuz – 12 Ağustos 2024)
Ağustos ayı art arda açılan tekel soruşturmaları ile başladı. Aylardır konuştuğumuz regülasyon tartışmaları, bu ay içerisinde teknoloji devlerinin yakasına yapışmış gibi görünüyor. Tarihi bir karar ile Google’ın illegal bir tekel olduğuna hükmedilirken, yapay zekânın altyapısını oluşturan Nvidia’ya da haksız rekabet koşulları oluşturduğu gerekçesiyle soruşturma açıldı.
Öte yandan ise Amazon ve Google’ın “Anthropic” isimli umut vadeden yapay zekâ şirketine yaptıkları yatırımlar, devlerin daha da devleşmesini önleyebilme amacıyla mercek altına alındı. Dünyanın öbür bir ucunda ise Çin, gezegenimizin yörüngesini on binlerce kendine ait uyduyla örmeye başladı.
Google’ın Tekelci Olduğuna Hükmedildi
İnternette herhangi bir arama yapmak istediğinizde neredeyse otomatik bir şekilde ilk başvuracağınız yer muhtemelen Google olacaktır. Fakat, 5 Ağustos günü bir ABD federal mahkemesi, Google’ın antitröst kanununa aykırı hareket eden tekelci bir şirket olduğuna ve diğer şirketlerle yaptığı çeşitli “varsayılan arama motoru” olma anlaşmalarıyla haksız rekabet ortamı yarattığına hükmetti. Karar, Google’ın kendisini “varsayılan” arama motoru olarak kabul ettirmesi etrafında şekilleniyor. Çünkü, Google sadece arama motorundan oluşmuyor.
Google’ın YouTube, Gmail, bulut hizmeti gibi birçok kolu bulunuyor. Ayrıca sektördeki egemen arama motoru olmanın da getirdiği güç ile hem kendisinin diğer tüm hizmetlerinde hem de internette yer alan ve elde ettiği görüntülenmeye göre reklam geliri kazanmak isteyen internet sitelerinde Google Ads ile reklam göstererek devasa bir gelir mekanizmasını işletiyor. Zaten Alphabet’in en büyük gelir kaynağını da bu reklam hizmeti sağlıyor.
Karardan şu an için bir ceza çıkmadı. Tarihi henüz belli olmasa da ilerleyen tarihlerdeki başka bir duruşmada Google’a verilecek olan cezalar belirlenecek. Fakat, bu karardan nihai olarak çıkabilecek olan en büyük ve etkili ceza ise Google’ın ana şirketi olan Alphabet’in küçük parçalara bölünmeye zorlanması olabilir.
Ayrıyeten, Google arama motoru neredeyse tüm telefonlarda varsayılan arama motoru konumunda. Apple cihazların tümünde bir şey arattığınızda varsayılan bir şekilde Google’da arama yapıyorsunuz; çünkü Google, Apple’a tahmini olarak yıllık 20 milyar dolarlık bir “ayrıcalık” parası ödüyor. Telefon piyasasındaki diğer işletim sistemi alternatifi ise Android ki Android’in sahibi zaten halihazırda Google. Dolayısıyla, telefonlardaki arama motoru kullanımlarının %95’ini Google oluşturuyor.
Tüm bu nedenlerle yukarıda sözünü ettiğim tekelcilik kararı telefon piyasasını da derinden etkileyebilir. Her şeyden önce Apple, bu devasa ödemeden çok yüksek ihtimal mahrum kalabilir. İkincisi ise bundan sonra yeni bir akıllı telefon aldığınızda karşınıza Google, Bing, Yandex, Yahoo gibi birçok arama motorundan hangisini kullanmak istediğinize dair bir seçenek ekranı çıkabilir.
Kimi uzmanlara göre de bu karardan en karlı çıkabilecek olan şirket ChatGPT. Bir önceki Altüst bülteninde ChatGPT’nin, SearchGPT özelliğiyle beraber Google’ın arama motorları alanındaki liderliğini sarsmayı hedeflediğinden bahsetmiştim. Kullanım alışkanlıkları zaten geleneksek arama motorlarından yapay zekâ sohbet botlarına yavaşça geçerken bu karar, Google’ın sendelemesine katkıda bulunabilir ve SearchGPT gibi yapay zekâ temelli arama motorlarının daha popüler hale gelmesini kolaylaştırabilir.
“Dünyanın En Değerli Şirketi” Nvidia’ya da Tekel Soruşturması
Öte yandan, ABD Adalet Bakanlığı Nvidia’ya da tekel soruşturması açtı. Daha önce de Altüst’te konu edindiğim üzere, Nvidia özellikle yapay zekâ araştırmalarında ve çalışmalarında kullanılan grafik işlem birimlerinin en büyük üreticisi ve geliştirdiği yazılımlar ile yapay zekâ çalışmalarında neredeyse alternatifi olmayan bir pozisyonda.
Yapay zekâ çipleri piyasasının neredeyse %80’ini kontrol eden Nvidia bu soruşturmaya maruz kaldı; çünkü iddialara göre eğer müşteriler başka bir şirketten yapay zekâ çipi almak isterlerse, Nvidia veri merkezlerinde kullanılan altyapı cihazları için bu müşterilere çok daha yüksek bir fiyat sunuyormuş.
Hem tekel soruşmasının açılacağına dair söylentilerin geçtiğimiz ay ortaya çıkmasıyla, hem de bu ay başında gerçekten soruşturmanın açılmasıyla beraber Nvidia’nın hisselerinde %4’lük bir düşüş yaşandı. Hatırlanacağı üzere Nvidia, Haziran ayında kısa bir süreliğine de olsa dünyanın en değerli şirketi haline gelmişti.
