Altüst: Yeni Teknolojiler ve Değişen Endüstriler Bülteni (Temmuz 2024)
Bu ay, tarihteki en büyük bilgi işlem teknolojileri kesintisine şahit olduk. Binlerce uçuş iptal edildi, trenler hareket edemedi, hastanelerin randevu sistemleri çalışmadı. CrowdStrike’ın Windows işletim sistemleri için yayınladığı yeni güncelleme, dijital dünyanın ne kadar büyüdüğünü ama bir o kadar da hassas olduğunu gösterdi.
Bu ay da yapay zekâyı konuşmadan duramıyoruz, çünkü Meta ve ChatGPT iki büyük duyuruyla gündeme oturdu. Meta, Llama 3.1 ile açık kaynak yapay zekâ uygulaması sunarak sektörde kendine ayrı bir rota çizmek isterken ChatGPT, arama motoru gibi çalışacak olan SearchGPT entegrasyonu ile Google’a rakip olmaya hazırlanıyor.
Öte yandan Elon Musk, SpaceX’i teknoloji şirketlerinin yoğun olarak bulunduğu Kaliforniya’dan Teksas’a taşıma kararı aldı. Musk, Kaliforniya’daki yeni cinsiyet kimliği yasasını taşınma gerekçesi olarak gösterse de daha geniş bir perspektifte, ABD başkanlık seçimleri yaklaşırken Elon Musk’ın siyasi bir pozisyon aldığını söyleyebiliriz.
Dünyanın Durduğu Gün: CrowdStrike Kesintisi
19 Temmuz sabahı hayat resmen bir günlüğüne durma noktasına geldi. Bankacılıktan sağlık sistemine, havalimanlarından devlet dairelerine kadar neredeyse her sektörde teknolojik altyapıda kaynaklanan bir kesintiden dolayı aksamalar yaşandı.
Peki, bu kesinti neden yaşandı? Crowdstrike, çoğunlukla işletmelerin sunucuları için siber saldırılara karşı güvenlik hizmeti sağlıyor ve bu alanda dünyanın en büyük şirketlerinden biri. Alphabet, Google, Amazon ve İntel gibi teknoloji devlerine hizmet sağlayan CrowdStrike, 19 Temmuz sabahı yeni bir güncelleme yayınladı ve tahminlere göre 8,5 milyonun üzerinde Windows cihazda mavi ekran hatasına sebep oldu.
Sebep küçük olsa da sonuçları çok büyük oldu. Sunucularında Microsoft’un Azure bulut platform hizmetini kullanan şirketler neredeyse tüm gün hizmet sunamadılar ve kesintinin global olarak 10 milyar dolarlık bir kayba yol açtığı tahmin ediliyor. Uluslararası yaptırımlar nedeniyle Teksas merkezli CrowdStrike ile çalışamayan Rusya ve İran’ın yanı sıra, bilgi işlem teknolojilerinde kendi altyapısını ve şirketlerini kullanan Çin de kesintiden pek etkilenmedi.
Kesintinin ardından CrowdStrike’ın CEO’su George Kurtz özür diledi ve bir daha böyle bir olayın yaşanmaması için çok çalışacaklarını belirtti. Şirket, gün içerisinde yayınladığı yeni bir güncelleme ile problemin halledildiğini de duyurdu. Fakat 83 milyar dolarlık piyasa değeri olan CrowdStrike’ın hisseleri, global kesintinin ardından %15 değer kaybetti.
Şimdilik Microsoft tarafından CrowdStrike ile çalışmalarını azaltmaya yönelik bir hamle gelmese de uzun vadede şirketin rakiplerinin daha öne çıkması bekleniyor. Ayrıca, ABD Temsilciler Meclisi İç Güvenlik Komitesi, CrowdStrike’ın CEO’sunu ifade vermesi için çağırdı. Neredeyse tüm dünyadaki dijital sistemlerin siber güvenlik altyapısını tekel hâlindeki birkaç şirketin sağlamasının küçük bir hatada ne kadar büyük ölçekli problemlere yol açabileceği bu olayla görülmüş oldu. Komitedeki görüşmenin ardından ise siber güvenlik alanında tekelleşmeyi önlemeyi amaçlayan yasal düzenlemelere dair gelişmeler duyabiliriz.
