21 Kasım 2012 tarihinde, 20 Temmuz 2012 tarihli ve 121-FZ sayılı “Yabancı Temsilci İşlevlerini Yerine Getiren Kar Amacı Gütmeyen Kuruluşların Faaliyetlerinin Düzenlenmesine İlişkin Rusya Federasyonu Mevzuatında Değişiklik Yapılması Hakkında” Federal Kanun yürürlüğe girmiştir.
Rus yabancı ajan yasası olarak bilinen bu kanun, Rusya dışından herhangi bir şekilde destek alan veya yabancı etki altında olduğu düşünülen herhangi bir kişi veya kuruluşun “yabancı ajan” olarak kayıt yaptırmasını gerektirmektedir.
Özellikle yabancı yöneticiler adına ve onların kontrolü altında hareket eden lobiciler ve siyasi danışmanları hedef alan Amerika Birleşik Devletleri Yabancı Ajanlar Kayıt Yasası’nın (FARA) aksine Rus yasası; asgari düzeyde de olsa herhangi bir yabancı desteği, yabancı kontrolü olarak kodlamaktadır. FARA, esas olarak yabancı hükümetler için çalışan profesyonel lobiciler ve siyasi danışmanlar için geçerli olsa da Rus mevzuatı; STK’lar, medya kuruluşları, gazeteciler ve özel şahıslar da dahil olmak üzere geniş bir yelpazedeki sivil toplum aktörlerini etkilemektedir.
Bu yasa uyarınca, devlet ve belediye şirketleri hariç olmak üzere, kâr amacı gütmeyen Rus kuruluşları, Rusya’da siyasi faaliyetlere katılmaları ve yabancı kaynaklardan fon almaları halinde yabancı ajan ilan edilebilmektedir. Siyasi faaliyet, talep ve dilekçe gönderme de dahil olmak üzere, kamuoyu ve kamu politikasına yönelik her türlü etki olarak tanımlanmaktadır ki bu tanım oldukça muğlaktır ve çok geniş sivil toplum alanına kolayca uygulanabilmektedir.
İlk olarak 2012 yılında Vladimir Putin’in devlet başkanlığına geri dönmesine karşı yapılan protestolara bir yanıt olarak yürürlüğe giren yasa, çok sayıda değişiklikle aşamalı olarak genişletildi ve otoriter rejimin kullanışlı bir aparatına dönüştü. Yasaya göre “Yabancı ajan” olarak belirlenen kuruluşlar ve bireyler, faaliyetlerinde önemli kısıtlamalarla karşı karşıya kalmakta ve yasaya uyulmaması durumunda önemli para cezaları veya cezai kovuşturma riski ile karşılaşmaktadır. Yasa altında yabancı ajan statüsünde bulunan kuruluşlar ayrıntılı raporlarını Rusya devletine bildirmekle yükümlü tutulmakta, zorunlu denetimler geçirmekte ve atamalar dahil birçok idari işlemi de raporlamak durumunda kalmaktadırlar.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, yasanın temel hakları ihlal ettiğine ve bağımsız seslere karşı bir şüphe ortamı yaratarak “totaliter bir rejimin özelliklerini” taşıdığına karar vermiştir. “Yabancı ajan” (Rusça: иностранный агент) teriminin kendisi Rusça’da Soğuk Savaş dönemi casusluğu ile ilişkilendirilen güçlü olumsuz çağrışımlar taşımaktadır ve Rusya’da sivil toplumu ve basın özgürlüğünü, özellikle de Vladimir Putin’e muhalif grupları damgalamak ve bastırmak için bir araç olarak kullanılmaktadır.
Rusya’nın daha otoriter bir rejime dönüşmesine paralel olarak yukarıda da belirtildiği üzere yabancı ajan yasası da ilk çıktığı 2012 yılından bu yana genişlemiştir. 2017 yılında yapılan değişiklik, “yabancı ajan işlevlerini yerine getiren yabancı medya kuruluşu” kavramını yasa metnine eklemiştir. “Yabancı ajan” medya kuruluşu, kısıtlanmamış bir kitleye yönelik basılı, sesli, görsel-işitsel veya diğer içerikleri yayan ve doğrudan veya Rus kuruluşları aracılığıyla yabancı kaynaklardan fon veya varlık alan, anonim veya başka şekilde kurulmuş herhangi bir yabancı kuruluş olarak yasada tanımlanmıştır. Bu kuruluşlar, yasadaki değişiklikle “yabancı ajan” olarak sınıflandırılan sivil toplum kuruluşları (STK’lar) ile aynı yükümlülüklere tabi hale gelmiştir.
