Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Barbie Dünyasında Nafakayı Kim Alırdı: Barbie Film İncelemesi
    Yazılar

    Barbie Dünyasında Nafakayı Kim Alırdı: Barbie Film İncelemesi

    Afra Teren Gürlüler4 Ağustos 20235 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    Benim gibi çocukluğu 90’lı yılların ortaları ve 2000’lerin başında geçenler ve özellikle de kız çocukları için Barbie bir idoldü. Şimdi büyük reklam bütçeleri ile 2023’te geri dönüş yapması da en çok o dönemin çocuklarını heyecanlandırdı sanırım. Filmi geçtiğimiz haftalarda izledim. Benim hayatımda önemli yeri olan bu karakterin filmine de bir inceleme yazmadan geçemedim.

    Film bir çocuk filmi değil. Yani basit bir çocuk filmi değil. Zaten filmin yönetmeninin Greta Gerwig olduğunu aklımızda tutmalıyız. Yönetmeni nedeniyle daha olgun ve mesaj içeren bir film beklememiz kaçınılmazdı. Mesajlar yerleştirilmiş bir film. Şahsi kanaatimce bu mesajlar fazlasıyla açık verildiği için basit kalmış. Haydi şimdi birlikte detaylara bakalım.

    Öncelikle bu yazının “spoiler” içerdiğini belirtmekte fayda var. Filmi izlemediyseniz ve izlemeyi düşünüyorsanız sizin için sürprizi bozmak istemem.

    Filmde iki ayrı evren ile karşılaşıyoruz. Biri Barbie ve Ken’lerin yaşadığı alternatif Barbie dünyası, diğeri ise günümüz dünyası. Barbie’lerin yaşadığı dünyada mutlak bir kadın üstünlüğü söz konusu. Gerçek dünyadaki durum ise mâlum.

    Barbie ilk üretildiğinde kadınlar için üretilen ve “bebek” olmayan, yani yetişkin olan ilk oyuncak olma inancı ile üretilmiş. İlk modelleri genelde sarışın, uzun ve ince bacaklı, zayıf ve renkli gözlüydü. Bu modellerin kadınların güzellik algısını bozduğu ve buna ek olarak kadınların yalnızca güzel olması gerektiği algısını da yaydığı tartışılmıştı.

    Bu tartışmaların sonucunda meslek Barbieleri ve farklı görünüşleri olan Barbie’ler üretildi. Ama hepimiz biliyoruz ki Barbie, hiçbir zaman ilk başlardaki popülerliğine geri dönemedi. İşte tam da bu konu filmin ana teması.

    Filmde iki evren olduğundan bahsetmiştik. Barbie dünyasında, tam da bu meslek Barbieleri, yani başarılı (Nobel ödüllü vs.) Barbie’ler sebebiyle gerçek dünyada kadınların artık çok özgüvenli, çok başarılı olduklarına ve yüksek pozisyonların çoğunluğunda kendilerine yer bulabildiklerine inanılıyor.

    Gelin görün ki hepimizin bildiği gibi gerçek öyle değil. Klasik Barbie olan başrol Margot Robbie de bir sebeple gerçek dünyaya gelip bu durumu görünce ciddi bir hayal kırıklığı yaşıyor. Filmdeki bu kontrastı ben çok beğendim. Fikir olarak güzel olsa da sunuluş biçimi, spektrumun çok iki ucunda ve biraz fazla basitti. Daha güzel işlenebilirdi.

    Filmdeki diğer bir kontrast ise Ken’ler ve gerçek dünyadaki erkekler arasındaydı. Barbie dünyasında Ken’ler, Barbie’lerin ilgisini çekmek için yaşayan, herhangi bir beceri ve başarısı olmayan varlıklarken gerçek dünyadaki patriarkal düzen 2023 yılında hala devam etmekte.

    Bunu gören başrol Ken de Barbie dünyasına gittiğinde bir erkek egemenliği kurmaya girişiyor. Kısmen başarılı da oluyor. Çünkü Nobel ödüllü Barbie’den, devlet başkanı Barbie’ye tüm Barbie’ler kadın egemenliği içine doğdukları için erkek baskın düzene bağışık değiller. Dolayısıyla da erkek egemenliğine dair fikirler ilk anlatıldığında bunlara karşı savunma mekanizmaları yok. Beyinleri kolayca yıkanıyor.

    Gerçek dünyada aslında daha baba-baskın, erkek egemen kültürün hüküm sürdüğü evlerde büyüyen kadınların eril düzene karşı savaş verirken daha sert olabildikleri yaygın kanaat olduğundan, Ken’in erkek egemen bir Barbie dünyası kurması, biraz abartı olmakla birlikte güzel bir kontrast yaratmış.  

    Kadın egemen pembe Barbie evreni ile erkek egemen Ken evreni arasındaki çatışmaları izliyoruz ve filmin sonunda aslında eşitlikçi bir yaklaşım ile final yapmaya yaklaşıyoruz. Tam olarak eşitlik diyemeyiz. Çünkü gerçek dünyada kadınlara yapıldığı gibi Barbie dünyasında da erkeklere yüksek mahkemede değil, yalnızca alt düzeylerde birkaç rol Ken’ler için uygun görülüyor.

