Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Boykotun Meşruluğu
    Yazılar

    Boykotun Meşruluğu

    Armağan Öztürk4 Nisan 20254 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    İmamoğlu krizi yeni bir politik iklime yol açtı. Bahsi geçen yeni denklemde, özellikle ana muhalefet partisinin siyasal performansı bakımından eylemin, söylemin önüne geçtiği ve eylemlerin radikalleştiği bir momente tanıklık ettik. CHP liderliği Türkiye’deki demokrasinin sınırlarını zorlayarak aşağıdan yukarıya gelişecek bir kamusallık tecrübesine öncülük etti. Sokak siyaseti ve boykot, Halk Partisinin halkı siyasete çağıran mücadele araçları içinde ön plana çıktı. Yurttaşların sokaklara çıkması ve (veya) meydanlara inmesinin yarattığı türbülansı İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla sonuçlanan konjonktür bakımından yoğun bir şekilde tartıştık. Bu haftaya damgasını vuran asıl olay ise boykot. Kriz sırasında Saraçhane’yi göstermeyen yayın kuruluşlarına yönelik tavırla başlayan ve tutuklu gençlerin durumuna işaret etmek için 2 Nisan’da ülke çapında tüm ürünlere yönelik bir boykot çağrısıyla doruğa ulaşan süreç ayrıca tartışılmayı hak ediyor. Yanıtını arayacağımız soruları şöyle özetleyebiliriz: Boykot meşru bir eylem midir? Boykotun siyasi, iktisadi, sosyolojik ve ahlaki sonuçları nelerdir?

    Boykot siyaseten tabii ki meşru bir eylemdir. Çünkü siyaset çatışmaya veya yarışmaya dayanır. Demokratik rejimlerde bu çatışma hali daha çok kitle iletişim araçları ve propaganda aygıtı üzerinden gerçekleşir. İmamoğlu krizinde bir kez daha ortaya çıktığı üzere medya kuruluşları sizi yok sayarak kamusal görünürlüğünüze zarar veriyorsa aynı tavırla onlarla mücadele etmek adildir. Sizi görmeyerek rakiplerinize yardım eden unsurları siz de görmeyebilirsiniz. Şüphesiz ki devletin ideolojik aygıtları bakımından mutlak bir tarafsızlık söz konusu olamaz. Ancak sivil toplum yarışan siyasal öznelere göreli bir şekilde de olsa eşit davranmak zorundadır. Aksi taktirde adil yarışma koşulları ortadan kalkar. Siyaset kurumu boykot yoluyla sivil ve ekonomik aktörlere ihlal ettikleri eşitlik ve adaleti hatırlatır.

    İlgi alanı siyasetten ekonomiye kaydığında durum değişir. Boykot tıpkı grev gibi neo-liberal çağ öncesi dönemde sıklıkla kullanılan ve belli sınırlar için başarılı olmuş bir eylem biçimidir. Ancak kapitalizmin örgütlenme biçimindeki dönüşüm hem toplumu hem de bireysel rasyonelliği radikal bir şekilde değiştirmiş durumdadır. Siyasi tercihlerle ekonomik davranışlar arasındaki illiyet bağı hemen tümüyle kopmuştur. İnsanlar tüketmeye veya tüketmemeye tamamen bireysel iktisadi bir rasyonellik içinde karar vermektedir. Dahası ekonomi alanına bakış da değişmiştir. Homo economicus kitaplarda kalmış işlevsiz bir kavramlaştırmaya karşılık gelmektedir. Bu bağlamda post-modern dünyanın tüketicilerinin gerçekten de rasyonel olup olmadığı bile tartışmaya açıktır.

    Simülasyon evreni içinde hareket eden bireyler ihtiyaçlarını karşılamaktan çok imgeleri ve arzuları tüketmektedir. Böyle bir dünyada siyasi amaçlarla yönlendirilmiş boykot kararlarının gerçek dünyanın gerçekliğinde ciddi bir değişiklik yapması imkansızdır. On milyonlarca vatandaş Gazze’de yaşanan soykırımı onaylamasa da Yahudi sermayesiyle ilişkili uluslararası kahve zincirleri ve fast food restoranlarını ziyaret etmeye devam etmektedir. Benzer bir şekilde Özgür Özel’in açık çağrısına rağmen Fenerbahçe-Galatasaray maçı muhaliflerce de yandaş bir kanalda izlenmiştir.

