[voiserPlayer]
Hariçten Gazel Haftalık Dış Haberler Bülteni (5-11 Aralık 2023)
Dünya gündemi Gazze’ye odaklanmışken 2022 Mart’ından bu yana devam eden Ukrayna Savaşı da cephede tam gaz sürüyor. Savaşlarla meşgul dünya kamuoyu, bir taraftan da gezegeni korumanın yollarını tartışmak ve belirlemek için toplanan COP28 Zirvesi’nden çıkacak sonuç bildirgesini bekliyor.
İsrail Gazze’nin Güneyine İlerliyor
İsrail Gazze’yi ağır şekilde bombalamaya devam ediyor. Gazze’nin kuzeyini yerle bir eden İsrail ordusu, son bir haftada Gazze’nin güneyinde yer alan Han Yunus kentine odaklanmış durumda. Mısır sınırındaki Refah kapısına yakın yerlerde de İsrail ordusu ve Hamas güçleri arasındaki çatışmalar sürüyor.
ABD geçtiğimiz hafta yaptığı uyarılara bir yenisini ekleyerek İsrail’i sivil ölümleri konusunda tedbir almaya çağırdı. ABD Dışişleri Sözcüsü Nathaniel Tek, ABD’nin sivil ölümleri engellemek için İsrail’e baskı yaptığını belirtti. Savaşın iki tarafı olduğunu vurgulayan Tek, Hamas’ın da sivil ölümleri engelleme sorumluluğunun olduğunu belirtti. Tek ayrıca, İsrail’in ancak sivilleri koruduğu takdirde stratejik bir zafere ulaşabileceğini belirtti. Ancak şu ana kadar hayatını kaybedenlerin sayısı düşünüldüğünde ABD’nin İsrail’e sivil ölümlerini engelleme konusundaki baskılarının pek işe yaramadığı söylenebilir.
Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre 7 Ekim’den bu yana hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısı 18200 oldu. 7000’den fazla çocuğun hayatını kaybettiği düşünüldüğünde bu savaşın İsrail’in neden olduğu büyük bir katliama dönüştüğü şimdiden söylenebilir.
Ölümlerin dışında yaralılara hizmet götürülmesi de vurulan hastaneler nedeniyle engelleniyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre Gazze’deki 36 hastaneden çalışabilir durumda yalnızca 11 tane kaldı. Birleşmiş Milletler artık daha fazla hastane kaybetmeye tahammül kalmadığını belirtiyor. Gazze’de ulaşamayan yardımlar nedeniyle açlık da baş göstermeye başladı.
İsrail’in güneye doğru ilerlemesiyle daha da sıkışan 1 milyonun üstünde Gazzeli nüfusu, yiyecek bulamıyor ve bölgeye ulaşabilen yardımlar dahi sahada düzenli bir şekilde dağıtılamıyor. Birleşmiş Milletler Filistin Göç Birimi Başkanı Phillipe Lazzarini, Gazze ziyaretinde gördüklerinden sonra yaptığı açıklamada “insanların cehennemi yaşadığını” belirtti.
Batı Şeria’da da İsrail saldırıları sürüyor. Son olarak Batı Şeria’nın kuzeyinde yer alan Cenin mülteci kampında en az 4 kişi İsrail saldırısı nedeniyle hayatını kaybetti. Saldırının drone’lar ile gerçekleştiği tahmin ediliyor. İsrail ordusuna bağlı birlikler Cenin kampında ağır silahlı şekilde sokaklarda dolaşıyor.
Tüm bunlar olurken geçtiğimiz hafta Cuma günü Gazze konusu gündemiyle toplanan Güvenlik Konseyi, acil insani ateşkes önerisini ABD’nin vetosu nedeniyle reddetti. 90 ülkenin verdiği teklife, Güvenlik Konseyi’nin 15 üyesinden 13’ü evet derken İngiltere ise oylamada çekimser kaldı.
İngiltere’nin çekimser kalması ve Fransa’nın da ateşkese evet demesi, İsrail’i büyük bir şevkle destekleyen Batılı hükümetlerin kamuoyu baskısından korkamaya başladığını gösteriyor. Öte yandan, bugün Birleşmiş Milletler Genel Kurulu da ateşkes önerisi görüşme gündemiyle toplanıyor. 20 Arap ülkesi ve İslam Konferansı Örgütü’nün verdiği öneri genel kurulda görüşülecek. Ancak genel kurulun kararları bağlayıcı değil. Yine de İsrail ve ABD üzerindeki uluslararası baskıyı arttırmak için genel kurul kararları işe yarayabilir.
