Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Politika Yapamayan Çocuklar Tarih Yazabilir mi?
    Forum

    Politika Yapamayan Çocuklar Tarih Yazabilir mi?

    Ertuğrul Polat3 Ekim 20195 dk Okuma Süresi
    WASHINGTON, DC - SEPTEMBER 13: Swedish youth climate activist Greta Thunberg delivers brief remarks surrounded by other student environmental advocates during a strike against climate change outside the White House on September 13, 2019 in Washington, DC. The strike is part of Thunberg's six day visit to Washington ahead of the “Global Climate Strikes” on Friday September 20. (Photo by Sarah Silbiger/Getty Images)
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    Genç çevre aktivisti Greta Thunberg, düzenlediği okul grevleri ile son birkaç aydır dünyanın dikkatini iyice üzerinde toplamayı zaten başarmıştı, ancak özellikle geçtiğimiz pazartesi günü (23 Eylül) Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi’nde yaptığı konuşma ile çok büyük yankı uyandırdı. Bu konuşmanın yanı sıra, sosyal medyada gelen tepkilerden anlaşıldığı üzere, özellikle Türkiye’nin de içinde bulunduğu 5 ülkeye karşı şikayette bulunması sebebiyle Thunberg’in en çok yankı uyandırdığı yerlerden birisi Türkiye oldu. Thunberg’e, Türkiye’deki sosyal medya kullanıcıları tarafından pek çok farklı itiraz yöneltildi. Her şeyden önce, “tuzu kuru” bir İsveç vatandaşı olan Thunberg’in çocukluğu çalınmış olamazdı. İkincisi, Thunberg önce kendi ülkesi olan sömürgeci İsveç’in yaptıklarına ve onun çaldığı çocukluklara bakmalıydı. Üçüncüsü, Türkiye’den önce iklim değişikliğine karşı asıl harekete geçmesi gereken Amerika’ya, Hindistan’a, Çin’e laf söylemeliydi.

    Thunberg’in söylediklerinin ve söylemediklerinin içeriğinin yanı sıra (ki bunlar ancak başka bir yazının konusu olabilecek genişlikte), nasıl olurdu da 16 yaşındaki bir kız çocuğu çıkıp oraya meramını anlatabilirdi? Arkasında kimse olmadan, eline birileri bir metin tutuşturmadan, bir çocuk çıkıp da, hele ki siyasi bir mesele hakkında konuşabilir miydi? Bunu yapmaya aklı keser miydi? Görünen o ki, Thunberg Türkiye’deki sosyal medya kullanıcılarının hatırı sayılır bir kısmının samimiyet testini geçemedi; onları kendisinin iklim krizi hakkında söyleyecek sözü olan bir birey olabileceğine inandıramadı.

    Bu durumun başlıca sebeplerinden birinin toplumun çocuklara nasıl baktığı, onları ne tür varlıklar olarak algıladığı ile alakalı olduğunu düşünüyorum. Belirli bir yaşa kadar okula gitmeleri gereken, bazı işlerde çalışmaları, evlenmeleri yasak olan, pek çok ülkede kendileri için ayrı adalet mekanizmaları işletilen çocukların bu şekilde (ve pek tabii haklı olarak) korunmaya muhtaç, yetişkinlerden ayrı bir topluluk kabul edilmesinin bir sonucu olarak, çocukların yetişkinler tarafından siyasetten de korunması gerektiği düşünülüyor. Çocuk ile siyaset yan yana getirilemiyor. Hâl böyle olunca, çocuğun uzak tutulduğu, politikaları yetişkinlerin yapıp, (çocukları ilgilendiren konular da dahil olmak üzere) her konuda her sözü yetişkinlerin söylediği bir düzende, zaten siyaseten de gücü olmayan (örneğin, oy kullanamayan) çocukların siyasi arenada boy gösterip fikir beyan etmeleri, karşısındakilere “Bu ne cüret!” diyebilmeleri gerçek olamayacak bir durum olarak görülüyor, anormal bulunuyor, bunun ancak arkasında birtakım yetişkin “tezgah”ı ile mümkün olabileceği düşünülüyor.

