Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Uçurumun Kenarında: Yapay Zekâ Neler Getirecek?
    Yazılar

    Uçurumun Kenarında: Yapay Zekâ Neler Getirecek?

    Oytun Meçik3 Şubat 20256 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    Bugünlerin yeni gündemi yapay zekâ… Yapay zekâ, toplumlar ve ekonomiler üzerinde derin ve kalıcı etkiler yaratma potansiyeline sahip. Toplumların karşı karşıya kaldığı bu denli derin teknolojik ilerlemeler, ekonomik verimliliği artırmak, yeni iş alanları yaratmak ve toplumsal dönüşümü teşvik etmek için önemli bir araç olarak görülür. Ancak bu potansiyelin tam ve pozitif anlamıyla gerçekleşebilmesi için, yapay zekânın adil ve kapsayıcı bir şekilde dağıtılması kritik bir gereklilik olarak karşımıza çıkar.

    Uçuruma Dikkat!

    Yapay zekânın toplum ve ekonomi üstündeki potansiyel etkilerini spekülatif biçimde değerlendiren pek çok içerikle karşılaşmak mümkün. Bu konuda referans alabileceğimiz ve bu potansiyeli değerlendiren Uluslararası Çalışma Örgütü’nün yayınladığı “Yapay Zekâ Uçurumuna Dikkat: İşlerin Geleceği Üzerine Küresel Bir Bakış Açısı Şekillendirmek” isimli rapora baktığımızda yapay zekâ çağında ne gibi gelişmelerle karşı karşıya kalabileceğimizi daha sağlıklı biçimde ortaya koyabiliriz.

    Bugünün dünyası ve toplumları ekseninde değerlendirildiğinde, yapay zekânın benimsenmesindeki eşitsizliklerin, ekonomik ve sosyal ayrışmalara yol açma, zengin ve fakir ülkeler arasındaki farkı daha da derinleştirme yönünde ilksel etkiler ortaya çıkaracağını ifade edebiliriz. Kuşkusuz bu tür bir dengesizlik, teknolojinin sunduğu fırsatların büyük bir kısmından sadece belli bir kesimin faydalanmasına neden olacaktır. George Orwell’ın ünlü deyişiyle “herkes eşit ama bazıları daha eşit” olmaya, hatta bu durum güçlenmeye devam edecektir.

    İş ve Yaşam Değişiyor

    Yapay zekânın çalışma hayatı üzerindeki etkileri ise özellikle otomasyon ve mesleklerin yeniden şekillenmesi açısından dikkat çekicidir. Otomasyon, birçok sektörde belirli görevlerin yerini alabilir veya bu görevleri tamamlayıcı bir rol üstlenebilir. Bu süreç, bazı meslekler için önemli fırsatlar yaratırken, diğerleri için işsizlik riskini artırır. Örneğin, masa başı rollerde bulunan büro destek çalışanları, görevlerinin büyük bir kısmının otomatize edilmesi nedeniyle bu dönüşümden daha fazla etkilenebilir.

    Ancak otomasyonun her zaman işsizlikle sonuçlanmadığı, aksine yeni iş alanları yaratma potansiyeline sahip olduğunu unutmamamız gerekir. Dolayısıyla bu konuda kesin bir yargı, ancak otomasyonun sektörel etkilerinin derinlemesine bir incelemesine dayandırılabilir. Nitekim bazı sektörlerde; örneğin, sağlık sektörü gibi insan etkileşiminin kritik olduğu alanlarda, bu teknolojilerin tamamlayıcı bir rol oynayarak verimliliği artırabileceği öngörülüyor.

    Yapay zekânın toplumsal etkileri incelendiğinde söz konusu gelişmelerin cinsiyet bazlı eşitsizlikleri derinleştirme riski taşıdığı da gözlemlenmektedir. Özellikle büro ve iletişim sektörlerinde yoğun olarak çalışan kadınlar, otomasyon nedeniyle daha yüksek bir risk altındadır. Kuşkusuz bu durum yine ülke ve bölge bazlı demografilere bağlı olarak ele alınmalıdır. Ancak bugünün dünyasında öne çıkan Hindistan ve Filipinler gibi gelişmekte olan ülkelerde bu durumun daha belirginleştiğini; çağrı merkezleri gibi alanlarda çalışan bireylerin, teknolojik gelişmelerin etkilerine karşı daha hassas hale geldiğini söyleyebiliriz.

    Bununla birlikte, yapay zekânın sunduğu fırsatlardan tam anlamıyla yararlanabilmemiz, dijital becerilerin ve altyapının geliştirilmesine bağlıdır. Zira bu faktörler, yapay zekânın çeşitli bölgelerdeki etkilerini önemli ölçüde şekillendiriyor. Bu bağlamda, eğitim ve beceri kazandırma programlarının oluşturulması, dijital dönüşümün kapsayıcı bir şekilde gerçekleşmesi için kritik bir adım olarak değerlendirilebilir.