2019 yılında yapılan değişiklik yasanın etki alanını bireylere kadar genişletmiştir. Ayrıca, yasaya göre “yabancı medya” kuruluşu olarak veya “yabancı ajan medya kuruluşu” olarak kodlanmış medya tarafından kurulan Rus tüzel kişiliklerinden gelen yayınların oluşturulması veya dağıtılmasına katılan bireylerin veya Rus tüzel kişiliklerinin “yabancı ajan” olarak belirlenmesini sağlayan yeni bir fişleme zemini yaratılmıştır. Bunlara ek olarak, yabancı ajan olduğu belirlenen yabancı kuruluşların ve bireylerin, belirlenmelerinden sonraki bir ay içinde “yabancı ajan” olarak kaydedilmesi ve “yabancı ajan” bir STK ile aynı yükümlülüklere uyacak bir Rus tüzel kişiliği kurmaları zorunlu kılınmıştır. Bu kuruluşlar tarafından dağıtılan tüm materyallerin “yabancı ajan” kaynaklı olduğunun açıkça belirtilmesi ve gerekli etiketleme yapılmadan dağıtılmaması da değişiklikler arasındadır.
2020 yılında da yasada yeni değişiklikler yapılmıştır. Rus telekomünikasyon ve medya düzenleyicisi Roskomnadzor, “yabancı ajan” medya kuruluşları tarafından üretilen veya dağıtılan materyaller için özel etiketleme gerekliliklerini özetleyen bir kararname yayınlamıştır. Diğer bir değişiklik, “yabancı temsilci” tanımını “siyasi faaliyetlerde” bulunan ve yabancı kaynaklardan fon alan kayıtsız kamu derneklerini kapsayacak şekilde genişletmiştir. Yasa ayrıca, uyruğu ne olursa olsun, siyasi faaliyetlerde bulunan veya Rusya’nın askeri yetenekleri hakkında bilgi toplayan ve yabancı fon alan bireylere de uygulanmıştır. Belirlenen bireylerin, her altı ayda bir faaliyetleri ve kişisel harcamaları hakkında rapor sunmaları ve tüm iletişimlerini “yabancı ajan” uyarısıyla etiketlemeleri zorunlu tutulmuştur.
2020 yılında yapılan son değişiklik ise Kitle İletişim Araçları Yasası’nda da değişiklik yaparak medya ve internet yayınlarının herhangi bir “yabancı ajan” kuruluş veya kişiden bahsetmesini veya “yabancı ajan” statülerine ilişkin bir bildirim eklemeden materyallerini paylaşmasını yasakladı. Kanun ayrıca, Kitle İletişim Araçları Kanunu’nda da değişiklik yaparak, medya ve internet yayınlarının “yabancı ajan” statüsündeki kuruluş veya kişilerden bahsetmesini ya da “yabancı ajan” statüsünde olduklarına dair bir bildirime yer vermeden materyallerini paylaşmasını da yasakladı. Bu değişiklik ile internet alanı da yasanın kapsamına dahil edilerek baskı ortamı daha da yaygın hale getirilmiştir.
14 Temmuz 2022 tarihinde kabul edilen 255-FZ sayılı Federal Kanun ise önceki tüm “yabancı ajan” mevzuatının yerini almış ve yasanın tanımını yenilemiştir. Yasa, “yabancı ajan”ı, destek alan veya yabancı etki altında olan ve siyasi faaliyetlerde bulunan, askeri yetenekler hakkında bilgi toplayan veya geniş bir kitleye yönelik bilgi oluşturan ve yayan herhangi bir Rus veya yabancı kuruluş veya birey olarak tanımlanmıştır. Siyasi faaliyetler arasında halka açık etkinlikler, lobicilik, kamuoyu yoklamaları yapma ve hükümet politikaları hakkında görüş bildirme gibi en temel haklar da yer almaktadır.
Putin yönetimi bu yasaya dayanarak çok sayıda sivil toplum kuruluşu, medya organı ve bireye soruşturmalar açmış, faaliyetlerini yasaklamış ve tutuklamalar yoluyla bu aktörleri haklarından mahrum etmiştir. Yasaya konu birçok eyleme karşı açılan davalar Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine de gitmiş, Rusya yönetimi bu davalardan dolayı mahkum olmuştur.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi bir kararında, Rusya’nın “yabancı ajanlar” çerçevesinin, bağımsız seslere ve sivil topluma yönelik bir şüphe atmosferini teşvik ederek “totaliter bir rejimin özelliklerini” taşıdığı sonucuna varmıştır. Mevzuatın, şeffaflık amacını gütmek yerine, kamusal tartışmalarda bağımsız sesleri damgalayarak ve susturarak demokrasinin temellerini zayıflattığını tespit etmiştir. Rus Yabancı Ajan Yasası, Rusya’da muhalefetin etkin işleyişini engellemek konusunda en büyük araçlardan biri haline dönüşmüştür. Bu yasa, Putin yönetiminin otoriter karakterinin en büyük sembollerinden birini teşkil etmektedir.
Fotoğraf: Hasan Almasi