Altüst: Yeni Teknolojiler ve Değişen Endüstriler Bülteni (25 Aralık 2024 – 7 Ocak 2025)
Altüst’ün bu sayısında elektrikli otomobil endüstrisini ve Avrupa ekonomisini dönüştürme iddiasıyla yola çıkan Northvolt şirketine odaklanacağım. İsveç merkezli Northvolt çok kısa süre içerisinde Avrupa Birliği’nden ve Avrupalı hükümetlerden milyarlarca dolar kredi ve dünyaca ünlü şirketlerden yatırım topladı, fakat parlaması ile batması bir oldu.
Avrupa ekonomilerinin son yıllarda yaşadığı sıkıntıların nedeni olan, Eski Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi’nin de raporunda altını çizdiği gibi, Avrupa’nın Çin karşısında rekabet gücünün azalmasına iyi bir örnek olan Northvolt’un yükseliş ve düşüş hikayesine bir göz atalım.
Yeşil Dönüşümün Avrupalı “Mucize” Şirketi
Altüst bülteninin şimdiye kadar çıkan neredeyse her sayısında ana eksenlerden birisi enerji konusuydu. Elektrikli araçlardan nükleer santrallere, yapay zekâ “hype”yla beraber kar topu gibi büyüyen veri merkezlerinden yarı iletken çip dökümhanelerine kadar her yerde gittikçe artan bir enerji ihtiyacı var.
Tüm bu devasa enerji ihtiyacına cevap verme iddiasıyla Avrupa’dan bir şirket çıkmıştı: Northvolt. İsveç merkezli Northvolt şirketi 2016 yılında eski Tesla çalışanları tarafından kurulmuştu. 2019’da Avrupa Birliği’nin inovasyon hedefleri doğrultusunda desteklenerek Avrupa Yatırım Bankası’ndan gelen 350 milyon euroluk krediyle hızlıca büyümeye başlayan Northvolt, elektrikli arabalar için batarya üretme gayesiyle yola çıkmıştı ve elektrik araç satışlarının hızlanmasıyla beraber ziyadesiyle dikkat çeken ve yatırımcıların takibinde olan bir şirket haline gelmişti.
İsveç’in küçük bir şehri olan Skellefteå’te kurulan ilk fabrikasında Northvolt, Çinli CATL ve BYD gibi elektrikli araç bataryası üreticisi dev şirketlerle rekabet ederek Avrupa’yı yeşil enerji alanında öncü haline getirme potansiyeline sahipti. Bu iyimserlik sayesinde Northvolt için işler hep daha iyiye gidiyordu. Avrupa Birliği programlarından, Kanada, Almanya, Polonya ve İsveç hükümetlerinden 5 milyar dolardan fazla hibe ve kredi alan Northvolt’un planları, hızlıca ve belki de biraz kontrolsüzce ilerlemeye başlamıştı.
İsveç’teki ilk fabrikanın ardından çok kısa süre içerisinde Almanya, Kanada ve Polonya’da Northvolt toplamda altı tane giga fabrika inşa etmeye başladı. Şirket toplamda 15 milyardan fazla yatırım topladı ve Goldman Sachs’ın yanı sıra Scania, Volvo ve Volkswagen en büyük yatırımcılar haline geldiler. Hissedarlar zaten elektrikli otomobil piyasasında önemli üreticiler olduğu için Northvolt’un siparişlerinin ciddi bir kısmını bu şirketlerden gelen talepler oluşturmuştu ama BMW ve Siemens gibi sektör devleri de Northvolt’un bataryalarını sipariş etmişti.
Northvolt’un Hızlı Düşüşü
Northvolt’un en zirve noktasında vadeli sözleşmeleri 50 milyar dolara ulaştı. Fakat 2023’ün sonunda Northvolt, vadettiği toplam kapasitenin yalnızca %0,5’ini üretebildi. 2024’ün son çeyreğinde de işgücünün %20’sinden fazlasını işten çıkardı. Yeşil dönüşümün Avrupalı “mucize” şirketi, Çinli rakipleri karşısında rekabet edebilmek için çok hızlı bir şekilde büyüme döngüsüne girmek istedi fakat sürdürülebilir bir üretim sağlayamadı. 2024 yılında da vadedilen kapasitenin ancak yarısı kadar üretim yapabiliyordu.
Ayrıca, batarya üretiminde Çinli Wuxi Lead Intelligent Equipment gibi şirketler uygun maliyetlerle üretim cihazları sağlayabildiği için batarya üretimine girmek isteyen şirketler, Çinli ve Güney Koreli şirketlerden gelecek olan makinelere ihtiyaç duyuyorlar. Dolayısıyla Northvolt gibi hızla büyümek isteyen şirketler için Asya’dan gelecek olan makinelere bağımlı olmak, hem verimlilik açısından sıkıntı yaratıyor hem de işçiler arası koordinasyonda ve bilgi aktarımında problemlere sebep oluyor.
İşin sonucunda 21 Kasım 2024’te Northvolt iflas başvurusu yaparak borçlarının yeniden yapılandırılmasını talep etti. Özellikle İsveçli Scania’nın sağladığı 100 milyon dolarlık kredi, şimdilik Northvolt’un tamamen iflas etmeden yeniden yapılandırma sürecine girebilmesini sağladı. Ancak şirketin ayakta kalabilmesi için yeni yatırımcılar bulması gerekiyor.
