Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Teknoloji Gündemi: Trump’ın Zaferi ve Teknoloji Şirketleri, Elon Musk ile Trump Neden Bu Kadar Yakın?
    Bültenler

    Teknoloji Gündemi: Trump’ın Zaferi ve Teknoloji Şirketleri, Elon Musk ile Trump Neden Bu Kadar Yakın?

    Mert Söyler20 Kasım 20248 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    Altüst: Yeni Teknolojiler ve Değişen Endüstriler Bülteni (5-18 Kasım 2024)

    5 Kasım’da Donald Trump, ABD başkanlık seçimlerini kazandı. Trump’ın zaferinin ardından kabinesine atadığı isimler ve Elon Musk ile olan ilginç samimiyeti çokça tartışıldı. Altüst’ün bu sayısında Trump’ın başkanlığı döneminde teknoloji şirketlerine açılan tekel davalarının seyrinin nasıl olabileceğini, kabineye atanan yeni bakanların teknoloji dünyasını nasıl etkileyebileceğini ve Elon Musk ile Donald Trump’ın niye bu kadar yakın olduklarını cevaplamaya çalışıyorum.

    Trump’ın Zaferi Teknoloji Şirketleri İçin Ne Anlama Geliyor?

    Hatırlarsak geçtiğimiz Nisan ayında ABD Kongresi, Çinli ByteDance şirketi TikTok’taki hisselerini satmazsa TikTok’u ABD’de yasaklama kararı almıştı ve Biden da bu kararı onaylamıştı. Satışın gerçekleşmesi için ByteDance’e verilen son tarih de Donald Trump’ın Beyaz Saraya geçeceği tarih olan 20 Ocak’tan tam bir gün öncesi.

    Trump da ilk döneminde, aynı şekilde ByteDance’in Çin hükümetine Amerikalı kullanıcıların verilerini aktardığı iddiasıyla TikTok’u yasaklamak istemişti. Fakat ilginç bir şekilde seçim kampanyası sürecinde bu fikrinden vazgeçti. Trump’ın ekibinden isimler de TikTok kararında değişiklikler olabileceğine dair sinyaller vermeye başladı.

    TikTok şu an itibariyle ABD mahkemelerinde bu karara itiraz etmeyi sürdürüyor. TikTok’un Çin hükümetiyle bağlantısı olmayan bir şirkete satılmadığı durumda yasaklanması kararı, Kongre’nin iki kanadında da büyük çoğunlukla onaylandığı için Trump göreve geldiği zaman Kongre’nin bu karara aykırı hareket etmesi çok muhtemel gözükmüyor.

    Fakat Trump’a yakın isimlere göre iki muhtemel senaryo devreye girebilir: Yeni açıkladığı muhtemel Adalet Bakanı Matt Gaetz‘ten yasağın uygulanmamasını isteyebilir. Diğer bir seçenek olarak da Trump’ın kendisi konuya müdahil olabilir. Çünkü, ByteDance’in TikTok’taki hisselerini başka bir şirkete satması durumunda şirketin yeni sahiplik durumunun tatmin edici olup olmadığına ABD başkanı karar verecek.

    Dolayısıyla 20 Ocak’ta Trump göreve gelene kadar TikTok kısmi adımlar atıp şirketin sahipliğinin yapısında değişikliklere giderse, Trump satış için verilen son tarihi üç ay daha uzatabilir veya atılan adımların yeterli olduğuna karar verip TikTok’a yasak kararını kaldırabilir. Her halükârda TikTok’un ABD’deki geleceği, Trump’ın atacağı adımlara bağlı. Ancak TikTok için seçimler olabilecek en iyi şekilde sonuçlanmış gibi gözüküyor.

    Tüm bu yaşanan sürece baktığımızda Trump’ın TikTok’un yasaklanması kararından kısmi şekilde geri adım atacağını düşünüyorum. Kongre’nin yasak kararından geri dönmesi çok zor gözüküyor ama en muhtemel senaryo olarak Trump göreve geldiği zaman TikTok’a verilen süreyi üç ay daha uzatabilir ve ABD’li bir teknoloji şirketi ile verilerin ABD’de saklanması konusunda bir partnerlik anlaşmasına gidilebilir.

    Böyle bir yol seçildiği zaman tartışmanın aslında en hayati kısmı olan TikTok’un algoritması herhangi bir şekilde başka bir şirket ile paylaşılmamış olacak ve veri depolaması konusunda da Amerikalı yasa yapıcıları tatmin edici bir adım atılmış olacaktır.

