Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Diego Maradona: Futbola “Küçük Bir Siyah Nokta” Koydu
    Forum

    Diego Maradona: Futbola “Küçük Bir Siyah Nokta” Koydu

    Türker Özdil29 Kasım 20205 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    Eşsiz futbol yeteneği ve profesyonel kariyerinin yanı sıra, kaotik yaşamı ile tüm dünyanın ilgisini üzerinde toplayan bir adam… Siyasi duruşu ve söylemleri ile toplumsal konulara ilgi gösteren, hatta yön veren bir vatansever, bir dünya vatandaşı… Kimden mi bahsediyorum? Diego Armando Maradona’dan…

    O sahadayken, her birimiz için mutlu olmaya değer bir şeyler bulunurdu. Buenos Aires ve tüm Arjantin, onun top ile olan dansını izlemek ister ve eşsiz Dünya Kupası zaferleri için dua ederdi. Tüm Napoli sokaklarından Stadio San Paolo’ya giden taraftarlar, her daim onun adını anarlardı. Top onun ayağındayken, Dünya üzerinde hiç kimse göz kırpmaz, nefes almazdı. Çünkü her an akla hayale sığmayacak bir şey olabilirdi. Jorge Valdano’ya katılmamak ne mümkün. “Hiçbir top, sol ayağında olduğundan daha iyi bir deneyim yaşamadı.”

    Hayallerinin peşinden gidebilmek uğruna Buenos Aires’in eteklerindeki yoksul Villa Fiorito’yu geride bırakan o çocuk, kendini en gösterişli sahnelerden birinin merkezinde buluverdi. 15 yaşında Argentinos Juniors’da profesyonel oldu. 16’sında ise yeşil sahanın içerisinde bir elmas gibi parlıyordu ve artık kendini herkese ispatlamıştı. 17 yaşında, Arjantin’de gerçekleşecek 1978 Dünya Kupası için Cesar Luis Menotti tarafından milli takım aday kadrosuna çağrıldı. Ancak ana kadroya davet alamadı ve kadrodan çıkarılan üç isimden biri oldu. Bu onun, bu gösterişli sahnedeki ilk hayal kırıklığıydı ve o, gözyaşlarını tutamadı.

    O artık top hakimiyeti, kontrolü ve sürüşünün yanı sıra sarsılmaz dengesi ile saha içerisinde oyunu yeniden tanımlayan bir sihirbaza dönüşmüştü. Sert futbol onun tekniğine bir çözüm olamıyordu.

    1986 Dünya Kupası, Maradona Dünya Kupası’dır. 29 Haziran 1986’da Mexico City’deki Aztek Stadyumu’nda, Arjantin’in Batı Almanya’yı 3-2 yenerek Dünya Kupası Şampiyonu olduğu turnuvada Arjantin’in 10 numarası ve kaptanı Diego Armando Maradona’ydı. Maradona, Arjantin’in turnuva boyunca attığı 14 golün 10’una, asist ve gol katkısı vermişti. Turnuvanın en çok dripling yapan ve en çok faul alan futbolcusu da oydu.

    Bu büyük zaferin hemen ardından, Maradona’nın geri kalan Napoli günlerinde “kokain” ve “futbol” ikileminde geçen bir yaşamı oldu. Pazar günü, öğleden sonra oynanan maçın hemen ardından eve gider ve kokain partisi yapardı. Bu partileme hali çarşamba gününe kadar devam ederdi. Sonraki üç günde olağan dışı terlemeler ile vücudu uyuşturucudan arındırır ve pazar öğleden sonra yeniden maça çıkardı. Bu konu hakkında Maradona şöyle söylüyor: “Uyuşturucular beni daha iyi değil, daha kötü bir oyuncu yaptı. Uyuşturucular olmasaydı nasıl bir futbolcu olurdum herhangi bir fikriniz var mı?”

    Maradona bu süreçte sadece uyuşturucu ile değil özel yaşamındaki pek çok olumsuz etkenle de yüzleşiyordu. Özel yaşamı ve evliliklerindeki kaotik ilişkileri, Sicilya Mafyası ile olan yakınlığı, onu futboldan uzaklaştırıp illegal bir yaşama yaklaştırıyordu. Camorra suç örgütü ile olan yakınlığı onu hem korkulan hem de eleştirilen biri haline getiriyordu. Korkuluyordu; çünkü, ülkenin (İtalya) yahut Dünya’nın en köklü çetesinin bir parçası, en tehlikeli gangsterlerin en yakın arkadaşıydı. Eleştiriliyordu; çünkü bir sporcu olarak böylesi kaotik bir yaşam sürdürüyor ve topluma yanlış örnek oluyordu.

    Maradona; futbol, uyuşturucu ve mafya üçgeni içerisinde Napoli’ye iki İtalya Şampiyonluğu (Scudetto), bir İtalya Kupası, bir UEFA Kupası kazandırmayı başardı.