    İktisadi açıdan işlevsiz olan boykot sosyolojik ve ahlaki boyutları bağlamında ise ötekileştirici, ayrımcı, zorbaca ve tehlikelidir. Boykot ülkedeki siyasi kutuplaşmayı sosyolojik açıdan yeniden üretir. Boykota maruz kalan firma ve kesimlerin genişliği ölçüsünde toplumsal ayrışma yaygınlaşır. Ayrıca sorun sadece karşıt mahalleler arasındaki ötekileştirmeden ibaret değildir. Türkiye’deki son örnek dahil olmak üzere boykotun yıkıcı etkisinin en çok hissedildiği alan politik kampın kendi iç aktörleridir. Boykot kararı mahalle baskısını ön plana çıkarır. CHP seçmeni olan, hatta İmamoğlu’na haksızlık yapıldığını düşünen bireyler boykot kapsamındaki bir ürünü tükettikleri için kınanabilir. Topluluğun bireyi ezdiği veya bir şey yapmaya zorladığı her örnekte karşımıza keskin bir şekilde çıktığı üzere boykot öznenin özerkliğini hiçe sayar.

    Tam da bu noktada ahlaki kriz baş gösterir. CHP liderliğinin boykot kararından sonra medyada veya sosyal medyada çok sayıda suçlayıcı yoruma rastlamamız bu nedenle şaşırtıcı değil. “Tarafsızlık ahlaksızlıktır” veya “bugün susanlar yarın bunun bedelini ödeyecek” dediğinizde insanlara seçenek değil zorunluluk sunmuş olursunuz. Halbuki seçmemek de bir seçimdir. Dahası tarafsızlık her zaman makul, ölçülü ve ahlaken savunulabilir bir pozisyondur. Din, devlet, ideoloji, vatan, millet, ahlak veya her hangi bir başka üstün değer adına birey eylemde bulunmaya zorlandığında kişisel otonomi yok olur. Oysa modern ahlakın temeli ödev değil haktır. İnsanlar yapmak zorunda olmadıkları için özgürdürler. Beğenmediğiniz bir şeyle karşılaştığınızda ona karşı mücadele edebilir, diğer insanları mücadeleye çağırabilirsiniz elbette. Ancak bu davranış tarzı sizinle aynı yolu takip etmeyen, size veya davanıza ilgi göstermeyen diğer insanları ahlaken kınamanızı meşru hale getirmez. Boykot gibi uygulamaların ateşli savunucuları eylemlerine katılmayan kişileri genellikle korkaklıkla veya işbirlikçi olmakla suçlar. Bir kez bu yola girildiğinde ahlakla özgürlük arasındaki bağ tümüyle kopar. Gerekçeleri ne kadar sağlam olursa olsun insanların diğer insanları eyleme zorladığı bir düzlemde erdemden bahsedemeyiz.

    Ezcümle protesto eden muhalif kesimleri görmeyen aktörler boykot edilebilir. Siyaseten bu yol makul ve meşrudur. Ancak boykot iktisadi açıdan verimsizdir. Boykotun genişlediği ve toplulukların rakiplerine karşı taraftarlarını safları sıklaştırmaya zorladığı bir düzlemde baskı ana motive edici unsura dönüşür. Bu son hatırlatma bağlamında boykot sosyolojik ve ahlaki açıdan riskli bir eyleme karşılık gelir.

    L2 Siyaset Sosyoloji
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikAçık Çağrı: Yerel Yönetimlerde Kadın Liderliğini Güçlendirme Programı İçin İhtiyaç Analizi ve Başvuru
    Sonraki İçerik ABD, AB ve Suriye’de Neler Oldu? | 2’li Görüş #35

    Diğer İçerikler

    Yazılar

    Küçük Partilerin Oy Oranını Hesaplamak Neden Zordur?

    15 Mayıs 2025 Salih Yasun
    Yazılar

    Yatırım mı Sömürü mü?: ABD ve Ukrayna Arasında Tartışmalı Maden Anlaşması

    14 Mayıs 2025 Cem Özen
    Yazılar

    Abdülhamid ve Sherlock Holmes

    12 Mayıs 2025 Umut Dağıstan

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Küçük Partilerin Oy Oranını Hesaplamak Neden Zordur?

    15 Mayıs 2025 Yazılar Salih Yasun

    Yatırım mı Sömürü mü?: ABD ve Ukrayna Arasında Tartışmalı Maden Anlaşması

    14 Mayıs 2025 Yazılar Cem Özen

    Dünya Gündemi: Trump’ın Körfez Turu, ABD-Çin Ticaret Savaşlarında Geçici Ateşkes

    13 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    Abdülhamid ve Sherlock Holmes

    12 Mayıs 2025 Yazılar Umut Dağıstan

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}