Yapay Zekâ Sahnesinde Yeni Gelişmeler: Llama 3.1 ve SearchGPT
Facebook, WhatsApp ve Instagram’ın sahibi olan Meta, yapay zekâ endüstrisinin önemli aktörlerinden biri. Şirketin yapay zekâ uygulaması olan Meta AI, şimdiye kadar sadece ABD ve Kanada’dan erişilebilir haldeydi. Fakat bu ay içerisinde Meta AI’dan büyük bir atılım geldi ve uygulama 22 ülkeden erişilebilir hale geldi. Maalesef şimdilik Türkiye bu ülkelerin arasında değil. Ayrıca, Avrupa Birliği’ndeki sıkı yapay zekâ regülasyonlarından dolayı Meta AI, AB’den de erişilebilir değil; fakat bu yılın sonuna doğru AB pazarından da erişilebilmesi bekleniyor.
Yenilenmiş Meta AI, rakipleri olan ChatGPT ve Gemini gibi artık görsel üretebiliyor ve çok daha kompleks kodlama komutlarını gerçekleştirebiliyor. Ama Meta tarafındaki en büyük gelişme, Llama adı verilen uygulama ile geldi. Meta AI’ın da altyapısını oluşturacak olan Llama 3.1 bu ay içerisinde yayınlandı ve Meta’nın iddiasına göre Llama 3.1 şimdiye kadar yayınlanmış en güçlü açık kaynaklı yapay zekâ aracı.
Llama 3.1 özellikle matematiksel verilerde ve kodlama işlemlerinde yüksek becerileri ile öne çıkıyor. Llama 3.1’i kullanıcılar neredeyse tamamen ücretsiz bir şekilde indirerek kendi diledikleri gibi eğiterek şekillendirebilecek ve kendi uygulamalarını kodlayabilecekler. Meta bu sayede çok daha geniş bir kullanıcı tabanına erişmeyi ve Llama etrafında Android işletim sistemi benzeri bir ekosistem kurmayı hedefliyor.
Yapılan ölçümlere göre Llama 3.1 modeli GPT-4o, Gemini ve Claude 3.5 Sonnet gibi diğer öne çıkan yapay zekâ uygulamalarına çok yakın performans sonuçları veriyor. Dolayısıyla Meta’nın bu ay içerisinde yapay zekâ sahnesinde güçlü bir yükseliş yaptığını söyleyebiliriz. Şimdilik sadece yazılı veriyi işleyebilen Llama 3.1’in de şu an için Türkçe desteği yok ve Türkiye’den erişilemiyor.
Yapay zekâ endüstrisindeki bir diğer önemli gelişme ise ChatGPT tarafından geldi. İnternette bir şey aramak istediğinizde çoğunlukla ilk adresiniz Google arama motoru olur. Fakat, bu ay içerisinde ChatGPT’nin SearchGPT adı verilen bir arama motoru yapay zekâsı modeli, 2000’lerin başından beri rakipsiz hâldeki Google arama motoruna ciddi bir rakip olmaya hazırlanıyor.
Şimdilik küçük bir kullanıcı ve yayıncı grubuna deneme amacıyla açılan SearchGPT, ilerleyen zamanlarda ChatGPT’ye tamamen entegre olacak. SearchGPT’de yaptığınız aramalarda, Google arama motorunda olduğu gibi internet sitelerinin listelenmiş halde çıkması yerine, neredeyse tüm yapay zekâ uygulamalarına benzer şekilde konuşma içerisindeymiş gibi cevap verilecek.
ChatGPT’nin sahibi olan OpenAI şirketi, şimdiye kadar The Atlantic, News Corp, Associated Press gibi medya şirketleriyle ve Reddit gibi platformlarla içerik anlaşmaları yaptı. Bu anlaşmalara göre OpenAI, bu şirketlere yüksek meblağlarda ücretler ödeyerek kendi yapay zekâ uygulamasını eğitecek ve verilen cevaplarda bu platformlardan gelen veriler direkt olarak kullanılacak.