    Çocuklar hep vardı

    İşte bu şekilde bir piyon olmakla itham edilen Thunberg, söyleyecek sözü olan ilk çocuk değil oysa. Uzun süreden beri Kuzey’de ve Güney’de birçok çocuk yetişkinlerin çıkarları ile çatışma halinde oldu ve seslerini yükseltti, kendileri için neyin doğru veya yanlış olduğunu dile getirdi. Çocukların itirazları pek çok kez eğitim sistemine (Hoyles 1979) veya içinde bulundukları çalışma koşullarına karşı oldu (Post 2001). 19. Yüzyılın sonu, 20. Yüzyılın başında, İngiltere’deki çocuklar eğitim koşullarını protesto etmek için grevler düzenlediler; Birleşik Devletler, New York’ta gazete dağıtımı yapan çocuklar kendilerine dayatılan maaş kesintisine baş kaldırdılar; Gana’daki çocuklar tarım sektöründeki iş verenlere karşı mücadele yürüttüler (Ennew 2000; Van Heer 1982); 1990’larda Latin Amerika’daki çalışan çocuklar hem kendi ülkelerinde hem de uluslararası arenada örgütlenip önemli mücadeleler başlattılar (Post 2001). Bu çocukların pek çoğu yetişkinler tarafından gerektiği gibi dinlenmedi, hatta bazıları bunun da ötesinde susturulmak istendi. 1995’te, kendisi de kısa yaşamının büyük bölümünde halı dokuması için köle olarak çalıştırılan Pakistanlı Iqbal Masih, çocukların kabul edilemeyecek koşullar altında çalıştırılmasıyla mücadele ederken vurularak öldürüldüğünde 12 yaşındaydı. 2009’da, aynı topraklardan Malala Yousafzai eğitim hakkı için mücadele ederken başından vurulduğunda 15 yaşındaydı.

    Tam da bu gibi riskler sebebiyle, çocukların çıkarlarının, onların siyasete katılmaya ihtiyaç duymayacakları şekilde yetişkinler tarafından gözetilebilmesi gerekiyor. Ancak gözden kaçırılmaması gereken nokta, ona “bulaşmamaya” hakkı olan çocukların, örneğin kendi çıkarları gözetilmediği zaman, siyasete katılmaya da hakları olduğu. Elbette, katılabilmelerine olanak sağlayan yeterliliklere sahip olabilecekleri. Öte yandan Thunberg’e verilen yanıtlardan anlaşılan o ki, çocukların senede bir gün, 23 Nisan’da, cumhurbaşkanlığı yahut sembolik meclisin sembolik başkanlık koltuğuna yine sembolik olarak oturtulduğu ülkemizde, onların ne zaman, hangi konuda, ne kadar ses çıkartmaya vâkıf olduğu konusunda bazı yetişkinlerin kesin fikirleri var. Bu noktada benim de bu yazıyı yazmamın amacı, bir çocuğun yetişkinlerin kuklası ya da projesi olmadan kendi görüşlerini dile getirmelerinin mümkün olamayacağını düşünenlere karşı itirazımı dile getirmek. Çocukların çevrelerinde olup biten sosyal, ekonomik ve siyasal olayları anlayabileceğini, bunlarla ilgili fikir yürütebileceğini, üstüne bir de bu fikirleri dile getirmek isteyebileceğini söylemek. Benim Thunberg’e inandığımı ilan etmek.

    Eyy… Greta?