Unutulan Ukrayna Savaşı
7 Ekim’de Hamas’ın İsrail’e saldırmasından bu yana gündemden düşen Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ve Ukrayna ordusunun karşı atağı, son olarak ABD senatosunun Ukrayna yardımı teklifini reddetmesiyle gündeme geldi. 60 milyar dolarlık paketin Cumhuriyetçiler tarafından reddedilmesi, Cumhuriyetçi senatörlerin güney sınırında istediklerini hükümete yaptırmak adına yardım paketini pazarlık unsuru yapılmaları nedeniyle gerçekleşti.
İptal edilen paket ile ilgili Zelensky, Ukrayna’nın yalnızca kendisi için değil, küresel demokrasi için savaştığını belirtti. Ukrayna’ya yardımların kesilmesinin Rusya ve Putin’i sevindireceğinin altını çizen Zelensky, yardımlar olmadan Ukrayna’nın Rusya karşısında çok zorlanacağı uyarısını yapıyor.
Ukrayna, yaz aylarında başlayan karşı taarruzda beklenen ilerlemeyi gösteremedi. Son dönemde çatışmalar, Rus ve Ukrayna ordusu arasında ciddi bir yıpratma savaşına dönüştü. Kışın araya girmesiyle taarruzda zorlanan Ukrayna ordusu, işgal edilen topraklarında çok az ilerleme sağlayabildi.
Dün BBC’ye konuşan Ukrayna’nın Milli Güvenlik ve Savunma Sekreteri Oleksiy Danilov, taarruzlarının başarısız olmasının savaşın kaybedileceği anlamına gelmediğini vurguladı. Kışın da taarruza devam edeceklerini belirten Danilov, 2 yıldır ülkelerini savunuyor olmanın da büyük bir başarı olduğunu belirtti.
Rusya’nın hava sahasını kontrol etmesi ve Ukrayna taarruzuna karşılık çok iyi bir savunma hattı kurmuş olması, üstüne bir de sert kış şartlarının gelmesiyle Ukrayna ordusunu ilerleyemez hale getirdi. Savaşta daha uzun dayanabilenin daha avantajlı konuma geçtiği bir ortamda Batı’dan gelecek yardımlar ve özellikle savaş uçakları, Ukrayna ordusunun ilerleyebilmesi için elzem görünüyor.
COP28’de Geriye Gidiş Tartışmaları
COP28’de iki haftalık görüşmelerin ardından dün gece yayınlanan sonuç bildirgesi tasarısı tabir caizse ortalığı karıştırdı. Ortalığı karıştıran ve birçok çevrecinin karşı çıktığı temel mesele ise fosil yakıtların aşamalı olarak kaldırılması anlamına gelen “phase out” kelimesinin tasarıdan çıkartılması oldu.
Batılı ülkeler ve ada ülkeleri bu ifadenin çıkartılmasının küresel ısınmanın temel sebebi olan fosil yakıtlarla mücadeleyi baltalayacağını ifade ederek tasarının bu şekilde kabul edilmesine karşı çıktı. Tasarının yayınlanmasından sonra gelen tepkiler üzerine 198 ülkenin diplomatları tekrar metin üzerinde çalışmaya başladılar. Ancak bu yazının yazıldığı saate kadar uzayan görüşmelerden henüz bir sonuç çıkmamıştı.
COP28’de 198 ülkenin bir araya geldiği ve sonuç bildirgesi üzerinde bütün ülkelerin konsensüse varması gerektiği düşünüldüğünde herkesi tatmin edecek bir metnin ortaya çıkabilmesi zor görünüyor. COP28’e başkanlık eden Birleşik Arap Emirlikleri’nin devlet petrol şirketi yöneticisi Sultan el-Cabir, tasarıdan “phase out” ifadesinin çıkartılması nedeniyle tepki topladı. Mühendis, işadamı ve siyasetçi olan Sultan el-Cabir, petrol üreticisi ülkelerin çıkarlarını savunmakla itham ediliyor.
Ünlü iklim aktivisti Greta Thunberg, el-Cabir’in bir petrol şirketi yönetici olması nedeniyle COP28’e başkanlık etmesini “tamamen saçma” olarak nitelendiriyor. Tüm bu tepkilerin ortasında dün geceden beri uyumayan ülke temsilcileri, COP28’de ortak bir bağlayıcı metne ulaşmak için çabalarını sürdürüyor. Önümüzdeki hafta COP28 sonuç bildirgesini değerlendireceğim.