    Google’ın Tekel Davası Ne Olacak?

    Biden döneminde Google, Apple, Meta, Amazon ve Nvidia‘ya da tekel soruşturmaları açılmıştı. Bu soruşmalar arasında Google’ınki en ilerleme göstereni olmuştu. Google’ın Apple’a yıllık 20 milyar dolarlık ödemeler yaparak “varsayılan arama motoru” anlaşmaları yapması ve Android sayesinde kendi arama motorunu öne çıkarması gibi nedenlerle Google’ın antitröst yasalarını ihlal eden tekelci bir şirket olduğuna hükmedilmişti. Google’ın dijital reklam teknolojilerinde de tekel olduğuna dair soruşturma halen devam ediyor.

    Bu karar neticesinde federal mahkemenin, Google’ın ana şirketi olan Alphabet şirketine vereceği cezaların açıklanması bekleniyordu. Bu hafta ABD Adalet Bakanlığının; davaya bakan hakime, Alphabet’in Chrome internet tarayıcısını satmasına yönelik tavsiyede bulunacağı bilgisi medyaya sızdırıldı. Eğer bu tavsiye yerine getirilirse, Biden hükümetinin büyük teknoloji şirketleri monopollerine karşı yürüttüğü soruşturmalarında şimdiye kadar atılmış en ciddi adım olacak.

    Fakat işler değişti, çünkü seçimleri kazanan Donald Trump eskiden savunduğu pozisyonun aksine büyük teknoloji şirketlerine karşı Biden’a nazaran çok daha ılımlı bir tavır takınıyor. Trump, seçim kampanyası boyunca kendisi hakkında Google’ın hep “kötü hikayeleri” öne çıkardığını ve göreve geldiğinde Google’a kovuşturma açtırtacağını söylüyordu.

    Ama Google’ın davasında nihai kararın Nisan 2025’ten önce açıklanması beklenmiyor. Trump da göreve geldiği zaman Google’a karşı yürütülen tekel davasının aslında o kadar “mantıklı” olmadığını, böyle büyük bir Amerikan şirketine zarar vermenin pek de doğru olmadığını, bu meselenin şirketi parçalamadan bir şekilde çözülebilmesi gerektiğini söylemişti.

    Lina Khan: Monopollere Karşı Yürütülen Mücadelenin Arkasındaki İsim

    Meseleye kurumsal açıdan bakarsak Trump döneminde tekelcilik meselesine bakışta değişiklik görme ihtimalimiz çok yüksek. Çünkü, Biden döneminde büyük teknoloji şirketleri başta olmak üzere monopole dönüşen şirketlere karşı tekel soruşturmalarını yürüten ve şirket birleşimlerini inceleyen Federal Ticaret Komisyonu’nun başında Lina Khan adında bir hukukçu vardı.

    35 yaşındaki Lina Khan, Yale Üniversitesi’nde hukuk doktorası yaparken yazdığı Amazon’s Antitrust Paradox makalesiyle, günümüzün tekel karşıtı yasalarının Amazon gibi yeni nesil platformların aşırı fiyat kırarak rakiplerini saf dışı bırakma stratejilerine cevap veremediğini iddia ederek rekabet hukukunda çok ses getirmişti. Kendisi, sonrasında da Biden tarafından Federal Ticaret Komisyonu’nun başkanlığına atanmıştı.

    Amerikan ekonomisindeki büyük şirketlerin, şirket birleşimi anlaşmalarıyla rekabeti baltaladığını, monopol haline gelerek fiyatları yükselttiğini ve toplu işten çıkarmalar yaptığını savunan Biden hükümetiyle Lina Khan, aynı frekansta çalışmaya başlayarak rekabet hukuku açısından daha öncesinde pek görülmemiş bir dönem geçirdiler.

    Örneğin, yarı iletken çip endüstrisinde sektörün devi olan Nvidia 2020’de işlemci mimarisi alanında sektörün en önemli şirketi olan Arm Holdings’i satın almaya çalışmıştı. Nvidia, grafik işlem birimlerinin (GPU) tasarımı konusunda lider pozisyonda; Arm ise merkezi işlem birimlerinin (CPU) mimarisinde monopol pozisyonunda. Arm çip üretmekten ziyade özellikle telefonlarda kullanılan çiplerin mimarisini Nvidia da dahil olmak üzere diğer şirketlere lisanslayarak sektörün en önemli şirketlerinden biri hâline geldi.

