[voiserPlayer]
Hariçten Gazel Haftalık Dış Haberler Bülteni (21-27 Kasım 2023)
7 Ekim’de başlayan İsrail-Hamas çatışması 1.5 ayı aşkın zamandır sürüyor. Özellikle Gazze’de kadın ve çocukların da aralarında bulunduğu birçok sivilin hayatını kaybetmesi, son haftalarda İsrail’in büyük tepki toplamasına ve tüm dünyadan ateşkes çağrıları yağmasına neden oluyordu. Bu baskılar sonuç vermiş olacak ki geçtiğimiz hafta geçici bir ateşkes ilan edilmesi konusunda uzlaşıldı.
Geçtiğimiz hafta dünya gündemi İsrail ile Hamas arasında ilan edilen dört günlük geçici ateşkese yoğunlaşmışken Pazartesi günü tekrar bu geçici ateşkes 2 günlüğüne uzatıldı. Yoğun diplomasi trafiği arasında serbest bırakılacak Hamas’ın elindeki rehinelerin ve İsrail hapishanelerindeki Filistinli mahkumların isim listeleri taraflar arasında müzakere ediliyor.
Geçici ateşkes, Gazze’nin kuzeyini sivillerden arındırmaya çalışan ve Hamas’ı yok etme çabası inatla süren İsrail’in neden olduğu, 14.500’ü aşkın Gazzelinin hayatını kaybettiği büyük felakette korkunç bir insani kriz içerisinde yaşamaya çalışan siviller için bir nefes alma imkanı da tanıyacak. Ateşkes sırasında, Gazze’deki sivillere insani yardım götürülmesi çabaları da arttı. Ancak yardımlar hâlen yeterli olmaktan çok uzakta.
Rehine Takası
Katar’ın arabuluculuğunda Hamas ve İsrail arasında varılan anlaşmaya göre 50 İsrailli rehineye karşılık İsrail hapishanelerinde bulunan 150 Filistinlinin serbest bırakılacağı kararlaştırılmıştı. Her iki tarafın bırakacağı rehinelerin on dokuz yaş altı kadın ve çocuklardan oluşacağı belirtilmişti. Geçici ateşkesin 2 gün daha uzatılması ile her bir İsrailli rehine karşılığında 3 Filistinli mahkumun serbest bırakılması öngörülüyor. Uluslararası Kızılhaç Örgütü üyeleri, Hamas’ın elindeki rehineleri teslim alarak İsrail’e götürülmesine aracılık ediyor.
24-27 Kasım tarihleri arasında Cuma-Pazartesi günleri arası gerçekleşen rehine takaslarında tamamı kadın ve çocuklardan oluşan 26 İsrailli rehine Cumartesi günü Hamas tarafından serbest bırakıldı. 78 Filistinli mahkum da iki gün içinde İsrail hapishanelerinden serbest bırakıldı. Bu arada 14 Taylandlı ve bir Filipinli rehine de Hamas ile Mısır hükümeti arasında yapılan ayrı bir anlaşma çerçevesinde serbest bırakıldı. Bu yazının yazıldığı ana kadar devam eden süreç içerisinde toplamda 39 İsrailli rehine karşılığında 137 Filistinli mahkum karşılıklı olarak serbest bırakıldı. 2 günlük uzatma ile bu sayılar artacak.
Netanyahu hükümeti geçici ateşkesin ardından Hamas’ı yok etmek için tekrar operasyona başlayacaklarını belirtiyor. Ancak, ateşkes sırasında gazetecilerin bölgeye daha rahat ulaşması ile Gazze’deki yıkım görüntülerinin ortaya çıkması, İsrail hükümetinin zaten kaybettiği ahlaki üstünlüğe daha da zarar verecektir. Bu ateşkesten sonra İsrail’in yeniden sivil kayıplara neden olabilecek orantısız bir operasyona başlaması daha zor olacaktır.
İsrail Batı Şeria’ya Saldırdı
Gazze’de rehine takası ve insani yardım amacıyla savaşa dört günlük ara verilmişken İsrail’in Batı Şeria’da hafta sonu gerçekleştirdiği saldırılarda 8 Filistinli hayatını kaybetti. Hayatını kaybedenlerden 5’i, Batı Şeria’nın kuzeyinde yer alan Cenin kentinde gerçekleştirilen gece baskınında öldü.
İsrail ordusu, Ağustos ayında iki İsraillinin ölümüne neden olan bir saldırıya karıştığından şüphelenilen bir Filistinliyi yakalamak için bu baskını yaptığını açıkladı.
