[voiserPlayer]
Hariçten Gazel Haftalık Dış Haberler Bülteni (17-23 Ocak 2023)
ABD’de Son 8 Günde Üçüncü Silahlı Saldırı
ABD’de silahlı saldırılar son yıllarda artarak devam ediyor. Son olarak Kaliforniya eyaletinde 8 günde yaşanan üç silahlı saldırıda 24 kişi hayatını kaybetti. Kaliforniya halkı, tarihinin en kanlı silahlı saldırılarını 8 gün içinde yaşadı. Önceki saldırıların şoku atlatılamadan ve halen saldırganlar aranırken üstüne gelen son saldırı, tam bir toplumsal infiale sebep oldu. Katliam olarak nitelendirilebilecek bu saldırılar ABD’nin gündemine silah taşıma özgürlüğü ve bireysel silahlanma yasalarının daha sıkı hale getirilmesi tartışmalarını tekrar getirdi.
16 Ocak tarihinde Kaliforniya’nın Tulare County bölgesindeki Goshen kasabasında 2 silahlı saldırgan bir eve girerek aralarında 10 aylık bir bebek, 16 yaşında bir anne ve yaşlı bir kadının da bulunduğu 6 kişiyi öldürmüştü. Goshen kasabası uyuşturucu ticareti için önemli bir bölge olarak biliniyor ve bu saldırının bir uyuşturucu karteli tarafından yapıldığı düşünülüyor. Yetkililer uyuşturucu kartelleri arasındaki bir hesaplaşma sonucu mesaj vermek amacıyla bu saldırının yapıldığını düşünüyor. Bu saldırı, ABD’de uyuşturucu çetelerinin kendi aralarındaki mücadelenin de silahlanma tartışmasının bir boyutunu oluşturduğunu gösteriyor.
21 Ocak Cumartesi günü Kaliforniya’nın Los Angeles kenti Monterey Park bölgesinde Ay Yeni Yılı ya da diğer adıyla Çin Yeni Yılı kutlamaları sırasında bir dans stüdyosunda Huu Can Tran adındaki 72 yaşında Çin kökenli bir ABD vatandaşı 11 kişiyi öldürdü. Asyalı nüfusun yoğun şekilde yaşadığı Monterey’de meydana gelen bu saldırı, Çin kökenli Amerikalı toplumu derinden sarstı. Saldırganın ve kurbanların çoğunun Çin kökenli olması, ABD’de Asyalılara karşı gerçekleştirilen ırkçı saldırıların bu kesimde derin bir kriz yarattığına da yorulabilir. Ancak saldırganın temel motivasyonu halen bilinmiyor. Saldırının ardından intihar eden Huu Can Tran’in bu saldırıdan yarım saat sonra başka bir dans stüdyosuna daha gitti ancak 26 yaşındaki Asya kökenli Brandon Tsay tarafından etkisiz hale getirilerek silahının alınması sonucu başka bir katliama neden olması engellendi.
ABD’li Çin kökenlileri sarsan bu saldırının üstünden 2 gün geçmişken bu sefer Kaliforniya’nın Half Moon Bay bölgesinde 67 yaşındaki Çin kökenli Zhao Chunli’nin tamamı Çin kökenli ve eski iş arkadaşları olan 7 kişiyi daha öldürmesi, bu katliamların bireysel sebeplerinin yanı sıra toplumsal kökenlerinin de olduğunu ortaya koyuyor. Chunli ve kurbanları tarım sektöründe çalışan işçilerdi. Asyalı nüfusun yoğun bir şekilde yaşadığı Kaliforniya eyaletinde yaşanan bu gelişmeler, Amerikan toplumunun kırılganlığına ve bireysel silahlanmanın tehlikelerine işaret ediyor.
ABD’de Bireysel Silahlanma ve Silahlı Saldırılar
The Gun Violence Archive adlı sivil toplum kuruluşu ABD’de yaşanan silahlı saldırıların arşivini tutuyor. Bu kuruluşa göre dört kişi ve üzerinde insanın hayatını kaybettiği silahlı saldırılar “mass shooting” olarak nitelendiriliyor. ABD hukukunda, Türkçeye toplu saldırı olarak çevirebileceğimiz mass shooting için geçerli tek bir tanım bulunmuyor. The Gun Violence Archive bu nedenle 4 kişiyi bir sınır olarak belirlemiş. Kuruluşun hazırladığı istatistikler durumun korkunçluğunu ortaya koyuyor. Bu istatistiklere göre ABD’de son üç yılda 600’den fazla toplu saldırı olayı yaşandı. Bu sayı günde neredeyse iki saldırıya tekabül ediyor. Bu saldırılar arasında en ölümcülü 2017 yılında Las Vegas’ta 50 kişinin ölümüne 500’den fazla kişinin yaralanmasına neden olan saldırıydı. Ancak saldırıların çoğu 10 kişiden daha az kişinin ölümüyle sonuçlanıyor. Aşağıdaki tablodan da görüleceği üzere son dokuz yılda toplu saldırıların sayısında çok ciddi bir artış var. Bireysel silahlanmanın diğer bir sonucu ise intihar vakalarını da arttırması. Her ne kadar toplu saldırılar medyada daha çok dikkat çekse de silahların sebep olduğu ölümlerin yarıdan fazlasını intiharlar oluşturuyor ve intihar da ABD toplumunda ciddi sorunlardan biri.
İsviçreli araştırma kuruluşu Small Arms Survey’e göre ABD’de 100 kişi başına 120.5 silah düşüyor. Bu rakam Yemen’de 52.8, Sırbistan ve Karadağ’da 39.1, Uruguay ve Kanada’da ise 34.7. Dolayısıyla ABD’de bireysel silahlanma en yakın rakip ülkelerin bile 2 katından daha fazla. Bireysel silahlanmanın son yıllarda azalmak şöyle dursun ciddi şekilde arttığı da biliniyor. Tüm bunlara rağmen Gallup’un araştırmasına göre ABD toplumunda bireysel silahlanma kurallarının daha sıkı hale getirilmesini destekleyenlerin sayısında düşüş görülmüş. Her ne kadar büyük silahlı saldırılardan sonra toplumda bir infial oluşsa da ABD halkının silaha düşkünlüğü ve silah bulundurmayı bir ihtiyaç olarak görmesi kısa vadede değişecek bir alışkanlık gibi durmuyor.
ABD’de silah sanayi ve bu sanayinin lobileri oldukça güçlü. The National Rifle Association (NRA) adlı lobinin ABD kongresini yapılacak olası bir karşı yasaya karşı etkileyebilecek kadar güçlü olduğu düşünülüyor. Silah lobileri son yıllarda bireysel silahlanmaya getirilecek kısıtlamalara karşı daha fazla lobicilik faaliyeti yürütüyor. 2021 yılında Teksas ve Georgia eyaletlerinde lisanssız ve eğitimsiz silah taşınabileceğine dair eyalet yasaları yürürlüğe girdi. Tüm bu silahlı saldırılara karşı insanlarda güvenlik ihtiyacının artması fasit bir döngü oluşturarak ABD vatandaşlarının bireysel silahlanmaya daha da fazla rağbet etmesine de neden oluyor olabilir. ABD bireysel silahlanma üzerine çok daha fazla düşünmeli ve politikalarını gözden geçirmeli. Zira bu durum çok daha büyük saldırılara neden olabilir ve toplumsal fay hatlarını tetikleyebilir.