Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » İmamoğlu’nun Yolu
    Yazılar

    İmamoğlu’nun Yolu

    Umut Dağıstan19 Ağustos 20234 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    Brian De Palma’nın yönettiği 1993 yapımı Carlito’nun Yolu filminde Al Pacino, tüm suçları geride bırakıp Bahamalar’da bir iş kurarak hayatına daha dürüst devam etmek isteyen Carlito Brigante’yi canlandırır. Ancak eski hayatındaki karanlık ilişkiler Carlito’yu bir türlü rahat bırakmaz.

    Elbette hayatınızın bir döneminde karanlık tarafa geçmişseniz, oradaki ilişki biçimleriyle kazanmış ve kazandırmışsanız, akabinde aydınlık tarafa pirüpak geçmek pek de kolay değildir. Tortular bir süre arkanızdan kovalar. Ancak filmin kırılma noktasında Carlito bir seçim yapar. Bu seçim de onu kaçınılmaz sona götürür. Bu onun yoludur. Sonuçlarına da katlanır.

    İmamoğlu, değişimin bayraktarlığını yapma iddiası ve çıkışının ardından 15.08.2023 tarihli şeklen görkemli, içerik olarak bulmacayı andıran açıklamasında yolunu çizdi. Üstelik bu yol ziyadesiyle muğlak. Hem her yere çıkabilecekmiş izlenimini veriyor, hem de muhtemel bir çıkmaz sokağı tarif ediyor. 

    İmamoğlu, kaybedilen Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra çektiği videolarla ve basın açıklamalarıyla siyaset tarzının değişmesi ve siyasetçilerin sorumluluk almaları gerektiğini söylemişti. Bunu da zaman zaman bir manifesto tarzında yapmış, toplumun değişim istediğinin altını çizmiş, sanki siyaset zeminini parti dışına çıkarıyormuş gibi bir izlenim vermişti. İmamoğlu’nun siyasi bir aktör olarak yaptıkları düşünüldüğünde bu çıkış yadırgatıcı değildi. Yadırgatıcı olan sorasındaki yalpalamalarıydı.

    Sürekli kazanmak isteyen hırslı ve iddialı bir siyasetçi İmamoğlu. Kabul etmek gerekir ki bu özellikleri sayesinde çok çabuk parladı ve siyaseten önemli bir aktör oldu. Dolayısıyla kendi vasatının üzerinde bir çıkış yaptığında insanlar bunun bir sonuca bağlanmasını haklı olarak bekliyorlar. Hele ki seçim sonrası oluşan büyük hayal kırıklığı atmosferinde.

    İmamoğlu, iddiası ölçüsünde bir cesaret ortaya koyamıyor ve henüz siyasi kariyerinin başında risk almak istemiyor. Ancak kanımca asıl kendisine çizdiği bu yolla büyük bir risk almış durumda. Zira en güçlü olduğu yerden, halk nezdindeki prestijinden kaybetmeye başladı.

    İmamoğlu’nun seçimden sonra yaptığını, bütün tuşlara aynı anda basmaya çalışan bir piyaniste benzetebiliriz. En tepeyi istiyor, ancak bunu isterken elindeki kozları da kaybetmeme derdinde. CHP Genel Başkanlığını arzuluyor ama erken öten bir horoz konumuna düşmemek için bazen aynı cümle içinde iki farklı argümanı savunabiliyor.

    Fazla ileri gidersem İstanbul’u kaybederim diye korkuyor. Çünkü İstanbul’u yönetmek önemli bir politik figür olmak demek, ancak ileri gitmeden siyasi hayallerine kavuşamayacağının da farkında. Kısacası İmamoğlu tipik bir siyasetçi gibi halk için sahaya çıktığını söylese de henüz halk için oynamıyor. Daha doğrusu geniş kitlelerin siyasette yaratacağı potansiyelin yeterince farkında değil.

    Bunun için belki de onu suçlamamalıyız. Zira uzun bir süredir siyaset, Türkiye’de halk için değil halka rağmen yapılmakta. Siyasi figürler tabandan değil, tepeden verilen kararlarla yaratılmakta. Oysa İmamoğlu’nun bizzat kendisi halk nezdinde uzun bir süredir görülmeyen bir teveccühe sahip. Bundan sonraki siyasi kararlarıyla bu teveccühün kaynağının konjonktür mü yoksa kendisi mi olduğunu gösterecek. Üstelik değişen seçim sistemi, belki de daha önce olmadığı kadar tabandan gelebilecek bir harekete izin vermekte.

