ABD Siyaseti Bülteni (6 Nisan – 5 Mayıs 2024)
Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Başkanlık Seçimlerine sadece altı ay kalmışken siyasetçiler arasında gerginlik artıyor; benzer biçimde halktaki polarizasyon da hızlanmış durumda.
Özellikle üniversitelerde İsrail-Gazze çatışmaları ile ilgili Filistinli sivillerin öldürülmesini protesto eden gruplarla İsrail Hükümeti’nin uygulamalarını savunan gruplar arasındaki huzursuzluk had safhaya çıkmış vaziyette.
Son günlerde polislerin üniversite kampüslerini basıp Filistin yanlısı protestoculara karşı uyguladığı sert müdahaleler ise gündemden düşmüyor. ABD’de son bir ayın öne çıkan başlıklarınaa kısaca bir göz atalım.
Yarış Kızışıyor
Başkan adaylarından Robert F. Kennedy Jr., Nisan ayı başında mevcut başkan Joe Biden’ın demokrasi önünde Trump’tan daha çok engel oluşturduğunu ifade etti. Kendisi de eski bir Demokrat olan ve pandemi süreciyle ilgili eleştirel çalışmalarıyla öne çıkan Kennedy, Başkan Biden’ın 2021 yılında “Covid-19 pandemisi süreci ve aşılar” ile ilgili hükümeti eleştiren/olumsuz fikirlere yer veren pek çok kaynağa erişim engeli getirdiğini iddia ederek Biden’ın ifade özgürlüğü konusunda sınıfta kaldığını iddia etti.
2016 Başkanlık Seçimlerindeki Demokrat aday ve eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Nisan ayı başında NBC’deki Tonight Show programında kendisine Biden ve Trump’ın yeniden karşı karşıya gelmesinden rahatsızlık duyan seçmenlere ne söylemek istediğini soran Jimmy Fallon’a “Seçmenler bunu aşmalı.” cevabını verdi ve Biden’ın Trump ile kıyaslandığında “toplumu gerçekten umursadığını” ifade etti.
2022’de kürtaj serbestisi konulu Roe v. Wade kararının Yüksek Mahkeme tarafından bozulmasının ardından mahkeme kararına sahip çıkan Donald Trump, 8 Nisan’da yaptığı açıklamada kürtaj hakkının eyaletlere bırakılması gerektiğini ifade ederek 2022’deki kararının arkasında durduğunu tekrarladı.
2023’te Florida Valisi Ron DeSantis ile kürtaj konusunda polemiğe girdiği bilinen Trump, DeSantis’e kıyasla bu konuda daha progresif bir duruş sergilerken klasik muhafazakar tutumunda ciddi bir değişikliğe gitmedi.
Kürtaj konusunda hafta sınırlaması meselesine kaçamak cevaplar veren Trump, bilhassa Demokrat Partili kadın siyasetçilerin hedef tahtasında. Başkan Yardımcısı Kamala Harris, Arizona Yüksek Mahkemesi’nin çıkardığı kürtaj karşıtı karardan Trump’ı sorumlu tutuyor ve seçmene 5 Kasım seçimlerinin kadın hakları üzerinden bir çeşit referandum olduğunun sinyalini veriyor. Trump ise “eğer başkan seçilirse ulusal çapta bir kürtaj yasağını onaylamayacağını” ifade ediyor.
Netanyahu Karşıtı Protestolar ve Polis Şiddeti
İsrail’in Gazze’deki sivilleri hedef almasının ardından ABD’deki birçok üniversitede Filistin yanlısı protesto gösterileri düzenleniyor. Çeşitli Netanyahu destekçisi gruplarla zaman zaman karşı karşıya geldiği bilinen ve genelde solcu/liberallerden oluşan Filistin destekçisi gruplar, son zamanlarda giderek artan polis müdahaleleriyle karşı karşıya.
Özellikle New York’taki Columbia Üniversitesi bu alanda öne çıkan üniversitelerden biri. Üniversitedeki eylemci öğrencilerin bir akademik binayı işgal etmesi sonrası kampüsteki tansiyon iyice yükseldi. Bunun üzerine 18 Nisan’da New York polisinin kampüse girmesi ve özellikle bazı akademisyenlere karşı çok sert müdahalelerde bulunması da kamuoyu gündemine bomba gibi düştü. Demokrat Minnesota Temsilciler Meclisi üyesi Ilhan Omar’ın kızı da polis tarafından gözaltına alınanlar arasında bulunuyor.
22 Nisan’da Columbia Üniversitesi’nin dersleri iptal etmesinin ardından protestolar hızlanarak devam etti. Başkan Biden bu konuda fazla çekingen bir tavra sahip görünüyor. Anti-semitizm eleştirilerine maruz kalmak istemeyen Başkan, ekseriyetle kendi tabanından olan Filistin yanlısı protestoculara da açıktan yüklenemiyor.
