Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » AKP’nin Yeni Anayasasında Meşruiyetin Sınırlarını Genişletmek
    Yazılar

    AKP’nin Yeni Anayasasında Meşruiyetin Sınırlarını Genişletmek

    Armağan Öztürk27 Haziran 20254 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    Yaz aylarının oldukça hareketli geçeceği şimdiden belli. Çünkü dünya savaş belirsizliği içinde kavruluyor. Bir tarafta Ukrayna-Rusya, diğer tarafta Gazze özelinde İsrail-Filistin, son olarak ise İsrail-ABD ittifakıyla İran arasındaki, savaş normal olan her şeyi istisna haline getirdi.

    Trump başta olmak üzere popülist liderlerin söylem ve tercihleri küresel istikrarsızlığı daha da arttırdı. İçeride ise Cumhur İttifakının Kürt hareketiyle birlikte yürüttüğü bir açılım süreci ile AKP ve CHP arasında bir türlü harareti dinmeyen yüksek düzeyde bir kutuplaşma var. Bu arada hemen girişte belirtmek gerekir ki dış istikrarsızlıkların arttığı konjonktürler genelde iktidarlara yarar. Güvenlik riski arttığında halk güçlü lider ve mevcut hükümetin etrafında toplanır. Bu bağlamda Erdoğan çevresinde yeni bir konsolidasyon ikliminin oluşma ihtimali çok yüksek. İçerideki tüm çelişkilerin kendini ortaya koyacağı mesele ise yeni anayasa tartışmaları olacak. Anayasa mevzusunun iktidarın oyun planı bakımından daha ayrıntılı ve geniş çaplı bir şekilde irdelenmesi bu nedenle elzem.   

    Öncelikle şu tespiti yapmak da yarar var: Cumhur İttifakı bileşenleri DEM desteğini alsalar dahi anayasayı değiştirecek çoğunluğa sahip değil. Bu nedenle ek rıza üretmeleri ve muhalefetin en azından bir kısmının olurunu alacak değişiklikler yapmaları gerek. Muhtemel konu başlıklarını değerlendirdiğimizde şu olasılıklar ön plana çıkıyor:

    Yargısal etkinlik uzun süreden beri muhalefetin gündeminde. Özellikle siyasilerin yargılandığı davalarda uzun tutukluluk süreleri siyasi harareti yükseltiliyor. Tutuklanmanın peşin cezalandırmaya dönüşmemesi için anayasaya tutuklu yargılamalar bakımından, en azından ilk derece mahkemelerindeki süreci hızlandıracak şekilde emredici hükümler eklenebilir. Bu durum yargı-siyaset ilişkisini olumlu etkileyip muhalefetin kaygı düzeyini aşağı çekecektir.    

    Başkanlık sistemi Cumhur İttifakının esası. Ayrıca 2023 yenilgisinden sonra muhalefetin parlamenter sisteme dönüşü temel bir gündem maddesi haline getirmesi çok zor. Ancak Türk tipi başkanlığın bazı sorunlara yol açtığı iktidar çevrelerince de dile getiriliyor. İktidar pekala başkanlık sistemini koruyarak bürokratik rasyonellik ve kuvvetler ayrılığıyla ilgili iyileştirmeleri hayata geçirebilir. Bakan atamalarında meclis onayı, başkan seçimi ile meclis seçimin farklı zamanlarda yapılması ile bakanlık iç mimarisinde müsteşarlık düzenine geri dönüş, liyakat ve denetime dair eleştirilerin en azından bir kısmını kadük hale getirip iktidarın hareket kabiliyetini arttıracaktır. 

    Kayyım meselesi bir diğer önemli başlık. Keza PKK gerçekten de silah bırakırsa kayyıma dair tartışma önemli ölçüde unutulacak. Ancak CHP ve DEM’li belediyelere kayyım atanması süreci muhalefetin merkezin müdahaleleri karşısında yerele daha fazla güvence talep etmesine yol açabilir. Bu bağlamda kayyım hususunun anayasada düzenlenmesi gerek. Belediye başkanı görevden alındığında görevden alma nedeni ne olursa olsun yeni başkanı/başkan vekilini belediye meclisi seçmeli. Belediye meclisi de görevden el çektirilirse seçim tekrarlanmalı. Ayrıca belediye başkanının doğrudan doğruya İçişleri Bakanlığı tarafından değil, Bakan önerisiyle Danıştay kararıyla görevden alınması bir ihtimal olarak düşünülebilir. Her halükarda yerel yönetimleri güçlendirmeye ihtiyacımız var. Ayrıca kayyım mekanizmasının Kürt seçmende yarattığı tahribatın izleri de silinmeli.  