    İmamoğlu’nun son yaptığı açıklama kendisine biçtiği yolu açıkça ortaya koydu. Oyunu CHP üstünden oynamaya karar verdi, daha doğrusu parti içindeki kliklerle pazarlık yapma kararı aldı. Oysa yaptığı gezilerle ve demeçleriyle halkı arkasına alma niyetindeymiş gibi göründüğü halde bir noktada buna cesaret edemedi. Hâlbuki CHP içindeki kimi kliklerin kendisine yaklaşma çabalarını doğru okuyabilse gerçek potansiyelinin farkına varabilirdi.

    Kılıçdaroğlu’nun kaybedebileceğini gören kimi kadrolu milletvekilleri hızla en güçlü adayın yanına yaklaşmışlardı. Ancak aday, çıkacağı yolda parti içinden garanti istiyordu; muhtemelen kadrolu milletvekilleri de ondan birtakım güvenceler. Böylesi bir ortamda neyin değişeceği ise elbette bir muamma. Sadece genel başkanın değişmesi, arzulanan değişim için yeterli mi?

    Anlaşılan o ki İmamoğlu kurultayda mevcut delege yapısıyla şansı olmadığını gördü. Kanımca görmediği ise parti içinden hareket ettiğinde zaten şansının çok düşük olacağı. Seçim sonrası büyük hayal kırıklığı yaşayan geniş kitlelerle siyaset yapma yoluna gitseydi sadece halkı değil, dolayısıyla o çok istediği partiyi de kazanabilecek bir siyasi hareketi ve değişimi başlatması kuvvetle muhtemeldi.

    Carlito’nun Yolu filminde Al Pacino yeni bir hayatı eski yöntemlerle elde etmeye çalışmıştı. Hâlbuki daha kolay seçimlerle bunu yapabilirdi. Ekrem İmamoğlu da değişimi parti içinden başlatma kararı aldı. Oysa hepimiz biliyoruz ki mevcut siyasi partiler yasasıyla parti içinden bir değişim pek mümkün görünmüyor. Bunu ancak karizmatik bir lider kamuoyu baskısıyla yapabilir. İmamoğlu’nun henüz o lider olmadığını göstermesi ise seçim sonrası küskün ve bıkkın kitlelerin canını daha da sıkmakta.

    Görünen o ki İmamoğlu bir süre daha mevcut genel başkanının inisiyatifi altında hareket edecek. Oysa tarih bize defalarca göstermiştir ki kendi genel başkanlarının korunaklı kanatları altında hareket eden parlak siyasetçiler, bir süre sonra o kanatların pek de öyle korunaklı olmadığını anlarlar; daha doğrusu o kanatların kendilerini korumak için açılmadığını.  

    L1 Siyaset
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikYerel Seçimler ve Güçlü Bir Muhalefet İmkânı
    Sonraki İçerik Sarhoş Çarın Yükselişi ve Düşüşü: Boris Yeltsin

    Diğer İçerikler

    Videolar

    Parlamenter Sistem Nasıl Geri Gelecek? | Çavuşesku’nun Termometresi #252

    8 Mayıs 2025 Melis Konakçı, İlkan Dalkuç ve Burak Bilgehan Özpek
    Yazılar

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Oytun Meçik
    Yazılar

    Türkiye’de Serbest Gazeteciliğin Geleceği: Zorluklar ve Çözüm Yolları

    3 Mayıs 2025 Gökhan Korkmaz

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    ABD Gündemi: Trump’ın İlk 100 Günü, Sol Muhalefet Meydanlarda, Kamuda Tasfiyeler, Mineral Anlaşması

    10 Mayıs 2025 Bültenler Emrullah Özdemir

    Turkey and Israel: Intense Geopolitical Rivalry from the Mediterranean to Central Asia

    8 Mayıs 2025 D84 INTELLIGENCE Reza Talebi

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Yazılar Oytun Meçik

    Dünya Gündemi: İsrail Gazze’yi Kalıcı Şekilde İşgale Hazırlanıyor

    6 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}