    Nvidia da çip mimarisinde monopol durumunda olan Arm şirketini satın alarak pazar gücünü daha da artırmak istemişti, fakat Lina Khan başkanlığındaki Federal Ticaret Komisyonu 40 milyar dolarlık satın alma anlaşmasını engellemişti. Lina Khan bu sayede çip piyasasında rekabetin korunduğunu ve verilerin de gösterdiği gibi iki şirketin de rekabet sayesinde büyümeye devam ettiğini söylüyor.

    Lina Khan, Biden hükümetinde iki partiden de destek alan nadir isimlerden biriydi. Trump’ın Başkan Yardımcısı JD Vance ve Trump’ın kabinesindeki yeni Adalet Bakanı Matt Gaetz, Lina Khan’ın tekel karşıtı çalışmalarını övgüyle destekleyen isimlerdendi. Fakat yeni kurulacak olan Hükümet Verimliliği Bakanlığına atanan Elon Musk, Lina Khan’a oldukça karşı birisi ve seçimden önce Khan’ın yakında kovulacağını söylemişti.

    Trump’ın yeni kabinesinde Vance, Gaetz gibi özellikle teknoloji şirketlerine karşı daha sert hareket edilmesini savunan isimler olsa da Biden hükümetindeki gibi net ve ortak bir politika tavrı görmüyoruz. Bu nedenle Lina Khan’ın ardından Federal Ticaret Komisyonunun başkanlığına atanacak olan ismin, daha geleneksel ve şirket birleşimi anlaşmalarına karşı bu kadar sert tutum takınmayarak büyük şirketlerle daha dostane ilişkiler yürüten birisi olması bekleniyor.

    Bu nedenle Trump döneminde şirket birleşimi ve satın alma yönetmeliklerinde gevşeme ve Google’ın tekel davası başta olmak üzere tekel davalarında bir yumuşama görmemiz çok yüksek ihtimal. Bu gelişme, doğası gereği sadece Amerika’yı etkilemeyecek. Günümüzde büyük teknoloji şirketlerinin küreselleşme ölçeklerini ve müşteri kitlelerinin ulus devlet sınırlarını aşarak tüm dünyaya ulaştığını düşünürsek hepimizi etkileyecek.

    Ayrıca, dünyanın en zengin insanı olan Elon Musk’ın Donald Trump’ın seçim kampanyasına kendisini neden bu kadar dahil ettiğini, neden Pensilvanya’da seçmenlere milyon dolarlar dağıttığını ve neden hükümette görev aldığını tekel davaları ve Federal Ticaret Komisyonu hakkındaki tartışmalardan yola çıkarak da cevaplayabiliriz. Trump’ın bakan tercihleri ve Musk’la ilişkisi ilk bakışta absürt gözükebilir ama gelin bu ilişki ağını ekonomik bir zeminde anlamlandırmaya çalışalım.

    Elon Musk’ın Ahtapotu

    Elon Musk; SpaceX, Tesla, Tesla Energy, Neuralink, xAI, X ve the Boring Company şirketleriyle birçok farklı iş kolunda yer alıyor. Özellikle SpaceX üstünden Biden hükümetiyle zaten çok yakın çalışıyor, uzay taşımacılığı konusunda NASA’nın neredeyse bütün ihalelerini alıyor, hatta Savunma Bakanlığı ile gizli anlaşmalar yaparak Amerikan ordusu için casus uydu ağları kuruyordu.

    Fakat, bu kadar farklı alanda iş yapan bir iş insanının bu aşamadan sonra önündeki en büyük engel, çok yüksek ihtimalle rakiplerini rekabette saf dışı bırakmak ve özellikle yeni teknolojiler gibi henüz hukuki anlamda tam olarak keşfedilmemiş alanlarda regülasyonlardan mümkün olduğunca kaçınmak olacaktır.

    Brezilya Yüksek Mahkemesi ile yaşadığı çatışmada mahkeme, Elon Musk’ın şirketleri için “aynı ahtapotun farklı kolları” ifadesini kullanmıştı. Bu ifade, 1911 yılında ABD Yüksek Mahkemesinin Standard Oil Company’nin monopol olduğu ve 39 tane bağımsız küçük şirkete bölünmesi gerektiğine hükmetmesi sırasında, medyada Standard Oil Company’i tasvir etmek için kullanılan ahtapot çizimini akıllara getiriyor.