    Bu Değirmenin Suyu Nereden Gelecek?

    Küresel değer zinciri, farklı aşamalardan oluşan bir ekosisteme sahip. Verilerin toplanması, işlenmesi ve etiketlenmesi gibi düşük katma değerli işler genellikle gelişmekte olan ülkelerde yoğunlaşmış durumda. Buna karşılık, model tasarımı, eğitim ve uygulama gibi yüksek katma değerli faaliyetler ise daha çok gelişmiş ülkelerde gerçekleştiriliyor. Bu durum, söz konusu teknolojinin sunduğu ekonomik faydaların da adaletsiz bir şekilde dağılmasına yol açıyor.

    Örneğin, OpenAI’ın GPT-4 modelini eğitmek için harcadığı milyonlarca dolarlık bilişim maliyeti, gelişmekte olan ülkeler için büyük bir finansal engel oluşturuyor. Bunun yanı sıra, verilerin etik kullanımı ve gizlilikle ilgili meseleler de giderek daha fazla önem kazanıyor. Dolayısıyla, değer zincirinde düşük katma değerli işler için çalışan bireylerin emeklerinin adil şekilde karşılanması ve bu işlerin sürdürülebilir hale getirilmesi, uluslararası topluluk için çözülmesi gereken kritik konular arasında sayılabilir. Öte yandan, bugün hemen her ülkede yapay zekâ çağına yönelik atılması gereken adımlar sıralanırken, bu adımları kimin nasıl ve hangi finansal kabiliyetle atacağı belirsizdir.

    Küreselleşmede Yeni Bir Aşama

    Toplumlar giderek hızlanan teknolojik gelişmelerle yüzleşirken, bu gelişmelerin yaratabileceği “beyin göçü” sorunu da önemli bir mesele olarak karşımıza çıkar. Bilindiği üzere, önceden bu yana gelişmekte olan ülkelerde yetenekli çalışanlar, daha iyi iş ve yaşam olanakları sunan gelişmiş ülkelere göç etme eğilimi gösteriyor. Bu durum, ulusal bazda teknolojiye dayalı endüstrilerin gelişimini sınırlandırıyor ve sonuç olarak yarıştan kopan ülkeler, küresel teknolojik yarışın gerisinde kalıyorlar. Bu nedenle, yapay zekâya yapılacak yatırımlar, sadece fiziksel altyapının değil, aynı zamanda dijital becerilerin ve beşerî sermayenin geliştirilmesini de içermelidir.

    Yetenekli bireylerin kendi ülkelerinde kalmalarını sağlamak için cazip iş fırsatları yaratmak, bilgi birikimlerini ulusal düzeyde değerlendirebilecekleri ortamlar oluşturmak ve yaşanabilirliğin, adil yaşamın ve refahın ön planda tutulduğu bir iklim yaratılması gerekiyor. “Bunlardan bazılarını yapalım, diğerleri olmasa da olur” düşüncesinin çalışmayacağını piyasanın kuralları peşinen söylüyor. Küresel dünyada bu itme-çekme etkilerinin dışında kalabilmek mümkün değil!

    Bilindik Ama Uygulanmayan Reçete: Şeffaflık ve Sosyal Diyalog

    Yapay zekâ, çalışma hayatına nasıl entegre edilebilir sorusunun basit yanıtı, şeffaflık ve sosyal diyaloğun sağlanması olarak verilebilir. Çalışanların teknolojiye adaptasyonunun sağlanması, bu sürecin başarısında kritik bir role sahiptir. Nitekim Avrupa’da yapılan araştırmalar, şeffaf iletişim ve işbirliğine dayalı bir yaklaşımın, teknolojinin daha hızlı ve etkin bir şekilde benimsenmesine olanak tanıdığını gösteriyor. Bu nedenle, sosyal diyalog, yapay zekâ çağında hem çalışma hayatına entegrasyonu kolaylaştırmak hem de olası olumsuz etkileri azaltmak için kaçınılmaz bir rolde. İşyerlerinde demokratik süreçlerin güçlendirilmesi, çalışanların yeni teknolojilere yönelik endişelerini giderebilir ve onların bu süreçlere aktif katılımını sağlayabilir. Bu bağlamda, sendikaların ve diğer işçi temsilcilerinin rolünü de göz ardı etmemek gerekir.

    Uluslararası işbirliğinin sağlanması, yapay zekânın pozitif dışsallıklarının adil şekilde dağıtılmasını sağlamak için kritik bir önemdedir. Bilgi paylaşım ağları, ortak eğitim programları ve teknoloji transferini destekleyen politikalar, gelişmekte olan ülkelerin teknolojik dönüşüme ayak uydurmasına yardımcı olabilir. Bunun yanı sıra, uluslararası topluluğun, yapay zekânın etik ve sosyal sorumluluk ilkelerine uygun bir şekilde geliştirilmesi ve uygulanması konusunda aktif bir rol oynaması gerekiyor. Örneğin, uluslararası kuruluşların rehberliğinde, küresel standartlar oluşturulması ve bu standartların uygulanabilirliğinin denetlenmesi önemlidir.