    Alevi yurttaşları hakları meselesi bir diğer önemli gündem. Aslında olması gereken basit bir kanun değişikliğiyle ibadet yerleri listesinin güncellenmesi ve cemevinin devlet tarafından ibadethane olarak kabulü. Bu adım atılana kadar Aleviler kendilerini ülkenin eşit vatandaşları saymayacak, ayrımcılığa uğradıkları iddiasını dillendirmeye devam edecekler. Hükümetin Alevi-Bektaşi Başkanlığı gibi bir kamu kurumu kurması ve Alevileri en azından ihtiyaçları bakımından tanıması şüphesiz ki olumlu. Bahsi geçen olumlu adımın daha da ileri götürülmesi gerek. İlgili Başkanlığın anayasada düzenlenmesi, başkanlığın yanında Alevi dedelerinden oluşan bir danışma kurulunun oluşturulması ve kurumun Kültür Bakanlığı yerine Cumhurbaşkanlığına bağlanması muhtemel seçenekler olarak önümüzde durmakta.

    15 Temmuz darbe girişiminin yarattığı olağanüstü koşullar, istisnanın kural haline gelmesine ve devletin özgürlük-güvenlik dengesinde güvenlik ayağını daha da güçlendirmesine yol açtı. Geldiğimiz yer bakımından özgürlük lehine bazı adımlar atmaya ve normalleşmeye ihtiyacımız var. Bu bağlamda bazı mevzuat hükümleri gözden geçirilebilir. Rektörlük seçimlerinin geri gelmesi üniversitelerde ciddi bir rahatlamaya yol açacak, mevcut rektörlerin icraatları üzerinden hükümete yönelik eleştirileri gündemden düşürecektir. Ayrıca KHK sorunu da halledilmeli. Hakkında kesinleşmiş mahkeme kararı bulunan kişiler dışındaki tüm KHK’lılar devletteki görevlerine iade edilmeli. Daha önce MHP’nın bu yönde bir açıklaması olmuştu. “Mahkemenin suçlu demediği insanları geri kazanalım, insanları devlet düşmanı yapmayalım” diye. Bu niyet bir başlangıç zemini olarak değerlendirilirse geniş kitleler lehine adalet tesis edilmiş olur.

    Son olarak çoğulculuğa değinmek gerekir. Muhalefet aktörlerinin iddiası siyasi iktidarın ülkedeki çoğulculuğu yok ettiği şeklindedir. AKP’li yıllarda siyaset, medya ve sivil toplum eskisine göre daha tekdüze hale gelmiştir. Bu eleştirinin cepheden yanıtlanması ve çoğulculuğu güçlendirecek adımlar atılması yerinde olabilir. Seçim barajının % 7’den % 5’e indirilmesi ve küçük partilere siyasi hayata daha kolay tutunmalarını sağlayacak imkanın verilmesi gerekir. Ayrıca sendikalar ve sivil toplum kuruluşları için dönem sınırlaması gündeme alınmalıdır. Ulusal ve yerel düzeyde işçi, işveren sendikaları, esnaf, ticaret odaları ve diğer pek çok STK da başkanlar 20-30 yıl koltuklarını koruyabilmektedir. Oysa sivil toplumun çoğulculaşması demokratikleşmesinden geçer. Bir kişi 30 yıl üyesi olduğu sendikanın başkanı oluyorsa orada çoğulculuk zemin kazanamaz.

    Tartışmayı nihayete bağlarken şu tespiti yeniden ele alabiliriz. Şüphesiz ki AKP, bundan 20 yıl önceki AKP değil. Türkiye ve dünya çok değişti. O günün AKP liderliği kendi koşulları içinde reform yapabiliyordu. Peki, bugünün AKP’si ne yapacak? Geçmişe dönmeden geleceği kurmak mümkün mü?

    Hukuk M Siyaset
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikTürkiye’deki Basın Meslek Örgütleri ve STK’lar: Sorunlar ve Çözüm Yolları

    Diğer İçerikler

    Yazılar

    Türkiye’deki Basın Meslek Örgütleri ve STK’lar: Sorunlar ve Çözüm Yolları

    27 Haziran 2025 Gökhan Korkmaz
    Yazılar

    Toplumsal Destek ile Devlet Baskısı Arasında Türkiye’de İfade Özgürlüğü

    23 Haziran 2025 Gürkan Özturan
    Röportajlar

    Sivil Toplum ve Dijitalleşme | Itır Akdoğan: Dijitalleşme her zaman çoğulculuk ya da kapsayıcılık gibi hedeflere hizmet etmiyor olabilir

    22 Haziran 2025 Ersin Kopuz

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    AKP’nin Yeni Anayasasında Meşruiyetin Sınırlarını Genişletmek

    27 Haziran 2025 Yazılar Armağan Öztürk

    Türkiye’deki Basın Meslek Örgütleri ve STK’lar: Sorunlar ve Çözüm Yolları

    27 Haziran 2025 Yazılar Gökhan Korkmaz

    Free Press in Peril: The New American Media Landscape

    26 Haziran 2025 D84 INTELLIGENCE Allie Stevens

    Dünya Gündemi: Dört Soruda İsrail-İran Çatışması

    24 Haziran 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Haziran 2025
    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}