Kendi partisinden çokça eleştiri alan Joe Biden, hem İsrail hem de Filistin yanlıları tarafından sıkıştırılmaya çalışılıyor. Seçimde tabanının önemli bir kısmının sandığı boykot etme ihtimali Biden’ı ürkütürken Biden hükümeti İsrail’e açıkça karşı tavır almaktan da çekiniyor.
Demokrat Massachusetts Senatörü Elizabeth Warren, Nisan ayının ikinci haftasında “İsrail’in Gazze’deki eylemlerinin soykırım olarak değerlendirilebileceğini” ifade ederek İsrail’in tutumunu kınarken Demokratların sosyalist kanadında bulunan Vermont Senatörü Bernie Sanders, anti-semitizmi kınamakla beraber İsrail’in Gazze’deki eylemlerine karşı protesto gösterisi düzenleyenleri desteklediğini açıkça belirtti.
Mayıs ayının başında Temsilciler Meclisi’nde anti-semitizmin tanımının genişletilmesi ile ilgili kabul edilen yasa Biden’ı solcular tarafından hedef tahtası haline getirdi. Cumhuriyetçilerin desteklediği bu yasa, eğer Senato’dan da geçerse, İsrail devletinin hedef alınması artık anti-semitizm kapsamına dahil edilmiş olacak. Solcular bu yasayla ifade özgürlüğüne ve kampüslerdeki protesto gösterilerine büyük bir engel getirilmiş olacağını iddia ediyor.
Kongre’de Kabul Edilen Yardım Paketi
20 Nisan’da Temsilciler Meclisi’nden geçen yardım paketinde ABD’nin Ukrayna’ya yaklaşık 61 milyar dolar, İsrail’e de yaklaşık 26 milyar dolar destekte bulunacağı kararı verildi. Ukrayna’ya gönderilecek destek konusunda Demokratların oylamada birlikte hareket ettikleri görülürken Cumhuriyetçi kanatta bölünmeler olduğu gözlemlendi.
İsrail’e gönderilecek destek ise Biden’ın potansiyel seçmenlerinin gözünde olumsuz bir intiba bırakırken parti içindeki sosyal demokrat kanadın boykot karşıtı açıklamalar yapması ve halkı sandığa çağırması ne kadar işe yarayacak Kasım’da bunu hep birlikte göreceğiz.
Yardım paketi gündeminde en çok konuşulan isimlerden birisi de Cumhuriyetçi Indiana Temsilciler Meclisi üyesi Victoria Spartz’ın Ukrayna yardımına hayır oyu vermiş olması. Spartz Ukrayna doğumlu bir siyasetçi ve bu yıl içerisinde memleketi Çernigiv, Rusya tarafından bombalanmıştı. Cumhuriyetçilerin Ukrayna’ya yardım gönderme konusunda çekingen oldukları ve Demokratlara kıyasla daha izolasyon yanlısı bir politika benimsedikleri sır değil. Ancak Spartz’ın bile Ukrayna karşıtı bir tutum sergilemesi -doğal olarak- çokça eleştiriye sebep oldu.
Özetle, ABD Nisan ayında dış kaynaklı pek çok konudan ötürü çalkalandı. İç gündem, dış gündem tarafından kısmen de olsa bastırıldı. Başkanlık seçimlerine sayılı haftalar kala dünyadaki savaşların kaderinin nereye evrileceği de bu seçimlere bağlı olduğu için süreç dünyanın dört bir tarafında takip ediliyor. Önümüzdeki dönemin birçok heyecan verici gelişmeye gebe olacağı da kaçınılmaz görünüyor.
Kaynakça
- https://edition.cnn.com/2024/04/01/politics/rfk-jr-cnntv-interview/index.html
- https://edition.cnn.com/videos/politics/2024/04/03/hillary-clinton-fallon-interview-biden-trump-stephen-a-smith-nn-vpx.cnn
- https://www.pbs.org/newshour/politics/trump-labels-desantis-abortion-ban-a-terrible-mistake-riling-some-republicans
- https://www.reuters.com/world/us/long-awaited-aid-ukraine-israel-taiwan-poised-pass-us-congress-2024-04-23
- https://apnews.com/article/israel-palestinian-campus-protests-timeline-f7cd3abe635f8afa4532b7bed9212b56
- https://edition.cnn.com/2024/04/08/politics/elizabeth-warren-israel-gaza-genocide/index.html
- https://edition.cnn.com/2024/04/12/politics/harris-arizona-abortion/index.html