Daktilo 1984Daktilo 1984
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • E-Bültene Abone Ol
    Facebook Twitter Instagram Telegram
    Twitter Facebook YouTube Instagram WhatsApp
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Destek Ol Abone Ol
    • İZLE
      • Çavuşesku’nun Termometresi
      • Varsayılan Ekonomi
      • 2’li Görüş
      • İki Savaş Bir Yazar
      • Yakın Tarih
      • Mayhoş Muhabbetler
      • Tümünü Gör
    • OKU
      • Yazılar
      • Röportajlar
      • Çeviriler
      • Asterisk2050
      • Yazarlar
    • DİNLE
      • Çerçeve
      • Zedcast
      • Tuhaf Zamanların İzinde
      • SenSensizsin
      • Tümünü Gör
    • D84 FYI
      • Hariçten Gazel
      • Avrupa Gündemi
      • ABD Gündemi
      • Altüst
    • D84 INTELLIGENCE
      • Kitap Yorum
      • Göç Sorunu
      • Başkanlık Sistemi Projesi
      • Devlet Kapasitesi Liberteryenizmi
      • Herkes için Siyaset Bilimi
      • Yapay Zeka
    Daktilo 1984Daktilo 1984
    Anasayfa » Antik Yunan’dan Esen Rüzgar ve Adalar
    Yazılar

    Antik Yunan’dan Esen Rüzgar ve Adalar

    Su Sertdemir26 Haziran 20245 dk Okuma Süresi
    Paylaş
    Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp

    Yazın Bodrum, Kuşadası, Çeşme civarlarında iseniz karşınızda denizin ufuk çizgisiyle birleşmesine izin vermeyen heybetli bir ada göreceksiniz. Bu adalar birkaç kulaç atsanız sizi kendisine kavuşturacakmış gibi gözükür. Oradan esen rüzgarın sanki elinize bir zeytin dalı uzatacağını hissedebilirsiniz. Ne iyi ki bu zeytin dalının iki anlamda da tezahürü mümkündür. Antik çağın günümüzden bile ötedeki zihinleri, bu adalarda barışçıl ve huzurlu bir hayat sürüp gerilerinde keşfedilecek nice değerler bırakmışlardır.

    Adaları gezerken görebileceğiniz sütun ve heykel kafaları birer taş gibi görünse de koskoca bir tarihin izlerine tanıklık etmeniz için orada sıcağın altında keşfedilmeyi beklemektedir. Bu adalar coğrafi güzellikleri kadar tarihleriyle de birçok yerden farklı turistleri kendine çekmektedir. Ada yaşantısı deyip denizine, rüzgarına, zeytinine pay biçtiysek de aslında bu adalarda bu parlak zihinler olmasaydı önemlerini korurlar mıydı sorusunu da sormadan geçmek olmaz. Antik çağın ünlü sofistlerinden Protagoras’ın da dediği gibi: “Her şeyin ölçüsü insandır.”[1]

    Samos (Sisam) Adası

    Bu girişten sonra teoremiyle ilkokul kitaplarımızda yer eden ve geometrinin en çok zikredilen isminin doğduğu adaya, Samos’a (Sisam) sizleri götürmek isterim. Pisagor doğma büyüme adalı bir düşünür olarak hayatının büyük bir kısmını Samos adasında Pythagorion limanında geçirmiştir. Limanın yanında göreceğiniz büyük üçgen heykel Pisagor Teoremine saygıda beklermişçesine sizlere uzaktan göz kırpar. Pisagor MÖ 570’te bu adada yaşamıştır ve annesi de bu adada dünyaya gelmiştir. Adanın en büyük limanlarından birine adını vermesi dışında yaşadığı sokak ve mahalle günümüzde hâlâ rehberler tarafından turistlere gezdirilmektedir.

