Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » İnternet Özgürlüğünü Nasıl Ölçeriz?
    Yazılar

    İnternet Özgürlüğünü Nasıl Ölçeriz?

    Gürkan Özturan10 Ekim 20238 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    ABD merkezli Freedom House’un her yıl düzenli olarak yayımladığı İnternette Özgürlükler Raporu’na göre dünya çapında 20 ülkede internette özgürlük alanında bir iyileşme gözlenirken Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 29 ülkede ise gerileme tespit edildi. Türkiye açısından dört yıldır devam eden kesintisiz gerileme ayrıca, ülkenin internet özgürlükleri alanında şimdiye kadarki en kötü yılı deneyimlediğini de gösterdi. Son on yıllık dönemdeki en sert düşüş yaşayan ülkelere bakıldığında, Türkiye 15 puanlık düşüşle, 30 puan düşen Myanmar ve 19 puan düşen Rusya’nın hemen ardından Venezuela ve Uganda ile birlikte yer alıyor.

    2009 yılından bu yana yayımlanan ve dünya çapındaki internet kullanıcılarının yüzde 88’ini barındıran 70 ülkede internet özgürlükleri ve dijital haklar alanını yakından takip eden Freedom House’un “Freedom on the Net” (İnternet Özgürlükleri) raporu, bu yıl “Yapay Zekanın Baskıcı Gücü” alt başlığıyla yayımlandı.

    Raporun verilerine göre 13 yıldır aralıksız bir biçimde küresel anlamda yaşanan internette haklar ve özgürlükler alanındaki gerileme, bu yıl da benzer şekilde devam etti ve her ne kadar 20 ülkede internet özgürlükleri alanında bir ilerleme görülmüşse de 29 ülkede yaşanan gerileme, küresel ölçeğin olumsuz ilerleyişini önleyemedi. Türkiye ise 2016 yılından bu yana “özgür olmayan ülkeler” kategorisinden hiç bir zaman çıkamamış olmakla birlikte, şu anda bulunduğu konuma kadar da hiç gerilememişti.

    1 Haziran 2022 ile 31 Mayıs 2023 aralığını kapsayan raporda öne çıkan gelişmelere baktığımızda, yapay zeka teknolojisinin hızlı bir biçimde yaygın kullanıma girmesi ve bunun da iktidarlar açısından kitle gözetim ve sansür uygulamalarında kullanılması akabinde yanlış bilgi yayan kişilerin propaganda amacıyla yine yapay zeka uygulamalarına yönelerek işitsel ve görsel malzemeler aracılığıyla toplumlar üzerinde etki ettiğini görmek mümkün.

    Türkiye’de İnternet Özgürlükleri

    Özgür olmayan ülkeler arasında yer alan Türkiye’de, geçtiğimiz yıl internet özgürlükleri açısından fazlasıyla yıkıcı bir yıl oldu. Yılın öne çıkan gelişmelerine bakıldığında, Ekim 2022’de TBMM’de kabul edilen Dezenformasyon Yasası, Kasım 2022’de İstanbul’da gerçekleşen patlamanın ardından dijital mecralardaki kısıtlamalar, Şubat 2023’te gerçekleşen yıkıcı depremlerin altyapı ve iletişim alanına etkileri ile iktidar eliyle gerçekleştirilen sosyal medya kısıtlamaları ve Mayıs 2023 seçimlerine giden süreçte artan baskı ve sansür uygulamalarının yıla damga vurduğunu söylemek mümkün. Türkiye bu yıl Freedom on the Net raporunda önceki yıla göre toplamda iki puan geriledi.

    Yüksek Enflasyonun İnternet Özgürlüklerine Olumsuz Etkisi

    Özgürlüklerden faydalanabilmek için bu özgürlükleri ekonomik olarak karşılayabilecek bir ortamda yaşıyor olmak da gerekiyor. Ortalama alım gücünün faydalanılabilecek özgürlükleri karşılayamadığı bir ortamda, bir özgürlüğün toplum tarafından sahip çıkılmasını beklemek hayalcilik olur. 2023 İnternet Özgürlükleri Raporu’nun genel incelemesine göre Erişim kategorisinde yaşanan gerilemenin nedenlerinden bir tanesi, Türkiye’de görülen aşırı yüksek enflasyon ve internet sağlayıcıların fiyat politikalarının, toplumun genelinin alım gücüne oranla yüksek kalmasıdır.