Nvidia’ya açılan tekel soruşturmasının önümüzdeki aylarda şirket için bir takım problemler yaratacağı kesin. Fakat, Nvidia’nın uzun soluklu yükselişini sekteye uğratması ve aslında soruşturmanın da hedeflediği gibi, Nvidia’ya rakip olabilecek olan yeni start-up şirketlerin çıkmasını sağlaması pek mümkün gözükmüyor.
Nvidia’nın tahtının sallanması çok zor, çünkü yapay zekâ çalışmalarında kullanılan bulut servislerinin çiplerini hesaba dahil etmediğinizde piyasadaki yapay zekâ çiplerinin hemen hepsini Nvidia sağlıyor. Fiziksel altyapının hepsini görmezden gelseniz bile yazılım kısmında da şirketin tartışılmaz bir piyasa liderliği var.
Yapay zekâ araştırmalarında çok büyük kolaylıklar sağlayan CUDA yazılımı sayesinde Nvidia en yakın rakipleri olan AMD, Intel gibi şirketlerle arasındaki farkı açmış durumda. Yatırımcıların da Nvidia’ya olan güvenleri devam ediyor olsa gerek ki hem 5 Ağustos günü yaşanan Kara Pazartesi‘nin hem de tekel soruşturması haberinin ardından Nvidia hisseleri tekrardan yükselişe geçti.
Google ve Amazon’un Anthropic’e Yatırımlarına Soruşturma
Google ve Amazon da bu ay tekel soruşturmasından kaçamayan teknoloji devlerinin arasında. Bu iki şirkete bu sefer ise bambaşka bir alanda tekel soruşturması açıldı.
2023’te ABD merkezli yapay zekâ şirketi Anthropic’e Amazon 4 milyar dolarlık, Google ise 2 milyar dolarlık yatırım yapmıştı. Google’ın Anthropic’e yatırımının, yapay zekâ sektöründe rekabete zarar verip vermeyeceği ve olası bir şirket birleşmesi durumuna yol açabilme ihtimali, Birleşik Krallık Rekabet ve Piyasalar Kurulu tarafından değerlendirilecek.
Benzer şekilde, Amazon’un Anthropic şirketine yaptığı yatırım da bu hafta içerisinde incelemeye alındı. İngiltere’nin bu ay içerisinde yapay zekâ regülasyonu konusunda bu kadar ani bir şekilde harekete geçmesi aslında geçtiğimiz haftalarda kendisini önceden belli etmişti.
Çünkü, Temmuz ayı içerisinde ABD Federal Ticaret Komisyonu, Avrupa Komisyonu ve Birleşik Krallık Rekabet ve Piyasalar Kurulu işbirliklerini artırarak yapay zekâ sektöründeki düzenlemelerini güçlendireceklerini açıklamıştı. Düzenleme kurumlarının yaptıkları ortak açıklamada adil rekabetin, kullanıcıların ve sektöre yeni giriş yapan küçük şirketlerin korunması için özellikle şirket birleşmesi anlaşmalarına özel ilgi gösterileceği belirtilmişti.
OpenAI’ın eski çalışanları tarafından kurulan Anthropic’in Claude adında bir yapay zekâ modeli bulunuyor. Yapılan çeşitli ölçümlere göre Claude yapay zekâsı, ChatGPT ve Gemini gibi en popüler yapay zekâ modellerine benzer şekilde, hatta bazen onları da geçen sonuçlar veriyor. Dolayısıyla Anthropic’in ismini ilerleyen zamanlarda daha çok duyma ihtimalimiz gayet yüksek. Yürümekte olan tekel soruşturmalarının şirketin geleceğini nasıl etkileyeceğini ilerleyen zamanlardaki Altüst bültenlerinde incelemeye devam edeceğim.
Starlink’e Rakip Çin’den Geldi
Mart ayındaki Altüst bülteninde SpaceX’in Starlink projesinin aslında Starshield adı altında askeri bir kanadının da olduğunu konu edinmiştim. ABD Savunma Bakanlığı ile yapılan gizli anlaşmalarla SpaceX şirketinin, yine gizli bir şekilde askeri uyduları dünyanın yörüngesine yerleştirip bir casus uydu ağı kurduğu ortaya çıkmıştı.
Çin yıllardır Starlink ve Starshield’ı yakından takip ediyordu. Özellikle Starlink uydularının Ukrayna Savaşı’nda askeri istihbarat açısından nasıl kullanıldığı Çinli araştırmacılar tarafından çok yakın takip ediliyor ve Starlink’e cevap olacak bir uydu ağı için planlamalar zaten yapılıyordu.
Ağustos ayında beklenen oldu ve Çin 18 adet uyduyu yörüngeye yerleştirerek uydu ağını kurmaya başladı. “Bin Yelken” adı verilen projenin sonucunda 15 bin adet uydunun fırlatılması planlanıyor. Çin Merkez Televizyonu’nun açıklamasına göre “Bin Yelken” projesi sayesinde dünyanın üzerindeki neredeyse her noktada kesintisiz internet hizmeti sağlayabilen bir uydu ağı kurulacak.
Fakat, Starlink’in gizli askeri anlaşmalarının ortaya çıkmasıyla da gördüğümüz gibi dünyanın yörüngesini saran küçük uyduların oluşturduğu yeni teknoloji yarışı, askeri istihbaratın egemen gücünün kim olacağının belirleneceği yeni bir uzay yarışı haline de gelmiş durumda.