    İkinci ünlü Samoslu düşünürümüz ise Epikür. Ailesinin o doğmadan askeri amaçlarla Samos’a taşınmasıyla bu adada dünyaya gözlerini açar. Epikür 18 yaşında MÖ 307’de felsefe yolcuğunun şekillendiği yere, Atina’ya taşınır. Atinalıların Samos’u Makedonyalılara kaybetmesiyle yani adadan ayrıldığı zamandan felsefe hayatına başladığı bu döneme kadar adada köklü değişimler meydana gelir. Kaynaklar felsefe hayatında önemli bir yer tutan öğretmenlik kariyerinin bir döneminde Midilli adasında ikamet ettiğini de söylüyor. Anlaşılan hazzı ve mutluluğu amaçlayan Epikür, şehir hayatının kalabalığından kaçıp soluğu başka bir adada almış.

    Samos adası sadece üzerinde yaşayan ünlü filozoflardan ibaret değil elbet. Her antik Yunan şehrini koruyan bir Yunan tanrısı vardır. Mitolojide Hera da Samos adasından sorumludur. Adaya gidenler Pythagorion taraflarında yürüyüşe başlar ve sahil şeridinden devam ederlerse Hera’nın tapınağı olarak nitelendirilen Heraion kalıntılarını görebilirler. Hera’nın adayı yönetmesinden midir bilmem ama adanın yeşil ve maviyi kucaklayan mistik havası adanın dişil enerjisini güçlendirmiş.

    Samos – Heraion

    Kos (İstanköy) Adası

    Bodrum’un karşısındaki Kos (İstanköy) adası bizi tıp ve şifacılıkta ünlenmesiyle şaşırtır. Tıbbın babası olarak bilinen Hippocrates, MÖ 460 – 370 yılları arasında bu adada yaşamıştır. Tıp dünyasının hocası olarak da bilinir ve tıp dünyasına ondan sonra gelenler için birçok önemli tedavi yöntemi bırakmıştır. Kos’un koruyucu tanrısı ise Apollo Coronis’in oğlu Asclepius’tur. Nitekim bu tanrı; tıbbın, şifacılığın ve gençliğin tanrısıdır.

    Adada antik çağdaki tıp dünyasının ileri gelenlerinden bir bilim insanının yaşamasından ötürü birçok insana şifa olmuş bir sağlık merkezi de mevcuttur. Adanın güney batısında deprem, rüzgar ve sel baskınlarına karşı hala ayakta durmakta direnen bu merkezin ismi Asklepion’dur. Helenistik mimarinin göz bebeklerinden biri olan bu tıp merkezi içerisinde ibadet alanı da bulunmaktadır. Ziyaret eden ve şifa bulan herkesin burayı tanımlarken kullandıkları ilk sözcük huzur olmuştur. Asklepion’da görebileceğiniz başlıca sembollerden biri de Antik Mısır’ın şifacılıkla bağdaştırdığı yılan figürüdür.

    Kos – Asklepion

    Chios (Sakız) Adası

    Yunanistan’ın 5. büyük adası olan Chios (Sakız) Antik Yunan’ın kalemi İlyada ve Odysseia’nın yazarı Homer’e beşik olmuştur. Kör olduğu bilinen Yunan destanlarının yazarı bu adada doğmuş ve yaşadığı süre zarfında o dönem Smyrna olarak bilinen İzmir ve Chios’ta bulunan antik kentleri sık sık ziyaret etmiştir. Sakız’da doğduğunu ve yaşadığını nereden bildiğimize gelirsek Homer, Homerik İlahiler kitabında Apollo’ya İlahiler’in bir dörtlüğünde Chios’un en tepesinde yaşayan bu adaya hayran bir Sakızlı olarak kendisinden üçüncü bir kişi gibi bahseder.[2]

    Adanın tek edebiyatçısı Homer değildir. Euripides ve Sophokles’in çağdaşı olan Ion isimli şair MÖ 480-421 yıllar arasında Chios’da yaşamıştır. Adanın rüzgarından denizinden kumundan ilham almış ve adayı eserlerinde ön plana çıkarmıştır. [3] Kaleminin güçlenmesindeki en büyük faktörlerden biri de genç yaşta Atina’ya gidip çağdaş edebiyatçılarla tanışabilmesidir. Ion antik yunanca kelime anlamı olarak da gitme eyleminde bulunmak anlamına gelir. Şairin yollarda geçen hayatına bakacak olursak kendine doğru bir takma isim seçtiğini söyleyebiliriz.