    “Next!”, Puck dergisi, 1904. ABD Kongre Kütüphanesi.

    Musk, Trump üzerindeki bu etkisiyle Ulaştırma Bakanlığı başta olmak üzere federal düzeyde regülasyonlardan mümkün olduğunca kurtulmaya çalışıyor. Eyalet düzeyinde regülasyonlardan ve vergilerden ise aynı Tesla ve SpaceX örneklerinde olduğu gibi şirket merkezlerini Kaliforniya’dan Teksas’a taşıyarak kaçabiliyor.

    Trump da zaten Ulaştırma Bakanlığına Wisconsin’den eski Temsilciler Meclisi üyesi ve Fox News sunucusu Sean Duffy’i atadı. Elon Musk’ın şirketlerini en çok ilgilendiren bakanlık ulaştırma olacak; dolayısıyla Trump’ın sadakati yüksek olabilecek bir ismi bu pozisyona ataması, Musk’ın işlerini regülasyonlar ve soruşturmalar anlamında oldukça kolaylaştıracak bir atama olarak okunabilir.

    Örneğin Elon Musk, Tesla’nın geleceğini robotaxi ve otonom araç projelerinde görüyor ve bundan sonra otonom olmadığı sürece 25 bin dolarlık daha düşük fiyatlı Tesla modelleri üretmenin anlamsız olduğunu söylüyor. BYD gibi Çinli markalar fiyat avantajı sayesinde piyasayı domine ederken Tesla, otonom araçlara yönelerek sektörde kendi rekabet üstünlüğünü yaratmak istiyor.

    Ancak önündeki en büyük engel, karayollarını ve havacılığı denetleyen eyalet ve federal düzeylerdeki ulaştırma bakanlıkları. Trump hem başkanlığı hem de kongreyi kazanmışken eyalet yasalarını da aşan düzenlemeler yapabilir ve Elon Musk’ın şirketlerinin önünü daha önce hiç olmadığı kadar açabilir.

    Fakat her şey Trump-Musk ikilisinin arasındaki bir tartışmayla da son bulabilir. Yine de ben bu ihtimali oldukça düşük görüyorum. Çünkü bu ikiliyi bir araya getiren çok güçlü ekonomi motivasyonlu etkenler var. Donald Trump, regülasyonları ve piyasa düzenleyici kurumları zayıflatarak büyük şirketlerin daha da büyümesini sağlayıp ekonomik büyümeyi hızlandırmak ve bu sayede Cumhuriyetçi Parti içerisindeki kontrolünü daha da genişleterek kendi dönemi sonrasına bir siyasi hanedanlık bırakmak istiyor; Elon Musk da dört yıllık az bulunur bir fırsat penceresinde durdurulamaz bir şekilde büyümek istiyor.

    Altüst Dünya Ekonomi R1
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikTrump Kabinesi Bize Ne Söylüyor? | 2’li Görüş #19
    Sonraki İçerik Kimse Bahçeli’yi Anlamıyor mu? | Çavuşesku’nun Termometresi #226

    Diğer İçerikler

    Bültenler

    Dünya Gündemi: ABD-AB Gümrük Müzakereleri, Rusya’dan Ukrayna’ya Yeni Hava Saldırısı, Venezuela Seçimleri

    27 Mayıs 2025 Bahadır Çelebi
    Yazılar

    Krizler Çağında Umut Ekmek: Gençler Gıdanın Geleceğini Geri Alıyor

    26 Mayıs 2025 Elif Menderes
    Yazılar

    Batık Maliyet mi, Gemileri Yakmak mı? İktidarın İzlediği Yolun Mantığı

    22 Mayıs 2025 Alper Yağcı

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Yeni Anayasa Yeni Türkiye Demek Değil

    30 Mayıs 2025 Yazılar Armağan Öztürk

    Komünizmin Rıza Nur’u: Aclan Sayılgan

    28 Mayıs 2025 Yazılar Kadir Serkan Selçuk

    Dünya Gündemi: ABD-AB Gümrük Müzakereleri, Rusya’dan Ukrayna’ya Yeni Hava Saldırısı, Venezuela Seçimleri

    27 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    Krizler Çağında Umut Ekmek: Gençler Gıdanın Geleceğini Geri Alıyor

    26 Mayıs 2025 Yazılar Elif Menderes

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}