Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Merkez Bankası Faiz Silahını Halka Doğrultmaya Devam Ediyor
    Bültenler

    Merkez Bankası Faiz Silahını Halka Doğrultmaya Devam Ediyor

    Caner Gerek24 Ekim 20225 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    Ekonomos Haftalık Ekonomi ve Finans Bülteni (17-23 Ekim 2022)

    19 Ekim 2022 tarihinde yapılan Para Politikası Kurulu toplantısı neticesinde Merkez Bankası faizleri 150 baz puan indirerek politika faizini yüzde 10,5 olarak belirledi. Böylelikle üç ay önce yüzde 14 olan faiz oranı arka arkaya gelen faiz indirimleriyle tek hane sınırına dayanmış oldu. Piyasaların beklentisi ise 100 baz puanlık bir indirimdi. Enflasyon koşullarında herhangi bir iyileşme görülmeden gerçekleştirilen faiz indirimlerinde kurda hareketlilik görülmesi beklenirken, son aylarda gerçekleştirilen faiz indirimlerinde olduğu gibi bu faiz indiriminde de kurda bir hareketlilik gerçekleşmedi.

    Faiz oranının enflasyonun seyrini değiştirebilecek oranlardan uzak olması piyasaların tepki göstermemesinin nedenlerinden biri olsa gerek. Resmi enflasyonun yüzde 83,45 olduğu bir ülkede faiz oranının yüzde 14, yüzde 12 ya da yüzde 10,5 olması, enflasyonla mücadeleyi etkileyecek bir değişim değil. İkinci bir neden olarak ise arka kapı döviz satışı işlemlerinin sınırlı olabilecek bir piyasa tepkisini engelliyor olabilmesi durumu öne sürülebilir. Burada piyasa, faizdeki değişimin enflasyona etkisinden ziyade her geçen gün daha da absürdleşen para politikasına olan tepkisini döviz talebi ile gösteriyor olabilir. Böyle bir tepkinin varlığı MB tarafınca rezerv satışı ile görünmez hale getiriliyor. Fakat 2021 Eylül ayından yılbaşına kadar geçen süreçteki sert piyasa tepkilerini bu dönemde beklemek de anlamsız olurdu. Gittikçe azalan bir piyasa tepkisi olsa gerek.

    Tek Haneli Faize Doğru

    Karar metnine bakıldığında “Kurul, takip eden toplantıda da benzer bir adım atıldıktan sonra faiz indirim döngüsünün sona erdirilmesini gündeme almıştır” ifadesi ekonomistlerin dikkatini çekti. İktisatçılarca bu ifadeden bir sonraki toplantıda da benzer bir faiz indirimi gerçekleştirileceği ve muhtemelen de yüzde 10,5 olan politika faizinin yüzde 9’a düşürüleceği ve artık faiz indirimlerine ara verileceği çıkarımı yapılıyor. Böylelikle de seçim öncesinde faizler tek haneye indirilmiş olacak. Burada tek haneli faizler iki yoldan bir başarı olarak gösterilebilir. Önümüzdeki aylarda baz etkisi nedeniyle gerçekleşecek enflasyon düşüşünü faiz düşüşüyle gerekçelendirmek ve böylece faiz enflasyonun nedenidir, faiz düştükçe enflasyon da düşer önermesinin aslında çalıştığını göstermeye çalışmak ve halkı buna ikna etmek. Açıkçası geçen seneki faiz indirimlerinden sonra yaşananlar düşünüldüğünde halkın oy verme davranışından bağımsız olarak buna ikna olacağını sanmıyorum. İkincisi ise Türkiye Ekonomi Modeli’nin başarılı bir şekilde çalıştığının bir göstergesi olarak faizlerin tek hanelere kadar düştüğünü göstermek. Nitekim faiz kararından bir gün sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan şu açıklamayı yapmıştı: “Dikkat ederseniz şu anda faiz lobileri çökmeye başladı. Ve artık faizde tek haneli rakama doğru iniyoruz. Özel sektör bankaları da faizlerini düşürmeye başladılar.”

    Yeni ekonomik modelin çalıştığını göstermek açısından piyasa koşullarında oluşan bir iyileşme yerine bir kişinin talimatıyla indirilen faizlere bakarak elbette bunun bir başarı göstergesi olduğunu söylemek mümkün değil. Merkez Bankası politika faizi piyasa koşullarında oluşmuyor, bir masa etrafında oluşuyor. Bu masa başında oluşturulan faizin ise piyasa koşullarında oluşan kısa dönemli faizleri etkilemesi bekleniyor. Fakat son bir sene içerisinde bu gerçekleşmedi ve piyasada oluşan faizler MB politika faizi oranıyla uyuşmayan bir şekilde hep yüksek kaldı. Şimdi ise o piyasa koşullarında oluşan faizin düşmesi için de yine yapay müdahaleler yapılıyor.