%21’lik hissesiyle Volkswagen, Northvolt’un en muhtemel alıcısıydı, fakat şu an itibariyle Volkswagen’den ciddi bir satın alma hamlesi gelmeyecek gibi gözüküyor. Öte yandan, İsveç hükümeti de Northvolt’un kurtarılması için herhangi bir destek vermeyeceğini açıkladı. Bu noktada en muhtemel senaryo Çinli CATL şirketinin Northvolt’u satın alması.
Şimdiye kadar topladığı yatırımlar ile Northvolt üretim kısmında başarısız olsa da benzerine az rastlanır derecede ciddi bir araştırma ve geliştirme kapasitesine sahip. Bu nedenle borçlarına rağmen Çinli bir şirket alıcı olarak ortaya çıkabilir. Fakat bir satın alım durumunda bile Northvolt ismini duymaya devam etme ihtimalimiz oldukça düşük.
Northvolt’un İsveç dışındaki tüm fabrika inşaatları durmuş olsa da halihazırda var olan pazar erişimi nedeniyle, muhtemelen Asyalı bir şirket satın alırsa, ciddi bir küçülmeye giderek Northvolt sadece araştırma odaklı bir şirket iştiraki haline gelebilir. Çünkü, Avrupalı otomotiv üreticilerinin batarya ihtiyacı o derece yüksek ki yarı iletken çipler başta olmak üzere diğer endüstriyel sektörlerde gördüğümüz jeopolitik rekabet, batarya konusunda daha az konuşuluyor. Zira Çinli CATL’ın zaten Almanya ve Macaristan’da batarya fabrikaları mevcut ve önümüzdeki yıllarda bu iki ülkede yeni fabrikalar kurmak için planlar yapıyor.
Batarya Üretiminde Asyalılarla Rekabet Etmek Mümkün Değil mi?
Northvolt’un hızlı yükselişi ve düşüşü, batarya sektörü ve Avrupa ekonomisi hakkında bazı temel çıkarımlar yapabilmemizi sağlıyor. Bunlardan birincisi, Northvolt bu kadar kısa bir sürede bu kadar büyük ölçekte yatırım toplayabildiğine göre Avrupa pazarında elektrikli otomobil bataryası için oldukça büyük bir talep var. Fakat talep ile üretim kabiliyeti arasında bir uyuşmazlık mevcut.
Northvolt fiyaskosu ardından; Avrupa’da batarya üretimi yapan, Renault’nun da hissedarı olduğu Fransa menşeili Verkor ve Norveç menşeili Morrow şirketlerini de takip etmek gerekiyor. Şu an itibariyle bu iki şirket, Northvolt gibi çok hızlı bir şekilde büyümeye çalışmadan daha emin adımlarla ilerliyorlar gibi gözüküyor.
Ayrıca şu da açıkça gözüküyor ki Avrupalı batarya üreticileri, Asyalı rakipleri ile rekabet etmekte zorlanıyorlar. Northvolt’un yeterli kapasitede üretim yapamaması nedeniyle potansiyel olarak en büyük müşterilerinden biri olan BMW, Samsung SDI ile uzun süreli bir alım anlaşması yaptı. Batarya sektöründe de zaten Çinli CATL ve BYD ile Güney Koreli LG, Samsung SDI ve SK Innovation şirketleri önde geliyor. Sadece CATL ve BYD, elektrikli otomobil bataryası piyasasının %53’ünü oluşturuyorlar.
Northvolt gibi büyük hedefleri olan bir şirketin bu kadar zor bir duruma girmesi sonrasında Avrupa’nın elektrikli otomobil bataryası sektörünün yapısının geleceğine dair de soru işaretleri oluştu. Bundan sonra en muhtemel senaryolardan bir tanesi, bu alanda kendini kanıtlamış ve yüksek kapasitede üretim yapabilen Çinli şirketlerin, Avrupalı şirketlerle ortak girişimler kurması.
Örneğin, Çin’in en büyük batarya üreticilerinden biri olan Gotion şirketi, Slovakya menşeili InoBat şirketinin %25’ini satın almıştı ve geçtiğimiz yıl iki şirket bundan sonra Avrupa pazarında iş ortaklığı yapacaklarını duyurmuş ve Slovakya’da batarya üretimi için bir giga fabrika inşasına başlayacaklarını açıklamışlardı.
İşin diğer bir ilginç tarafı ise Volkswagen’in %25’lik hisse payı ile Gotion’ın en büyük hissedarı olması. Hatırlarsak önceki bültenlerde Alman ekonomisinin kötü gidişatından; Volkswagen’in, Çinli elektrikli otomobil markaları karşısında rekabet gücünün zayıflamasından ve düşen satışlarından ve Almanya’da fabrika kapatma ihtimallerinden bahsetmiştik. Nihayetinde işgücünde uzun vadeye yayılmış bir küçülmeye giderek Almanya’da fabrika kapatmamaya karar veren Volkswagen, elektrikli otomobil bataryalarına da büyük yatırımlar yaptı.
Volkswagen’in Northvolt’a yaptığı yatırım batmış gibi gözükse de Volkswagen’in PowerCo adında, batarya üretimi yapan kendine ait bir iştiraki de bulunuyor. Hatta Almanya’nın Salzgitter şehrindeki 55 yıllık Volkswagen fabrikasının 2 milyar euroluk bir yatırım neticesinde 2025 itibariyle sadece batarya üretimine odaklı bir hale gelmesi bekleniyor. Salzgitter fabrikası böylece Volkswagen’in batarya merkezi haline gelecek, fakat CATL gibi Çinli rakipleri karşısında rekabet gücünün nasıl olacağını, Northvolt hikayesinin bir benzerinin yaşanıp yaşanmayacağını takip etmek gerekiyor.