    Yani eşitlik değişimi hiçbir zaman hızlı ya da acısız olmuyor. Ken’in kendini yer yer hüzünlü yer yer komik sorgulamaları sırasında Barbie’nin söylediği “kendin olmalısın” fikri ise filmin ana mesajı denebilir. Kadın ya da erkek olmaktan âri olarak önce birey olabilmek, bir başka cinsiyetin ya da aynı cinsten herhangi bir insanın takdiri ile var olmak insanın en büyük kabusu.

    Keşke toplumsal cinsiyet rolleri olmasa da her birimiz yalnızca kendimiz olabilsek. Her birimiz insan olarak potansiyelimiz neyse onu yaşayabilsek. Maalesef gerçek hayatta, toplumsal cinsiyet rolleri nedeniyle bazen başarmaya ehil olduğumuzdan fazlasını yapabilsek de pek çok zaman potansiyelimizin çok altında kalıyoruz. Oysa tüm bu cinsiyet rollerinden uzaklaşırsak herkes için daha huzurlu ve güvenli bir hayata erişebiliriz.

    Erkekler, onlara yüklenen toplumsal rollerin ağırlıklarından kurtulabilseler onlar da mutlu olacak. Ama maalesef eril sistem bunu sorgulamalarına bile çoğu zaman izin vermiyor. Bugün nafaka kavramı kanunlarda sadece kadının hakkını alacağı bir düzenleme değil. O zaman neden daha çok kadınlara nafaka verilmek zorunda kalınıyor? Bunları sorgulamamız gerekir.

    Evet, herkesin eşit yaşayabildiği bir dünyada evlilik sebebiyle birinin birine süresiz nafaka ödemesi doğru değil diyebilirdik. Ancak Barbie dünyasında yaşamıyoruz. Gerçek dünyadaki çarpıcı gerçekler, toplumsal cinsiyet rolleri nedeniyle kadınların pek çok zaman potansiyelinin altında bırakılması olarak karşımıza çıkıyor.

    O sebeple, sonuçları değil, nedenleri tartıştığımız bir dünya gerçek bir ilerleme sunabilir.  Barbie dünyasında da açık bir kadın egemenliği olduğu için evlenip boşanma eylemi olsa Barbie’ler nafaka ödemek zorunda kalacaktı. Bu karşıtlık üzerinden sorgulama yaparsak belki de cevaplara yaklaşırız.

    Hamile Barbie’nin üretiminin durdurulması… Ben 5-6 yaşlarındayken hamile Barbie’m vardı. Anladığım kadarıyla da Türkiye’de çok sınırlı sayıda piyasaya sürülmüş bir üründü. Filmi izlerken aslında dünya piyasasından da bu modelin hızla kaldırıldığı ve bir daha üretilmediğini anladım. Burada da aklıma doğrudan, “hamile kadın sokağa çıkmasın, göbeğini göstermesin” gibi harika fikirler geldi.

    Sadece Türkiye’de olduğunu düşündüğümüz bazı sağlıksız düşüncelerin yansıması mıydı acaba bu hamile Barbie üretiminin durdurulması? Bunun dışında filmde farklı sahnelerde Barbie ve Ken’lerin cinsel organlarının olmadığının altının çizilmesi de mesaj kaygılı geldi bana.

    Barbie ile ilgili çok tartışılan feminist mesajlar konusuna da değinmek gerekiyor. Filmde açıkça pek çok feminist mesaj vardı. Nitekim filmin mottosu da “She is everything, he is just Ken” (Barbie her şey, diğeri ise yalnızca Ken) olarak tanıtıldı.

    Tıpkı Nobel ödülü alan Barbie üretilmesi kadınların üstündeki cam tavanları kaldırmadığı, engelli Barbie üretilmesi engelli haklarını pek de geliştirmediği gibi, bu filmde verilen “feminist” mesajlar da bugünden yarına dünyayı değiştirmeyecek. Yine de günümüz kültürü ile çok eski bir oyuncağın evrimini izlemek keyif verici oldu.

    Filmi izlemek bir Barbie koleksiyoneri olan benim için her anlamda heyecanlıydı. Ama yine de bu pembe patlaması umarım en kısa sürede biter.

    Kültür Sanat L2 Sinema Sosyoloji
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikDepremin Algısı Nasıl Altüst Oldu?
    Sonraki İçerik Eğitim sistemi nereye? | Masa #63

    Diğer İçerikler

    Yazılar

    Yatırım mı Sömürü mü?: ABD ve Ukrayna Arasında Tartışmalı Maden Anlaşması

    14 Mayıs 2025 Cem Özen
    Yazılar

    Abdülhamid ve Sherlock Holmes

    12 Mayıs 2025 Umut Dağıstan
    D84 INTELLIGENCE

    Turkey and Israel: Intense Geopolitical Rivalry from the Mediterranean to Central Asia

    8 Mayıs 2025 Reza Talebi

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Yatırım mı Sömürü mü?: ABD ve Ukrayna Arasında Tartışmalı Maden Anlaşması

    14 Mayıs 2025 Yazılar Cem Özen

    Dünya Gündemi: Trump’ın Körfez Turu, ABD-Çin Ticaret Savaşlarında Geçici Ateşkes

    13 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    Abdülhamid ve Sherlock Holmes

    12 Mayıs 2025 Yazılar Umut Dağıstan

    ABD Gündemi: Trump’ın İlk 100 Günü, Sol Muhalefet Meydanlarda, Kamuda Tasfiyeler, Mineral Anlaşması

    10 Mayıs 2025 Bültenler Emrullah Özdemir

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}