    Kurdaki Yatay Seyir ve KKM

    Piyasa koşullarında oluşması gereken diğer göstergeler ise yine yapay müdahalelerle iyi durumdaymış gibi gösterilmeye çalışılıyor. Geçen haftalarda borsada yaşananlar bu politikanın bir göstergesi olmakla birlikte dolar/TL seviyesindeki yatay hareket bu noktada en dikkat edilesi gösterge. Dolar kuru Ağustos ayının ortasında 18TL’yi geçti ve iki aydır da bu seviyelerde hareket ediyor. Kur neredeyse hiçbir iktisadi veya finansal gelişmeye tepki vermiyor. Yüksek enflasyonun olduğu bir ülkede ve dış dünyada faiz artırımlarının sert şekilde gerçekleştirildiği bir dönemde kurdaki yatay seyrin yapay bir seyir olduğunu, bir müdahaleye bağlı olduğunu görmemek mümkün değil. Seçime kadar kurda artık sert bir hareket görülmesini beklemek ise şimdilik anlamsız. Fakat kurdaki bu yatay seyir bir yandan da KKM’ye parasını yatıranlar için enflasyon karşısında alım güçlerinin düşmesi demek. Kur yatay kaldıkça alınacak kur farkı miktarı gittikçe azalıyor ve sıfıra yaklaşıyor. Kur farkının sıfıra yaklaştığı durumda üç ay için KKM’ye parasını yatıranlar sadece üç aylık faiz geliri elde edecek ki bu oran da yüzde 4 civarında. Üstelik bu faiz getirisi Merkez Bankası politika faizi düştükçe KKM’ye yeni girenler için daha da düşüyor. O nedenle KKM’nin cazibesini devam ettirebilmesi için dolar/TL kurunun artması gerekir.

    Kredilerde Sıkışma

    Merkez Bankası faizleri düşürerek borçlanmak isteyenler için faizleri cazip hale getirirken diğer tarafta BDDK Cuma günü yaptığı düzenlemeyle kredi kullanımı için kısıtlamalar getirdi. Haziran ayında 15 milyon TL üzeri dövizi olan ve döviz nakdi varlıkları, bilançosunun yüzde 10’unu aşan firmaların TL kredi kullanamayacağı şeklinde bir düzenleme yapılmıştı. BDDK bu düzenlemeyi tekrar düzenleyerek sınırı 15 milyon TL’den 10 milyon TL’ye düşürdü. Böylelikle döviz bulundurduğu için kredi kullanamayacak firmaların sayısını artırmış oldu.

    Bir yandan faizler kullanım için cazip hale getirilirken diğer yandan kredi kullanımının sınırlandırılması çelişkili kararlar gibi gözüküyor. Bu çelişkiden çıkabilmemiz, iki uygulamanın farklı kesimleri ilgilendirdiği çıkarımıyla mümkün gözüküyor. Bu faiz indirimleri anlaşıldığı kadarıyla firmalar kredi kullansın diye değil, yukarıda bahsedildiği gibi faizlerin tek haneye indirildiği ve de faiz enflasyon arasında iddia edilen pozitif (aynı yönlü) ilişkiyi kanıtlamak için yapılmış gibi gözüküyor. Firmalara kredi kullandırmak ise döviz talebi ile sonuçlanabilir. Bu olası döviz talebini engellemek için firmaların krediye ulaşımı sınırlandırılmaya çalışılıyor. Görüleceği üzere gittikçe karmaşıklaşan ve hareket ettikçe bir şeyleri devirmeye oldukça teşne bir ekonomik müdahaleler dönemindeyiz.

    Ekonomi Ekonomos Haftalık Ekonomi ve Finans Bülteni
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikSoli Özel Ne Dedi, Niye Dedi?
    Sonraki İçerik Bir Dünyayı Kaybetmenin Sonuçları

    Diğer İçerikler

    Bültenler

    ABD Gündemi: Trump’ın Ortadoğu Ziyareti, Hükümetin Ivy League Çıkmazı, Musk-Trump Ortaklığı Bozuldu, Los Angeles Protestoları

    14 Haziran 2025 Emrullah Özdemir
    Bültenler

    Dünya Gündemi: Gazze’ye Giden Madleen’in Hikayesi, Los Angeles’ta Trump Karşıtı Göçmen Protestoları

    10 Haziran 2025 Bahadır Çelebi
    Yazılar

    İzmir’deki Grev Neden Haklı Şekilde Çok Tepki Gördü?: Bizim Nispi Gelir Mutsuzluğumuz

    9 Haziran 2025 Caner Gerek

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Türk’ün İmgelemindeki “Midnight in Paris”

    18 Haziran 2025 Yazılar Umut Dağıstan

    Kurt Lewin Liderlik Deneyleri: Bir Demokrasi Nasıl Yönetilir?

    18 Haziran 2025 Yazılar Furkan Musa Doğan

    Yerel Eşitlik İçin Birlikteyiz: Adana’da Güçlü Bir Dayanışma Buluşması

    17 Haziran 2025 Yazılar Ayşe Kaşıkırık

    The Decline of Democracy in Europe and the Rise of the Far Right

    14 Haziran 2025 D84 INTELLIGENCE Reza Talebi

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Haziran 2025
    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}