    Peki, Thunberg “samimi” olduğuna yukarıda bahsettiğim insanları inandırabilir mi? Ya da şöyle sorayım: Mesela, son yerel seçimde muhalefetin İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adayının İstanbul’un 25 sene boyunca nasıl yönetildiğiyle ilgili itirazı olabileceğine, bunu değiştirmek istediğine ihtimal vermeyerek onun bir proje olduğunu düşünen topluluk, Thunberg’e inanabilir mi? Onun bir proje değil, fikirlerini dile getiren ve değişim yaratmaya çalışan bir çocuk olduğuna ikna olabilir mi? Thunberg’in söylediklerine katılın veya katılmayın, onun bir proje olduğuna inanın veya inanmayın, ortada bir gerçek var ki iklim değişikliği ile mücadele bugün artık ondan öncesi gibi değil. Bir adım mı yoksa on adım mı yol gittiler, henüz bilinmez, ama Thunberg ve onun yanında harekete geçen çocuklar, ve de yetişkinler, sadece geçtiğimiz sene içinde yaptıklarıyla bile bu harekete anlamlı biçimde yön verdiler, görünen o ki vermeye de devam edecekler. ABD Başkanı Trump attığı bir tweet ile Thunberg’e sataşmaktan geri durmadı. Konu bu kadar gündeme oturmuşken halen bir çift laf etmeyen Erdoğan’ın ise, özellikle çocukların Türkiye’ye karşı yürütmeye başladıkları mücadele sebebiyle “Eyy Greta!” çıkışını yapması an meselesi olabilir. Öyle ya, diğer yetişkinleri dinlemeye niyeti olmayan siyasetçiler, çocukları hiç dinlemeyecek. Bu siyasetçiler toplumda zaten güçsüz bir konumda bulunan çocukları görmezden gelip politika yapım süreçlerinin dışında bırakabilirler, ama onların tarih yazmalarını engelleyemezler. Bu çocuklar da tıpkı geçmişteki akranları gibi tarihin bir başka sayfasına iz bırakmaya çoktan başladılar bile.

    Kaynaklar


    Ennew, J. (1986). The Sexual Exploitation of Children. Cambridge: Polity Press.

    Ennew, J. (2000). The History of Children’s Rights: Whose Story?. Cultural Survival Quarterly. 24(2): 44–8.

    Hoyles, M. (1979). Changing Childhood. London: Writers and Readers Publishing Collective.

    Post, D. (2001). Children’s Work, Schooling, and Welfare in Latin America. Boulder, Colo.: Westview Press

    van Hear, N. (1982). Child Labour and the Development of Capitalist Agriculture in Ghana. Development and Change. 13: 499-514.

    Dünya Siyaset
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikİlkan Dalkuç ile Türkiye Siyaseti – 11a
    Sonraki İçerik Hesaplaşmadan Meşruiyet Arayışına: Nutuk

    Diğer İçerikler

    Röportajlar

    Türkiye’de Gazetecilik | TGS’den Basın Özgürlüğü Raporu: İlyas Coşkun ve Ülkü Şahin ile Söyleşi

    18 Mayıs 2025 Gökhan Korkmaz
    Yazılar

    Post-PKK Düzeni ve Türk Siyasetinde Muhtemel Değişiklikler

    16 Mayıs 2025 Armağan Öztürk
    Yazılar

    Yatırım mı Sömürü mü?: ABD ve Ukrayna Arasında Tartışmalı Maden Anlaşması

    14 Mayıs 2025 Cem Özen

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Türkiye’de Gazetecilik | TGS’den Basın Özgürlüğü Raporu: İlyas Coşkun ve Ülkü Şahin ile Söyleşi

    18 Mayıs 2025 Röportajlar Gökhan Korkmaz

    Post-PKK Düzeni ve Türk Siyasetinde Muhtemel Değişiklikler

    16 Mayıs 2025 Yazılar Armağan Öztürk

    Transformation of the Sovereign in Liberal Democracy and Criticism of Liberalism from Schmitt’s Perspective

    16 Mayıs 2025 D84 INTELLIGENCE Deniz Nas

    Küçük Partilerin Oy Oranını Hesaplamak Neden Zordur?

    15 Mayıs 2025 Yazılar Salih Yasun

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}