SearchGPT, özetlenmiş haldeki cevaplarıyla arama motoru kullanma alışkanlıklarımızı tamamen değiştirebilir. Özellikle listelenmiş haldeki internet siteleri arasında gezinerek aradığınız bilgiyi sizin bulmanız yerine SearchGPT’nin size bu bilgiyi diyalog halinde özetleyerek vermesi birçok kullanıcı için çok daha kolay ve tercih edilebilir bir süreç gibi gelebilir.
Fakat, internetteki içeriklerin gerçek zamanlı bir şekilde SearchGPT’de kullanılması birçok telif hakkı davalarına yol açabilir ve alışıldık arama motorlarındaki gibi alakalı tüm internet sayfalarının listelenmesi yerine sadece OpenAI ile anlaşması olan platformların içeriklerinin sunulması, bilgiye erişim konusunda sonu gelmeyen tartışmalara yol açacak gibi gözüküyor.
X ve SpaceX, Teksas’a Taşınıyor
Donald Trump’a 13 Temmuz’da yapılan suikast girişiminin ardından, zaten aşırı sağ söylemleri sıklıkla dile getiren Elon Musk, Kasım ayında yapılacak olan ABD başkanlık seçimleri için hızlıca Trump’a desteğini açıklamıştı. 16 Temmuz’da ise zaten kendisinin olan X platformundan yaptığı paylaşımla Kaliforniya’daki yeni cinsiyet kimliği yasası düzenlemesinin “bardağı taşıran son damla” olduğunu ve SpaceX ile X şirketlerinin merkezlerini Kaliforniya’dan Teksas’a taşıyacağını söyledi.
Tesla’nın merkezi ise zaten 2021 yılında Kaliforniya’dan Teksas’a taşınmıştı. Musk’ın “son damla” dediği yeni yasaya göre Kaliforniya eyaletinde bundan sonra bir çocuk cinsiyet kimliğini veya cinsel yönelimini değiştirdiğinde öğretmenlerin ebeveynleri bilgilendirmesi zorunlu olmayacak.
Elon Musk’ın, cinsiyet kimliği ve sosyal adalet meseleleriyle sürtüşmesi yeni değil. Geçtiğimiz yıllarda, Kaliforniya başta olmak üzere ABD’de sosyal konularda duyarlı tutumları eleştirmek için “woke zihin virüsü” (woke mind virus) terimini kullanmaya başlamıştı. Bu ay içerisinde de Elon Musk, muhafazakâr fikirleriyle tanınan Jordan Peterson’ın podcastinde, cinsiyetini değiştiren kızı Vivian Wilson için “oğlumu woke zihin virüsü öldürdü” ifadesini kullandı.
Kimi yorumculara göre Musk’ın bu hamlesi siyasi pozisyonunu daha da belirgin hâle getirmek için yaptığı sembolik bir manevra. Çünkü, Musk’ın şirketlerinin merkezleri Cumhuriyetçi Parti’nin egemen olduğu Teksas’a taşınsa da Tesla’nın Kaliforniya’daki gigafabrikası ve mühendislik merkezleri Demokratların yönetimindeki Kaliforniya’da kalmaya devam edecek.
Ayrıca, Trump ve başkan yardımcısı adayı JD Vance, kripto ve yapay zekâ endüstrilerinde Demokratların aksine regülasyonları kaldırmak istiyor. Özellikle yapay zekâ alanında maksimalist ticari pozisyon; regülasyonların sınırlandırmadığı girişimciliğin -dezenformasyonun sınırlandırılmaması ve çeşitli veri suistimalleri pahasına- büyük teknolojik atılımlar ve devasa kârlar getirebileceğini savunuyor.
Dolayısıyla Elon Musk başta olmak üzere çoğu teknoloji endüstrisi patronları aslında geçmişte Demokratları desteklemiş olmalarına rağmen, bu sefer siyasi bir kırılım anı olabileceğini fark edip erkenden Donald Trump’a desteklerini açıklayarak pozisyon almak istemiş olabilirler. Tabii, Biden’ın adaylıktan çekilmesi ve Demokratların başkan adayının çok yüksek ihtimalle Kamala Harris olacak olması bu siyasi kumarı nasıl etkileyecek göreceğiz.