    Ocak 1991’de, Maradona’nın bir seks işçisi ile yaptığı telefon görüşmesi polis dinlemesine takıldı. Ardından kokain bulundurmak ve dağıtmakla suçlandı. Bundan üç ay sonra ise yasaklı madde kullanması sonucu doping testi pozitif çıktı ve 15 ay boyunca dünya genelinde tüm futbol müsabakalarından men edildi. Böylece Napoli’deki unutulmaz günleri de son bulmuş oldu. ABD’de düzenlenen 1994 Dünya Kupası’nda doping testi bir kez daha pozitif çıkınca daha uzun süreli yasaklarla yüzleşti. En sonunda 1997’de çocukluk hayali olan Boca Juniors forması ile futbola veda etti.

    1998’de, dört yıl önce gerçekleşen ve havalı tüfekle ateş etmesi sonucunda dört gazetecinin yaralanması ile sonuçlanan olayla ilgili ertelenen iki yıl on aylık hapis cezası onandı. Napoli’de evlilik dışı bir ilişkiden doğan oğlunu resmi olarak tanımasını sağlayacak dava 29 yıl sürdü. Süregelen süreçte de alkol bağımlılığı ve alkol komaları… Fernando Signorini’nin de dediği gibi “Diego için dünyanın sonuna kadar giderdim. Ancak, Maradona için bunu asla yapmam, onun yanında dahi durmam”. “Diego” ve “Maradona”. Tüm bu gerçekleri Maradona da biliyordu. O, yaşadıkları ve hataları ile yüzleşmiş, kendi öz eleştirisini yapmıştı. Öyle ki, kendisine “küçük siyah nokta-Cabecita Negra” lakabını koyacak kadar.

    Maradona kökleri ile gurur duyuyordu. Elektriksiz ve susuz büyüdüğü Villa Fiorito’nun gecekondu mahallesine, Buenos Aires’in her köşesine, her sokağına; özellikle de La Bombonera’ya aşıktı. O, kargaşa içindeki bir ülkenin tutunacağı tek daldı. Arjantin’in 1978 Dünya Kupası zaferi, iki yıl önce kontrolü ele geçiren askeri cuntanın bir propagandası niteliğindeydi. 1986’da Maradona’nın yıldızlaşması ile Meksika’da kazanılan zafer ise yeni bir Arjantin’in var oluşunu sembolize ediyordu.

    Geçmişten günümüze pek çok hayranlık uyandıran futbolcu yeşil sahaya çıktı ve bizler onları izledik. Yeni neslin en yeteneklileri Messi ve Ronaldo, Maradona’ya oranla çok daha uzun süreler mükemmellik seviyesinde kalmış olacaklar. Ancak herhangi bir oyuncunun, kitleler üzerinde Maradona kadar büyük bir coşku yaratması veya o çoşkuya ilham olması pek mümkün değil. O, Napoli ve Arjantin halkına benzersiz bir sevinç yaşattı. Bir zamanların fakir Napoli halkının/takımının itibarını kurtardı ve gururunu okşadı. Arjantin halkının yere eğdikleri yüzünü kaldırdı. O, kahraman bir futbolcudan ziyade kültürel bir ikona dönüştü ve ünü tüm dünyaya yayıldı.

    Fotoğraf: Jack Hunter

    Spor
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikYalanın Siyaseti: Trump ve sonrası | Yalın Alpay & Yunus Emre Erdölen | Üsküdar Motoru #6
    Sonraki İçerik Baronların Savaşı ve Burhan Kuzu’nun ardında bıraktıkları | Konuk: Timur Soykan| Keyfî Gündem #26

    Diğer İçerikler

    Forum

    Sağduyu Toplantıları I: Merkez Sağ

    17 Aralık 2024 Daktilo1984
    Yazılar

    Olimpizm Felsefesi, Olimpik Değerler, Olimpiyat Oyunları ve Türkiye’de Olimpizm

    26 Temmuz 2024 Ersin Kopuz
    Yazılar

    Bir Linç Kültürü Olarak Futbol ve Medya

    21 Aralık 2023 Umut Dağıstan

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Türkiye’de İşgücü Piyasası: Perşembe’nin Gelişi Çarşamba’dan Belli midir?

    2 Haziran 2025 Yazılar Oytun Meçik

    Yeni Anayasa Yeni Türkiye Demek Değil

    30 Mayıs 2025 Yazılar Armağan Öztürk

    Komünizmin Rıza Nur’u: Aclan Sayılgan

    28 Mayıs 2025 Yazılar Kadir Serkan Selçuk

    Dünya Gündemi: ABD-AB Gümrük Müzakereleri, Rusya’dan Ukrayna’ya Yeni Hava Saldırısı, Venezuela Seçimleri

    27 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Haziran 2025
    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}