Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Dünya Gündemi: Birleşmiş Milletlerin Filistin Kararı Ne Anlama Geliyor?
    Bültenler

    Dünya Gündemi: Birleşmiş Milletlerin Filistin Kararı Ne Anlama Geliyor?

    Bahadır Çelebi14 Mayıs 20245 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    Hariçten Gazel Haftalık Dış Haberler Bülteni (7-13 Mayıs 2024)

    10 Mayıs 2024 Cuma günü Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu tarihi denebilecek bir karara imza atarak Filistin’in BM’ye tam üye olması için gerekli şartları taşıdığını belirten taslağı ezici çoğunlukla onayladı.

    Filistin 2011 yılında BM’ye tam üyelik için başvurmuş ancak güvenlik konseyindeki oylamada ABD vetosu nedeniyle örgüte tam üye olamamıştı. Ardından 2012 yılında Filistin, üye olmayan gözlemci devlet statüsüne başvurmuş ve bu başvurusu kabul edilerek BM’de gözlemci devlet olarak yer almıştı.

    Elbette BM Genel Kurulunun bu son kararı Filistin’in tam üyeliği anlamına gelmiyor. Çünkü bunun gerçekleşebilmesi için BM Güvenlik Konseyinin de onayı gerekiyor ki ABD’nin bu koşullar altında Filistin’in tam üyeliğine evet demesi beklenmiyor.

    Kararın alınmasında 143 ülke lehte, 9 ülke aleyhte oy kullanırken çoğunluğu Avrupa ülkesi olan 25 ülke ise çekimser kaldı. ABD ile birlikte Arjantin, Çekya, İsrail ve Macaristan da ret oyu kullandı.

    Ancak kararın ezici çoğunluk ile alınması, 7 Ekim’de başlayan Hamas saldırısı ve ardından İsrail’in soykırım seviyesinde bir katliama giriştiği Gazze operasyonlarının başlamasından bu yana İsrail’in uluslararası alanda aldığı yeni bir büyük darbe daha oldu.

    BM halihazırda iki devletli çözümü savunuyor. AB ve ABD de resmi olarak Filistin Sorununda iki devletli çözümü destekliyor. Ancak bu aktörler kalıcı çözümün gerçekleşmesi için İsrail ve Filistin arasında gerçekleşecek müzakereler ile belli bir noktaya ulaşılması gerektiğini düşünüyorlar.

    Öte yandan Genel Kurulun aldığı karar, Filistin’in BM Antlaşmasının 4. maddesindeki gereklilikleri taşıdığını ortaya koyması bakımından oldukça önemli. Zira bu madde, üye devletlerin BM yükümlülüklerini yerine getirme konusunda yetenekli ve istekli olma ve barışsever olma gibi niteliklerini tanımlıyor. Dolayısıyla Filistin’in İsrail’e karşı saldırgan bir tutum içerisinde olmadığı imasını içeriyor ve BM’ye tam üye olma hususunda yetenekli ve istekli olduğunu ortaya koymuş oluyor.

    Kararın bir diğer dikkat çeken yanı ise Filistin’e BM’de yeni haklar tanıyor olması. Genel kurulun bu kararı ile Filistin, tarihinde ilk kez genel kurul tartışmalarına katılabilecek, gündem maddeleri önerebilecek ve temsilcilerini BM komitelerine seçtirebilecek.

    Ancak yine de bu haklar Genel Kurul oylamalarında Filistin’in oy hakkı kullanmasını içermiyor. Oy hakkı, tam üye olma hakkı gibi, BM Güvenlik Konseyi yetkisiyle verilebilen bir hak. Genel Kurulun kararı neticesinde Güvenlik Konseyi, Filistin’in üyeliğini tekrar görüşecek. Ancak ABD vetosu nedeniyle Filistin’in tam üyeliğine yeşil ışık yakılmamış olacak.

    7 Ekim’den bu yana İsrail uluslararası alanda birçok yolla sıkıştırılıyor. Güney Afrika’nın İsrail aleyhine soykırım iddiası ile Uluslararası Adalet Divanında açtığı dava, BM Güvenlik Konseyinin Mart sonunda ABD’nin çekimser kalması ve 14 üyenin de lehte oy kullanması ile aldığı acil ateşkes kararı ve son olarak da Genel Kurulun Filistin’in üye olma yeterliliklerine sahip olduğu kararı, İsrail’i uluslararası toplum nezdinde git gide kurallara uymayan, saldırgan bir devlet olarak algılanması noktasına itiyor.

    Nitekim, İsrail yönetimi BM Genel Kurulun bu kararına da sert tepki gösterdi. Kararın ardından Genel Kurulda konuşan İsrail’in BM Büyükelçisi Gilad Erdan, oylamayı “terör için bir ödül” olarak nitelendirdi ve kürsüde BM Antlaşmasını kağıt parçalayıcı da parçalayarak sembolik bir eylemde bulundu.

    BM Genel Kurulunun Filistin kararı kanaatimce sembolik olmanın ötesinde anlamlar taşıyor. Zira bu kararın ardından Filistin devleti BM organlarında daha aktif bir politika izleyerek tartışmalarda ve gündem oluşturmada etkili olacak. Bu sayede, Filistin Sorununu gündemde tutma konusunda daha fazla imkana sahip olacak.