    Sakız’a olur da yolunuz düşerse adanın limanlara uzak ve kendini koruma altına aldığını hissettiren UNESCO tarafından korunan iki köyü, Mesta ve Pyrgi’yi ziyaret etmenizi öneririm. Mesta, dönemin sakız üretim yerlerinden biri olarak orta çağ mimarisiyle sizi bir Avrupa şehrindeymişsiniz gibi hissettirir. Adanın ekonomiye en büyük katkısı sakız yetiştiriciliğinin merkezi olan bu köyde hiçbir şeyin değiştirilmeden korunmasına şaşırabilirsiniz.

    Mesta – Chios

    Adanın yüksek bir yerine inşa edilen Pyrgi köyünde boyalı mozaiklerle bezeli evlerin, dar sokakların arasında tarihin Orta Çağ dönemine ışınlandığınızı hissedebilirsiniz. Agioi Apostoloi (Holy Apostle) Pyrgi’nin en büyük kilisesidir ve Bizans tarzında inşa edilmiştir. Adanın en büyük üçüncü Kilisesi olarak Ortodoks dünyasında önemli bir yere sahiptir. 

    Pyrgi – Chios

    Adalar, Antik Yunan ve Orta Çağ’ın bu zamana kadar taşıdığı rüzgarıyla sizlere hoş geldiniz der. Daha limana ayak bastığınız anda rüzgarın kulağınıza fısıldadığını hissedebilirsiniz. Adalardaki rüzgar, denizin en büyük arkadaşıdır ve bu gizemi tatmaya gelen her yolcuyu buyur eder; gitmesi gerektiğinde ise onu zarifçe yerine ulaştırır. Bu yaz olur da adalara giderseniz Homer’in şu sözlerini rüzgar size ulaştıracaktır:

    “Yapraklar gibidir insan soyu. Bir yandan rüzgar bakarsın onları döker yere, bir yandan bakarsın bahar gelir, yenilerini yetiştirir, yeşertir orman, böylece soyların biri göçer, biri doğar.”[4]

    Kaynaklar:

    [1] Schippa, Edward. Protagoras and Logos: A Study in Greek Philosophy and Rhetoric. University of South Carolina Press, 2003.
    [2] Anonymous. The Homeric Hymns and Homerica with an English Translation by Hugh G. Evelyn-White. Homeric Hymns. Cambridge, MA.,Harvard University Press; London, William Heinemann Ltd. 1914.
    [3] John Gaskin, The Traveller’s Guide to Classical Philosophy, London, 2019, 163.
    [4] Homer, İlyada, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 9. basım, 124.

    Gezi Kültür Sanat L2 Tarih
    Paylaş Twitter Facebook LinkedIn Email WhatsApp
    Önceki İçerikAzmanbüs ve İfade Özgürlüğü | Çavuşesku’nun Termometresi #207
    Sonraki İçerik Günah Keçisi Mehmet Şimşek

    Diğer İçerikler

    Yazılar

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Oytun Meçik
    Podcast

    İrlanda Tarihi II: Global Ekonominin Merkezindeki Ada | Çerçeve S3 #73

    6 Mayıs 2025 Serim Çetin, İlkan Dalkuç ve Mert Söyler
    Podcast

    İrlanda Tarihi I: Keltler, Cromwell, IRA | Çerçeve S3 #72

    6 Mayıs 2025 Serim Çetin, İlkan Dalkuç ve Mert Söyler

    Yorumlar kapalı.

    Güncel İçerikler

    Turkey and Israel: Intense Geopolitical Rivalry from the Mediterranean to Central Asia

    8 Mayıs 2025 D84 INTELLIGENCE Reza Talebi

    Savaşların Kazananı Olur Mu?