    Her ne kadar toplam abone sayılarında bir artış görülüyor olsa da artıştaki yavaşlama ve kullanıcılar arasında gitgide daha da az kapsamlı veri paketlerinin kullanılması, internet özgürlükleri açısından bir sorun teşkil ediyor. Telekom sektöründeki kontrollü ve tekele yakın yapı ise bu fiyatlandırma politikalarında bir iyileşmeyi müjdelemiyor. İnternet erişim ücretleri kıyaslamasına göre Türkiye, Avrupa’da alım gücüne kıyasla en pahalı interneti kullanarak son sırada yer alıyor. Türkiye’nin bu kategoride dünyadaki yeri ise 43. sırada. Ülkedeki ekonomik koşulların iyileşmediği ve yurttaşların alım gücünün artamadığı bir durumda, her ne kadar altyapı yatırımları yapılıyor olsa da, bu kategoride iyileşme beklemek fazlasıyla hayalci olur.

    Erişim Engelleme ve Dezenformasyon

    Doğru ve güvenilir bilginin açık bir biçimde yetkililer tarafından paylaşılmadığı her ortamda bu tür kısıtlamalar, kriz anlarını felaket boyutuna çıkarma imkânını barındırır. Raporda Türkiye açısından gerilemenin görüldüğü bir diğer erişim kategorisi başlığı ise raporlama dönemi süresince iktidarın sosyal medyaya erişimi iki defa kısıtlamış olması. Bu kısıtlamalardan ilki, Kasım 2022’de İstanbul’da gerçekleşen ölümcül patlamanın ardından yaşanmış, bilgi kirliliğini önleme gayreti olduğu iddia edilen kısıtlama, patlama ile ilgili toplumda dezenformasyonun yayılmasında daha büyük bir etki göstermişti.

    Bir diğer kısıtlama da Şubat 2023’te Türkiye’nin 11 ilini etkileyen yıkıcı depremlerin ardından arama ve kurtarma faaliyetlerinde büyük öneme sahip olan Twitter’a erişimin en kritik saatler süresince engellenmesi ve bu sayede enkaz altındaki depremzedelere ulaşmaya çalışan arama ve kurtarma ekiplerine bilgi akışının kısıtlanması oldu. Bu kısıtlamanın, internet özgürlükleri açısından olduğundan çok daha fazla yurttaşların yaşam hakkı üzerinde etki etmiş olması ve aradan geçen aylar boyunca halen bu kısıtlamaya dair bir gerekçe sunulmamış olması ise kahredicidir.

    Dezenformasyon ile ilgili olarak ayrıca seçim sürecinde yaşanan büyük içerik manipülasyonu, muhalefet adayına yönelik olarak sahte bir videonun dolaşıma sokularak iktidar tarafından “ama montaj ama şu ama bu” denilerek videonun sahte olduğunun kabul edilmesi, bu görüntülerin seçime bir gün kalana kadar engellenmeden yayılmaya devam etmesi ve eleştirel içeriklerin sosyal medya mecralarından hükümet talebi üzerine kaldırılması da seçim sürecini etkileyecek şekilde gerçekleştirilen internet özgürlükleri ihlalleri olarak kayda geçti.

    Dijital Alanın Darlığı

    Geleneksel medya mecralarının iktidarın neredeyse tam kontrolü altında olmasının bir yansıması olarak bağımsız ve alternatif yayıncılar, yoğunlukla dijital alanı tercih ediyor. Buna, özellikle de haberciler, sivil toplum kuruluşları, toplumsal girişimler, azınlık grupları gibi toplumun geneline kıyasla risk altında sayılabilecek gruplar da dahil. Ele geçirilen dijital hesaplar ve lisans iptallerine dayalı kapatma kararları başta olmak üzere özellikle de LGBTI+ düşmanlığına dayalı düzenlemeleri önceleyen baskıcı uygulamalar, risk altındaki grupları internet ortamında da huzursuz bir ortama maruz bırakırken “Güvenli İnternet Paketi” uygulamalarıyla da bu yayıncılara adı konmamış bir sansür uygulanıyor.