    Ayrıca bu karar iki devletli çözümün dünya kamuoyunda daha çok tartışılmasına vesile olacağı gibi, ABD’nin iki devletli çözüm konusunda İsrail’e baskılarını arttırmasını da teşvik edecektir.

    İsrail’in Refah Operasyonunda Son Durum

    İsrail, BM ve diğer uluslararası kurumlardan gelen baskılara, ABD’de başlayan ve yayılan üniversite protestolarına ve ABD hükümetinin uyarılarına rağmen Refah’a operasyon konusunun peşini bırakmıyor.

    Bir yandan yılan hikayesine dönen ve Katar ile Mısır’ın arabuluculuğunda sürdürülen ateşkes görüşmeleri sürerken, öte yandan İsrail ordusu Refah operasyonuna başladı ve Refah’taki müdahalesini genişletiyor.

    Ateşkes görüşmelerinde Mısır’da alınan kararları Hamas’ın kabul ettik açıklamasına rağmen İsrail hükümeti, Refah’ta operasyonlara devam kararı almış ve Hamas’ın taleplerinin İsrail’in önerilerinden bir hayli uzak olduğunu ifade etmişti.

    Netanyahu hükümetinin Refah operasyonuna devam etme kararının ardından 7 Mayıs Salı günü İsrail tankları ve birlikleri Refah’a girerek Refah sınır kapısının Filistin tarafındaki bölgeyi kontrol altına aldıklarını açıkladılar. Bu operasyon sırasında 20 Filistinli daha hayatını kaybetti.

    Mısır’dan gelerek Refah’tan Gazze’ye giren yardımlar da, İsrail ordusunun Refah sınır kapısının Gazze tarafını kontrol etmesi nedeniyle durdu. Refah’ta kuzeyden gelen Gazzelilerle birlikte 1.5 milyon civarında bir nüfus sıkışmış durumda.

    1.5 milyon insanın sıkışıp kaldığı bu küçük kentte İsrail ordusunun kara harekatını genişleterek operasyonlarını sürdürmesinin çok ciddi sivil kayıpları beraberinde getireceği düşünülüyor. ABD’nin endişesi ise ABD silahları kullanılarak Refah’ta sivillerin öldürülmesinin ABD aleyhine ciddi suçlamaları beraberinde getirecek olması.

    Nitekim ABD’nin bu endişesi Başkan Biden’ın ekran önünde ilk defa ABD’den İsrail’e yapılan bazı silahların sevkiyatının duracağı tehdidi ile kendini gösterdi. ABD’den üst düzey bir yetkili, geçtiğimiz hafta İsrail’e yapılacak olan silah sevkiyatlarından birinin durdurulduğunu açıklamıştı. Bu sevkiyat İsrail’e yaklaşık 800-900 kilogram ağrılığında üç bin 500 adet bomba taşıyordu. Biden bu bombaların Gazze’de nüfusun yoğun olduğu bölgelerde kullanılması nedeniyle sivillerin hayatını kaybettiğini söylemişti. Netanyahu hükümeti Biden’ın bu açıklamasına ellerinde yeterince silah ve mühimmat olduğunu söyleyerek karşılık verdi.

    Mevcut durumda Refah’ta operasyonlar sürüyor ve İsrail kuvvetleri Refah’ta bulunan Hamas üyelerini yakalama çabasını sürdürüyor. Son olarak İsrail ordusu Refah’ta yer alan Kuveyt Hastanesi’nin boşaltılmasını istedi ve Refah’ta İsrail ordusunun açtığı ateş sonucunda bir BM üyesi daha hayatını kaybetti. Sivil kayıplar artarken İsrail’in Refah’ta yürüttüğü kara harekatını ne kadar genişleteceği ise henüz bilinmiyor.

    Öte yandan İsrail ordusu, Gazze’nin kuzey ve orta bölgelerindeki operasyonlarını ve hava bombardımanlarını da sürdürüyor. Gazze Şeridi, Refah’a düzenlenen kara harekatı ile birlikte neredeyse tamamen katastrofik bir yıkıma uğramış durumda. Bu durum Gazze’de varılacak bir ateşkes ve sonrasında kalıcı çözüm ümitlerini de her geçen gün daha da azaltıyor.   

    Dünya L2
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikCumhuriyet’in İşçisi Olmak II: İktisadi Kalkınmanın Bedeli
    Sonraki İçerik İmkansız Annelik | Çavuşesku’nun Termometresi #202

    Diğer İçerikler

    Bültenler

    ABD Gündemi: Trump’ın İlk 100 Günü, Sol Muhalefet Meydanlarda, Kamuda Tasfiyeler, Mineral Anlaşması

    10 Mayıs 2025 Emrullah Özdemir
    D84 INTELLIGENCE

    Turkey and Israel: Intense Geopolitical Rivalry from the Mediterranean to Central Asia

    8 Mayıs 2025 Reza Talebi
    Yazılar

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Oytun Meçik

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    ABD Gündemi: Trump’ın İlk 100 Günü, Sol Muhalefet Meydanlarda, Kamuda Tasfiyeler, Mineral Anlaşması

    10 Mayıs 2025 Bültenler Emrullah Özdemir

    Turkey and Israel: Intense Geopolitical Rivalry from the Mediterranean to Central Asia

    8 Mayıs 2025 D84 INTELLIGENCE Reza Talebi

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Yazılar Oytun Meçik

    Dünya Gündemi: İsrail Gazze’yi Kalıcı Şekilde İşgale Hazırlanıyor

    6 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}