Batı Şeria, İsrail’in Filistinli militanların İsraillilere saldırması nedeniyle bir buçuk yıldan uzun bir süredir neredeyse her gün çatışmalara sahne oluyor. İsrail güçleri, silahlı ve bıçaklı saldırılara karıştığından ya da bu tür saldırılar planladığından şüphelenilen kişileri aramak sık sık için Batı Şeria’daki kasaba ve şehirlere giriyor.
Temmuz ayında İsrail güçleri, militanların yuvası olarak kabul edilen Cenin kentindeki mülteci kampına bir saldırı düzenlemişti. Batı Şeria’da son 20 yıldır yaşanan en şiddetli çatışmalardan biri olan bu olay sırasında on üç Filistinli öldürülmüştü. Dolayısıyla, Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e yönelik saldırısından önce de Batı Şeria bu tip karışıklıklara sahne olmaktaydı.
BM, 7 Ekim’den bu yana çatışmanın yeniden tırmanışa geçmesiyle Batı Şeria’da 200 kadar Filistinlinin İsrail askerleri ya da yerleşimciler tarafından öldürüldüğünü açıkladı. Dört İsrailli de Filistinliler tarafından öldürüldü. Bu arada birçok Filistinli İsrail ordusu tarafından tutuklandı.
İsrail, Gazze’de Hamas’la savaşırken çatışmanın yayılmasını önlemek amacıyla Batı Şeria’daki kontrollerini sıkılaştırdı. Kuzey’de Lübnan Hizbullahı ve İsrail çatışmaları da sürüyor. Son olarak 18 Kasım tarihinde Hizbullah, İsrail’in Bustan ve Er-Rahib’te yer alan askeri noktalarına füzelerle saldırdığını duyurmuştu. 8 Ekim’den bu yana yaşanan çatışmalarda 6 İsrail askeri ve 76 Hizbullah militanı hayatını kaybetti.
Sonuç
İsrail, güneyde Gazze, kuzeyde Hizbullah ile çatışırken Batı Şeria’da da şüpheli gördüğü Filistinlileri yakalamak amacıyla operasyonlar düzenliyor. Geçtiğimiz hafta da belirttiğim gibi Gazze’de -şu ana kadar 6500’ü çocuk olmak üzere 14500 kayıp- sivillerin öldürülmesi nedeniyle dünyadan gelen tepkilerin artması ve Batılı ülkelerin kendi iç kamuoylarında da kitlesel gösterilerle karşılaşması, ABD’yi İsrail’i ateşkese zorlamak zorunda bıraktı.
İsrail’in 7 Ekim saldırılarından sonra koyduğu hedefler ve yaptığı açıklamalar bakımından geçici ateşkes ilan etmesi ve rehine takasını kabul etmesi bir geri adım olarak görülebilir. Zira İsrail’in amacı, Gazze’de tüm yer altı kanallarını yerle bir edip Hamas’ı bitirmek ve rehineleri İsrail hapishanelerindeki Filistinlilerle takas etmemekti.
Gazze operasyonunun İsrail’in umarsızca savaş suçları işlediği bir katliama dönüşmesi sonunda uluslararası aktörlerden ve kamuoylarından gelen baskılar İsrail hükümetini köşeye sıkıştırmış görünüyor. İsrail’den Hamas’ın tamamen yok edilmesinin mümkün olmadığına dair sesler de gelmeye başladı. İsrail’in en başta kabul etmediği rehine takası, Hamas’ın elindeki rehineleri kurtarmak için tek çözüm olarak kendini gösterdi.
Hamas’ın Aksa Operasyonu adını verdiği ve birçok İsrailli sivilin de ölümüne neden olan 7 Ekim saldırısının amaçlarından biri de Filistinli mahkumları kurtarmaktı ki bu rehine takası Hamas’ın bu anlamda amacına kısmen de olsa ulaştığını gösteriyor. Ancak, İsrail bir yandan Filistinli mahkumları serbest bırakırken diğer taraftan başka Filistinlilerin tutuklandığına dair haberler de geliyor.
Son olarak İsrail, bir ateşkes ilanını Hamas’ın toparlanmasını sağlayacağı gerekçesiyle de reddediyordu. Hamas altı günlük ateşkes süresinde ne kadar toparlanır bilinmez. Ancak şu aşamada Hamas’ın amaçları bakımından İsrail’e göre daha çok şey elde ettiği kesin. Hayatını kaybeden siviller ise bu iki aktörün önem sıralarında maalesef en baş sıralarda gelmiyor.