Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Kolektivist Kırılganlık Olarak “İptal Kültürü”
    Çeviriler

    Kolektivist Kırılganlık Olarak “İptal Kültürü”

    Alvaro Vargas Llosa4 Aralık 20203 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    [voiserPlayer]

    Amerika’da yaşayan Somali doğumlu meşhur yazar ve aktivist Ayaan Hirsi Ali’yle yaptığımız bir sohbetten sonra “iptal kültürü”nün (cancel culture) yalnızca gelip geçici bir akademik sapkınlık veya muzip Y Kuşağı arasındaki bir modadan ibaret olmadığına, liberal demokrasiler için tehdit oluşturan yeni bir ideoloji olduğuna ikna oldum.

    İptal kültürünün başka isimleri de var: Kimlik siyaseti, eleştirel ırk kuramı veya bazı Afrikalı-Amerikalı aktivistlerin tercih ettiği gibi “woke”. Hepsi aynı şeye işaret ediyor. Bu ideolojiye gönül verenler, dünyayı ezilenler ve ezenler olarak ikiye ayırıyorlar çünkü bütün ilişkileri tanımlayan şey, paylaşılması mümkün olmayan güç: Bileğimin hakkıyla bir yerlere gelmem veya nüfuz ya da başarı (güç) sahibi olmam mümkün değil, bunları yalnızca sizi ateşe atarak başarabilirim.

    Bu ideolojiyle bağlantılı hazmı zor akademik jargon “kesişimsellik (intersectionality)” tekerlemesini kullanıyor. Kimliğin ırk ve toplumsal cinsiyet gibi unsurlarının nasıl ayrıcalık ve ayrımcılığa işaret ettiğini ortaya koyan bir kuram olduğunu iddia eden bir kelime bu. Ezenlerin hepsi -birey olarak değil, hatta grup olarak bile değil de bir sistem olarak- beyaz erkekler. Bu görüşün ardında topluma kolektivist, totaliter bir bakış yatıyor. Hedef alınan sistem hangisi? Hukukun üstünlüğü ilkesine göre işleyen liberal demokrasiler elbette.

    Bu ideolojiye göre Amerika, Avrupa ve diğer demokrasiler ırkçılığın görüldüğü ülkeler ve bölgeler değil; tamamen ırkçı ve sömürücü inşalar, temelden hatalı bir dizi kurum. Bu yüzden de yok edilmeleri gerekiyor. İşin ilginci, bu illiberal ideolojik sapkınlık Çin’den, Rusya’dan, Türkiye’den veya Kuzey Kore’den değil, Amerikan üniversitelerinden çıktı ve artık hem sokaklara yayıldı hem diğer birçok demokratik ülkeye sıçradı.

    İptal kültürü liberal kültürden ve temsil ettiği her şeyden tiksiniyor: Masumiyet karinesi, hukukun üstünlüğü, ifade ve deneme-yanılma özgürlüğü ve fikir çeşitliliği. Bu kültür engizisyoncu yaklaşımı, yani derhal cezalandırmayı benimsiyor.

    Ayaan, Amerika’da başarı elde eden ve bu şarlatanlığa paye vermenin yanı sıra, kişinin ırkçı olduğunu kabul etmeyi reddetmesinin kişinin “sistemik” ırkçılığın parçası olduğunun başlı başına kanıtı olduğunu ima eden White Fragility adında bir kitaba dikkatimi çekti. İşte bu yüzden her gün insanların işlerinden kovulduklarını, medyada sansürlendiklerini, sosyal medyada taciz edildiklerini veya fiziksel saldırıya uğradıklarını (ve CEO’sunun başkalarının katılabileceği veya katılmayabileceği bir siyasi görüşü dile getirdi diye vahşice itibarsızlaştırıldığı ve tehdit edildiği Goya Foods örneğinde olduğu gibi çok sayıda ürünün tüketici boykotlarıyla hedef alındığını) görüyoruz. Bazıları da Cato Enstitüsü’nün anketinin de gösterdiği üzere, sonuçlarından korktukları için çeşitli konularda görüş ifade etmeyi bıraktılar.

    İptal kültürüne göre kimlik bireyde temellenen, çoklu, sürekli değişim halinde olan bir şey değil. Bunun yerine sizinle ilgili her şeyi tanımlayan birkaç kalıcı özellikten (ten rengi veya cinsel yönelim) oluşuyor. Bu basitleştirici kategoriye indirgenen kimlik sizi otomatik olarak bu ideologların toplumu parçalarına ayırmakta kullandığı gruplardan birine yerleştiriyor. Dolayısıyla kişi, kişi olmaktan çıkıp kolektif bir oluşumun -beyaz erkekse ezenlerin, değilse ezilenlerin- içinde eriyip gidiyor.

    Bu düşünsel sapmayı dayatmak için (Karl Popper’ın anladığı şekliyle) gerçek arayışının ve bilimsel yöntemin feshedilmesi gerekiyor. Zira, gerçeğin yerini bir anlatı almak zorunda. Liberal sistemin bireysel hürriyetler ve ifade özgürlüğünden müteşekkil temel öncülü kabul edilecek olursa, iptal kültürünün başarılı olması mümkün değil. Çünkü bu kültürün özü, gerçeğin yerine uydurma bir hikâye koymak.

    21. yüzyıl hezeyanlarına hoş geldiniz.

    Fotoğraf: Markus Winkler

    Siyaset
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikTrans Kadınların Eşitlenme Süreci |Konuk: Beren Azizi & İlkan Dalkuç| Eskisi Gibi Değil #24
    Sonraki İçerik ABD Seçimleri ve Medya | Afşin Yurdakul & Yunus Emre Erdölen | Üsküdar Motoru #7

    Diğer İçerikler

    Yazılar

    Post-PKK Düzeni ve Türk Siyasetinde Muhtemel Değişiklikler

    16 Mayıs 2025 Armağan Öztürk
    Videolar

    Parlamenter Sistem Nasıl Geri Gelecek? | Çavuşesku’nun Termometresi #252

    8 Mayıs 2025 Melis Konakçı, İlkan Dalkuç ve Burak Bilgehan Özpek
    Yazılar

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Oytun Meçik

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Post-PKK Düzeni ve Türk Siyasetinde Muhtemel Değişiklikler

    16 Mayıs 2025 Yazılar Armağan Öztürk

    Transformation of the Sovereign in Liberal Democracy and Criticism of Liberalism from Schmitt’s Perspective

    16 Mayıs 2025 D84 INTELLIGENCE Deniz Nas

    Küçük Partilerin Oy Oranını Hesaplamak Neden Zordur?

    15 Mayıs 2025 Yazılar Salih Yasun

    Yatırım mı Sömürü mü?: ABD ve Ukrayna Arasında Tartışmalı Maden Anlaşması

    14 Mayıs 2025 Yazılar Cem Özen

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}