    Anonim Haberleşmenin Önündeki Engeller

    Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin temel haklardan biri olarak saydığı “hususiyet” (privacy) hakkı kapsamında değerlendirilen anonimlik, demokratik süreçlerin işleyişinde, yayıncılıkta, siyasi örgütlenmelerde, inanç hürriyetinden istifade etmede ya da herhangi bir şekilde kişilerin düşünce ve görüşlerini paylaşırken devlet ya da başka zümrelerin hedefi haline gelmesinin önüne geçmek adına özgürce kendini ifade edebilmesinin önünü açar.

    İnternet Özgürlükleri Raporu da hususi iletişim ve anonimlik hakkını değerlendirdiği C4 kısmına 4 puan değeri verir. Bu kısımda Türkiye önceki yıllarda 2 puan alırken bu yıl Elektronik Haberleşme Kanunu’nda yapılan değişikliklerin yürürlüğe girmesiyle uçtan uca şifreleme (E2E) kullanan haberleşme uygulamaları (OTT) kullanıcılara eskiden olduğu gibi nispeten güvenli iletişim sağlayamayabileceğinden bir puan daha kaybetti.

    Aynı kısımda, anonimlik hakkının suçlulaştırılması şeklinde Dezenformasyon Yasası’nın 29. maddesine referans veriliyor. Bu maddeye göre toplumda endişe, korku veya panik yaratma amacıyla, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kişilere yönelik getirilen üç yıl hapis cezasının, failin anonim bir şekilde veya örgütlü halde bu eylemi gerçekleştirmesi neticesinde yarı oranında artırılacağı belirtiliyor.

    “İyileşmenin” Görüldüğü Alan

    Rapor kapsamında değerlendirilen kategorilerin ve kısımların birçoğunda Türkiye, olabileceği en dip noktaya yakın bir konumda bulunuyor. Kullanıcıların temel hak ve hürriyetlerine yönelik ihlallerin ele alındığı C kategorisinde C3 kısmı, kullanıcıların internet ortamındaki faaliyetleri nedeniyle uluslararası sözleşmelerle korunan haklarının ihlal edilmesine odaklanıyor.

    Bu kısımda Türkiye, önceki yıla göre bir iyileşme sergileyerek 0’dan 1 puana yükseldi. Bunun gerekçesi ise raporlama sürecinde hiçbir kullanıcının internetteki paylaşımları nedeniyle hakkında kesinleşmiş hapis cezası verilmemiş olması. Her ne kadar önceki yıla göre bir iyileşme görülmüş olsa da bu kısımda alınabilecek toplam 6 puandan yalnızca 1 puan alınıyor olması Türkiye’de internet kullanıcılarının haklarının içinde bulunduğu korkunç durumu da gözler önüne seriyor.

    Raporda Öne Çıkan Diğer Gelişmeler

    Kategorilerin izlemenin yapıldığı diğer ülkelerle olan kıyaslaması ve Türkiye’nin son yıllardaki gidişatına göre belirlenen gerileme eğiliminin yanı sıra, raporda değerlendirilen birkaç unsur daha oldukça dikkat çekici.

    Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremlerin ardından usulüne uygun yerleştirilmemiş olan mobil bağlantı vericilerinin binalarla birlikte enkaz altında kalması, iletişim ağının bölgesel olarak çökmesi, mobil hizmet sağlayıcıların acil durum sunucularını etkin hâle getirme girişimlerinin yetkililer tarafından durdurulması bunlardan en çarpıcı olanları.

    Bir başka gelişme ise ilk aşamada yasadışı kitle gözetimin ifşası, BTK’nın Türkiye’de bulunan tüm internet kullanıcılarına dair anonimleştirilmemiş ham verileri internet hizmet sağlayıcılardan edinmesi, ardından da bu kitle gözetimin Dezenformasyon Yasası’nın bir parçası olarak yasal düzleme çekilmesi oldu. Her ne kadar gündemde hak ettiği yeri edinememiş olsa da kitle gözetim ve fişlemenin sakıncalarını önceki on yıllarda yurttaşlar çok acı bir şekilde tecrübe etmişti.