    Eğitim ve Sağlık Sistemlerinde Değişime Hazır mıyız?

    Yapay zekânın eğitim sistemleri ve sağlık sektöründeki etkileri de büyük öneme sahip, çünkü toplumun tamamını istisnasız biçimde ilgilendiriyor. Yapay zekânın eğitimde kullanımı, öğretme ve öğrenme yöntemlerini kökten değiştirme potansiyeli barındırıyor. Temelde yapay zekânın öğrencilerin bireysel ihtiyaçlarına göre özelleştirilmiş eğitim programları geliştirme kapasitesine sahip olması, eğitimde fırsat eşitliğini artırabilme potansiyeline sahip. Ancak dijital uçurumun derinleştiği bir toplum yapısı, bu potansiyelin tam anlamıyla hayata geçirilmesini engellemekle kalmayıp aleyhte etkiler de yaratabilir. Dolayısıyla eğitim teknolojilerine yapılan yatırımların artırılması, yapay zekânın eğitimde etkin bir şekilde kullanılmasını sağlayacak altyapıyı oluşturmak için kritik bir adım olarak görülmelidir.

    Aynı şekilde, yapay zekânın sağlık sektöründeki etkileri de geniş bir yelpazeye yayılıyor. Kuşkusuz yapay zekâ, tıbbi teşhis ve tedavi süreçlerinde devrim niteliğinde yenilikler sunma potansiyeli taşıyor. Örneğin, radyolojik görüntülerin analizinde kullanılan algoritmalar, teşhis doğruluğunu artırarak sağlık hizmetlerinin standardını yükseltebilir. Bununla birlikte, bu tür teknolojilerin etik boyutlarının dikkatlice değerlendirilmesi gerektiğini not edelim. Zira hasta mahremiyeti, veri güvenliği ve algoritmik önyargılar, sağlık sektöründe yapay zekânın entegrasyonu sırasında ele alınması gereken önemli konular arasında sayılabilir.

    Sözün Özü

    Sonuç olarak, yapay zekânın toplumsal ve ekonomik etkilerinden tam anlamıyla faydalanmak için kapsayıcı ve adil bir yaklaşım benimsenmesi gerekiyor. Teknolojinin sunduğu fırsatların tüm dünya genelinde eşit bir şekilde dağıtılması, toplumsal refahı artırmak ve ekonomik kalkınmayı desteklemek için elzem. Bunun için ise altyapı yatırımlarının artırılması, beşerî sermayenin geliştirilmesi ve uluslararası işbirliğinin güçlendirilmesi gerekiyor.

    Yapay zekâyı, sadece bir teknoloji olarak görmemeli; aynı zamanda sosyal adalet, ekonomik kalkınma ve kapsayıcılık için bir katalizör olarak değerlendirmeliyiz. Ancak söz konusu potansiyelin hayata geçirilmesi için sadece teknolojik değil, aynı zamanda sosyal, politik ve etik bir dönüşüme de ihtiyacımız var. Görünen o ki insanlığın geleceğinin şekillendirilmesinde yapay zekânın etkili ve adil bir şekilde kullanılması, toplumsal ilerlemenin anahtarlarından biri olacaktır.

    Fotoğraf: Steve Johnson

    Ekonomi R2 Yapay Zeka
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikIsrael’s Water Diplomacy: Domination, Discrimination and Pressure on Neighbors
    Sonraki İçerik ABD Gündemi: Trump’ın Yemin Töreni ve İktidarının İlk On Beş Günü

    Diğer İçerikler

    Yazılar

    Yeni Anayasa Yeni Türkiye Demek Değil

    30 Mayıs 2025 Armağan Öztürk
    Yazılar

    Komünizmin Rıza Nur’u: Aclan Sayılgan

    28 Mayıs 2025 Kadir Serkan Selçuk
    Yazılar

    Krizler Çağında Umut Ekmek: Gençler Gıdanın Geleceğini Geri Alıyor

    26 Mayıs 2025 Elif Menderes

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Yeni Anayasa Yeni Türkiye Demek Değil

    30 Mayıs 2025 Yazılar Armağan Öztürk

    Komünizmin Rıza Nur’u: Aclan Sayılgan

    28 Mayıs 2025 Yazılar Kadir Serkan Selçuk

    Dünya Gündemi: ABD-AB Gümrük Müzakereleri, Rusya’dan Ukrayna’ya Yeni Hava Saldırısı, Venezuela Seçimleri

    27 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    Krizler Çağında Umut Ekmek: Gençler Gıdanın Geleceğini Geri Alıyor

    26 Mayıs 2025 Yazılar Elif Menderes

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}