    7 Mayıs 2025 Yazılar Oytun Meçik

    Dünya Gündemi: İsrail Gazze’yi Kalıcı Şekilde İşgale Hazırlanıyor

    6 Mayıs 2025 Bültenler Bahadır Çelebi

    Türkiye’de Serbest Gazeteciliğin Geleceği: Zorluklar ve Çözüm Yolları

    3 Mayıs 2025 Yazılar Gökhan Korkmaz

    E-Bültene Abone Olun

    Güncel içeriklerden ilk siz haberdar olun




    Archives

    • Mayıs 2025
    • Nisan 2025
    • Mart 2025
    • Şubat 2025
    • Ocak 2025
    • Aralık 2024
    • Kasım 2024
    • Ekim 2024
    • Eylül 2024
    • Ağustos 2024
    • Temmuz 2024
    • Haziran 2024
    • Mayıs 2024
    • Nisan 2024
    • Mart 2024
    • Şubat 2024
    • Ocak 2024
    • Aralık 2023
    • Kasım 2023
    • Ekim 2023
    • Eylül 2023
    • Ağustos 2023
    • Temmuz 2023
    • Haziran 2023
    • Mayıs 2023
    • Nisan 2023
    • Mart 2023
    • Şubat 2023
    • Ocak 2023
    • Aralık 2022
    • Kasım 2022
    • Ekim 2022
    • Eylül 2022
    • Ağustos 2022
    • Temmuz 2022
    • Haziran 2022
    • Mayıs 2022
    • Nisan 2022
    • Mart 2022
    • Şubat 2022
    • Ocak 2022
    • Aralık 2021
    • Kasım 2021
    • Ekim 2021
    • Eylül 2021
    • Ağustos 2021
    • Temmuz 2021
    • Haziran 2021
    • Mayıs 2021
    • Nisan 2021
    • Mart 2021
    • Şubat 2021
    • Ocak 2021
    • Aralık 2020
    • Kasım 2020
    • Ekim 2020
    • Eylül 2020
    • Ağustos 2020
    • Temmuz 2020
    • Haziran 2020
    • Mayıs 2020
    • Nisan 2020
    • Mart 2020
    • Şubat 2020
    • Ocak 2020
    • Aralık 2019
    • Kasım 2019
    • Ekim 2019
    • Eylül 2019
    • Ağustos 2019
    • Temmuz 2019
    • Haziran 2019
    • Mayıs 2019
    • Nisan 2019
    • Mart 2019

    Categories

    • Asterisk2050
    • Bültenler
    • Çeviriler
    • D84 INTELLIGENCE
    • EN
    • Forum
    • Özetler
    • Podcast
    • Röportajlar
    • Uncategorized
    • Videolar
    • Yazılar
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    İçerik
    • Yazılar
    • Podcast
    • Forum
    • Röportajlar
    • Çeviriler
    • Özetler
    • Bültenler
    • D84 INTELLIGENCE
    Konular
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Dünya
    • Tarih
    • Kültür Sanat
    • Spor
    • Rapor
    • Gezi
    Sosyal Medya
    • Twitter
    • Facebook
    • Instagram
    • Youtube
    • LinkedIn
    • Apple Podcast
    • Spotify Podcast
    • Whatsapp Kanalı
    Kurumsal
    • Anasayfa
    • Hakkımızda
    • İletişim
    • Yazarlar
    • İçerik Sağlayıcılar
    • Yayın İlkeleri ve Yazım Kuralları
    © 2025 DAKTİLO1984
    • KVKK Politikası
    • Çerez Politikası
    • Aydınlatma Metni
    • Açık Rıza Beyanı

    Arama kelimesini girin ve Enter'a tıklayın. İptal etmek için Esc'ye tıklayın.

    Çerezler

    Sitemizde mevzuata uygun şekilde çerez kullanılmaktadır.

    Fonksiyonel Her zaman aktif
    Sitenin çalışması için ihtiyaç duyulan çerezlerdir
    Preferences
    The technical storage or access is necessary for the legitimate purpose of storing preferences that are not requested by the subscriber or user.
    İstatistik
    Daha iyi bir kullanıcı deneyimi sağlamak için kullanılan çerezlerdir The technical storage or access that is used exclusively for anonymous statistical purposes. Without a subpoena, voluntary compliance on the part of your Internet Service Provider, or additional records from a third party, information stored or retrieved for this purpose alone cannot usually be used to identify you.
    Pazarlama
    Size daha uygun içeriklerin iletilmesi için kullanılan çerezlerdir
    Seçenekleri yönet Hizmetleri yönetin {vendor_count} satıcılarını yönetin Bu amaçlar hakkında daha fazla bilgi edinin
    Seçenekler
    {title} {title} {title}