    Yapılabilecekler

    Dijital alanın hak temelli ve kullanıcı odaklı bir düzenleme ile değil de devletin güvenlik politikalarını önceleyen kısıtlayıcı bir bakış açısıyla ele alınması, internet ortamını Türkiye’de günden güne daha da baskılanmış bir hâle çeviriyor. İnternet Özgürlükleri Raporu sıralamasının en dibinde yer alan Çin ve İran gibi ülkelere her yıl biraz daha yaklaşan Türkiye’de, Mayıs ayında gerçekleştirilen seçimler sürecinde partilerin dijital haklar ve hürriyetlere değinmemesi, bilişim teknolojileri ve telekom alanında çalışan uzman ve kıdemli kişilerin ülkeden göç ediyor olması ve bir kişi haricinde bu alana dair uzmanlaşan kişilerin partiler tarafından aday gösterilmemiş olması geleceğe dair çok umutlu bir tablo çizmiyor. Bununla beraber, toplumda değişime dair talep ve bu yönde hareket eden girişimler, bir nebze olsun rahatlatıcı olabilir.

    Hâlihazırda bulunan yasalar yürürlükte kalacaklar. Fakat bu noktada yapılması gereken değişim umudunu canlı tutabilecek kişiler ve kuruluşların çok paydaşlılık ilkesini de göz önünde bulundurarak öncelikle dijital haklar ve hürriyetler konusunu gündemde tutması, bu konuda farkındalık yaratabilecek faaliyetlerde bulunması ve bir vizyon belirleyerek önümüzdeki yıllarda Freedom House sıralamalarında da Türkiye’nin “Özgür Ülkeler” arasında yer almasını sağlayabilecek nitelikli bir yol haritası çıkarmasıdır.

    Bu yıl küresel raporda da belirtilen birkaç öneri, Türkiye için de pusula görevi görebilecek niteliktedir. İfade hürriyetinin -yalnızca internette değil, her ortamda- yüceltilmesi ve güvence altına alınması, bilgiye ve habere erişimin önündeki engellerin kaldırılması, medya özgürlüğünün tüm kesimler için temel bir hedef haline getirilmesi, kişilerin verilerinin hususiyetinin korunması, kitle gözetimin ve fişlemenin sona erdirilmesi, siyasi odakların ve devletin yurttaşlar üzerinde baskıcı gözetimine karşı konulması, özgür ve açık internetin korunması, atılacak adımların en başında geliyor.

    Önceki yıllarda TBMM çatısı altında sansür ve gözetime yer açan yasama süreçlerinde ne teklifi getiren iktidar temsilcileri ne de onlara karşı çıkan muhalefet vekilleri, konuya dair nitelikli söylemler geliştirmiş ve tartışmalara dahil olmuşlardı. Yeni mecliste belki en azından dijital haklar ve hürriyetler alanında daha farklı tartışmaların yaşandığı dönemler görmek mümkün olur ümidiyle yine yukarıdaki önerileri sıralamak istedim.

    Bu yıl yayımlanan küresel rapora ve Türkiye kısmına ulaşmak için, okurlar ekteki linki kullanabilirler: https://freedomhouse.org/report/freedom-net/2023/repressive-power-artificial-intelligence

    Hukuk R2 Siyaset Sosyoloji
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikHamas – İsrail – Filistin Üçgeni | Çavuşesku’nun Termometresi #175
    Sonraki İçerik Dünya Gündemi: Beş Soruda Hamas-İsrail Çatışması

    Diğer İçerikler

    Videolar

    Parlamenter Sistem Nasıl Geri Gelecek? | Çavuşesku’nun Termometresi #252

    8 Mayıs 2025 Melis Konakçı, İlkan Dalkuç ve Burak Bilgehan Özpek
    Yazılar

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Oytun Meçik
    Bültenler

    Dünya Gündemi: İsrail Gazze’yi Kalıcı Şekilde İşgale Hazırlanıyor

    6 Mayıs 2025 Bahadır Çelebi

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    ABD Gündemi: Trump’ın İlk 100 Günü, Sol Muhalefet Meydanlarda, Kamuda Tasfiyeler, Mineral Anlaşması

    10 Mayıs 2025 Bültenler Emrullah Özdemir

    Turkey and Israel: Intense Geopolitical Rivalry from the Mediterranean to Central Asia

    8 Mayıs 2025 D84 INTELLIGENCE Reza Talebi

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Yazılar Oytun Meçik

    Dünya Gündemi: İsrail Gazze’yi Kalıcı Şekilde İşgale Hazırlanıyor

    6 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}